Nihat AK/EGE TELGRAF- Kırmızı et piyasalarını dengeleme ve düzenleme görevi olduğunu anımsatan Et ve Süt Kurumu’nun (ESK) yaptığı açıklamada, "Kırmızı et endüstrisi alanında faaliyet gösteren firmalara, etçi ve kombine ırklardan ortalama 700 kilogram canlı ağırlığında kesimlik sığır satışı yapılacaktır" ifadelerine yer verildi. Bu müdahaleye sektörden tepki gecikmedi.
PANSUMAN NİTELİĞİNDE
Et ve Süt Kurumu müdahalelerinin ortalığı karıştırdığını belirten İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, “ESK’nin kırmızı et piyasalarını dengeleme hakkı var. Ama bu hakkın çok çok dikkatli kullanılması gerekiyor. Kurumun neredeyse her müdahalesinde ortalık karışıyor. Ve oluşturduğu fırsattan et endüstrisinin tüm aktörleri farklı nedenlerden dolayı faydalanamayacak. Bu nedenle haksız rekabetler oluşacak. Bir an tamamının faydalandığını düşünsek bile bu yöntem kesin kalıcı sürdürülebilir bir uygulama değil. Pansuman niteliğinde bir çalışma. Tedavi edici bir yönü yok. ESK’den etler alınacak indirimli fiyatlardan kısa bir dönem için satılacak. Fiyatlar normale döndüğünde bu fiyatların yükselmesinin sebebi esnafmış gibi algılanacak. Kasaplara birkaç günlüğüne nefes aldıracak müdahale aslında kasaplar eliyle sektörün diğer paydaşlarına adeta bir darbe vurmuş olacak” dedi.
BESİCİ DESTEKLENSİN
Kırmızı et endüstrisinin kaynağının besiciler olduğunu vurgulayan Başkan Şenkara, “Kırmızı et endüstrisinin arkasındaki isimsiz kahramanlar besicilerimiz. Bu zor dönemde kılı kırk yararak üretim yapıyorlar. Tarla kiralarından mazot fiyatlarına, yem fiyatlarından işçilik ücretlerinin arttığı bir ortamda besicilik yapıyorlar. Et ve Süt Kurumu (ESK) müdahale ederek şarküteri ve kasaplara kırmızı et satışı yaptığında besicilerin elindeki hayvanlar kalacak. Girdi maliyetleri artarken satış yapamayan besici bu müdahale nedeniyle mağdur olacak. Bu mağduriyet belki de çok sayıda besicimizi küstürecek. İthal et bittiğinde piyasada satılacak et bulunabilecek mi? Gıda güvenliğimiz tehlikeye girecek. İthal et alınıp satılması yerine besicilerin desteklenerek fiyatların daha da düşürülmesi daha yerinde bir hamle olacaktır” ifadelerini kullandı.
ALIM GÜCÜ YÜKSELTİLMELİ
Et fiyatlarını tartışmak yerine alım gücünün masaya yatırılması gerektiğine dikkati çeken İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, “Kırmızı et fiyatlarının artışı konuşuluyor. El yaktığı, cep yaktığı dile getiriliyor. Yetim ve dul aylığı alanlar, en düşük emekli maaşı olan 7 bin 500 lirayla geçinmeye çalışanların yeteri kadar kırmızı et alabilmesi mümkün değil. Açlık ve yoksulluk sınırının altında maaşları olan kesimin bugünkü fiyatlarla et ve et ürünlerine ulaşabilmesi kolay değil. Ülke ekonomisine yön verenler önce enflasyonu durdurmalı. Daha sonra emekçi ve emekli kesimin maaşlarını yükseltmeli. Aksi takdirde kırmızı et fiyatlarını sürekli konuşmaktan öteye gidemeyiz. Geçen yıl bir daha sattığında besici kaç ay ev kirasını ödeyebiliyor ise bu yılda aynı miktarda kirasını ödeyebilmeli. Bir kasap geçen sene kaç kilogram et satışıyla elektrik faturasını ödüyor ise bu yıl da aynı miktarda et satışıyla faturasını ödeyebilmeli. Bugün besici de kasap da yaptığı fiyat artışlarıyla girdi maliyetlerini çıkarmaya çalışıyor. On liraya mal ettiğini 11 liraya bin liraya mal ettiğini bin 100 liraya satıyor. Yetkililerimizden bir müdahale yapmadan önce kimleri nasıl etkileyeceğini bir kaç kez düşünmelerini istiyoruz. Çok aşırı yükselmelere, anormal gidişata müdahalelere sözümüz yok” şeklinde konuştu.
