Memduh Güney / EGE TELGRAF- İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale, Ege Telgraf TV’de Yağmur Daştan’ın sunduğu Seçim Sizin programına katıldı. İzmir ile ilgili projelerinden bahseden Özlale, şehirde ne gibi eksiklikler olduğunu aktarırken siyaset gündemini de değerlendirdi. İYİ Parti’den İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Ümit Özlale, adaylığı açıklanan ilk kişi olduğunu ve bunun zaman anlamında kendilerine katkısı olduğunu söyledi. Özlale, “Türkiye’deki adaylığı en net insan benim. Çalışmalarımız çok iyi gidiyor. Burada yaptığım seçim kampanyaları benim açımdan seçim kampanyası gibi değil. Burası benim memleketim. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görevim nedeniyle bir süre Ankara’da kalmak durumundayım ama bundan sonra İzmirdeyim” ifadelerini kullandı.

VEKİLLİKTEN NE ZAMAN AYRILACAK?

Adaylık sürecinde milletvekilliği görevinden ayrılma konusuna değinen Özlale, “Seçildiğim takdirde görevden ayrılacağım. Son yerel seçimlerde 19 tane milletvekili kendi bölgelerinden belediye başkan adayı olmak için istifa etmiş. Bu durum ilk defa karşılaştığımız bir şey değil. Umarım belediye başkanı seçilirim ve milletvekilliği görevinden ayrılıp benim için çok daha önemli olan büyükşehir belediye başkanlığı görevine devam ederim” diyerek sürece dair bilgiler verdi.

"İKİ TÜR TEPKİ VAR: OLUMLU VE ÇOK OLUMLU"

Adaylık sürecinde tek avantajının zaman olduğunu söyleyen Özlale, “AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin adaylarını açıklaması daha zaman alacak gibi. AK Parti’nin avantajı tüm kamu kaynaklarını sadece İzmir’de değil tüm şehirlerde kullanacak olması. CHP’nin avantajı da İzmir’de belediye kaynaklarının tamamını kullanması. Partimin ve benim böyle bir kaynağı yok. Burada kullanabileceğimiz iki şey var; biri zaman diğeri de benim liyakatim. Biz de bunu ön plana çıkarmaya çalıştık. Bu sürede kendimi İzmirlilere daha doğru ve daha fazla anlatmaya çalıştım. Şu an tüm ilçelerde bir tanınırlık faaliyeti yürütüyoruz. Şu ana kadar iki türlü tepki var: Olumlu ve çok olumlu. Olumsuz tepki yok. Siyaset anlayışım gereği karalayarak, eleştirerek sert bir kampanya yürütmeyeceğim. İzmir için neler hayal ettiğimi neler yapılabileceğini anlatarak bir çalışma yürüteceğim. İzmirliler de bu siyaset dilini seviyor” dedi.

WhatsApp Image 2023-12-07 at 15.59.18

"KÖRFEZ İLE İLGİLİ BİR YALANLAMA OLMADI"

Süreç boyunca nasıl sorunlarla karşılaştıklarını ve hangi projelerle İzmirlilerin karşılarına çıktıklarını anlatan Özlale, “İzmir için nasıl bir vizyon hayal ettiğimize dair birçok şey konuşuyoruz. Dün Bornova’daydık ve oradaki pazar yerinin sorunlarına dair çıkarımlarda bulunduk. Birçok problem var gözlemlediğimiz. Daha sonra Bayraklı’da Sevgi Yolu’na geçtik. Orada da esnaf yağmurdan etkileniyor, dükkanları su basıyor. Bunlara baktığımızda hemen çözülebilecek temel problemler olduğunu görüyoruz. İzmir altyapı kalitesi açısından çok ama çok geride. Gittiğimiz her yerde vatandaşın en çok temel belediyecilik hizmetleriyle ilgili şikayetlerini dinliyoruz. Biraz şiddetli bir yağmurdan sonra İzmir’in halini herkes görüyor. Körfez kokusu tartışmasını vatandaşın takdirine bırakıyorum ancak söylediğim iddialara karşı bir yalanlama olmadı. Bugün hala daha Körfez’e bin yüz ton çamur dökülüyor ve kokuyu gidermek için kimyasal maddeler kullanılıyor. Hala daha iddialarımın arkasındayım. Keşke sadece Körfez’i tartışsak. Oysa gündemde olmasa da İzmir için hayati önem taşıyan bir kentsel dönüşüm konusu var. Birçok ilçede şehir planlaması çok kötü. İzmir birçok açıdan Türkiye’nin en büyük gecekondusu gibi duruyor. Bizde insanların haklarını elinden almadan onları yerinde bırakarak ve fazla maliyet çıkarmadan dönüşüm yapmanın yollarını arıyoruz. Aynı zamanda otopark sorunu da gündemimizde. Bunun da çözümü her mahalledeki kamu binalarının açık alanlarının altına kapalı otoparklar yapmak. Yap-işlet-devret modeliyle bu çok rahat yapılabilir. Maalesef İzmir’in çok ciddi yapısal problemleri var. Bütün bunları bizler vatandaşlarımıza anlatıyoruz. Sorunların çözüleceğiniz ifade ediyoruz onlarda çok büyük teveccüh gösteriyor” diye belirtti.

Adaylık sürecinin iyi gittiğini belirten Özlale, projelerini de tek tek anlattı. Akıllı şehir projeleri olduğunun altını çizen Özlale, “Şehrin her tarafındaki tüm kanalizasyon borularından tutun trafik lambalarına kadar birçok alana sensör takarak olası bir problemi daha ortaya çıkmadan tespit edebilir ve çözebiliriz. Dünya bunu yirmi yıl önce yapmaya başlasa da ülkemizde hala yok. Bu çiplerle o boru patlamadan ya da tıkanmadan önce tespit edip önlem almanız mümkün. İzmir’de çok ciddi altyapı problemleri varken bu tarz çözümler oldukça önemli” dedi.

“İZMİR’E YENİ BİR SİMGE GEREK”

“Turistin İzmir’e gelmesi için gerekli olan simge yapı ya da bir proje yok” diyen Özlale, “İzmir, yüzyıllardır bir liman kenti ve cazibe merkezi. Bugün baktığınızda İzmir’in bir simge yapısı ya da simge müzesi yok. Projelerimizde biri de bu olacak. İzmir’de kültürel değer ve tarihi değer fazlasıyla var. İzmirli mimarlar ve dünyalı mimarları birleştirecek en iddialı yapıyı yapıp içine Ege Medeniyetleri Müzesi’ni neden yapmayalım ki? Turist buraya geldiği zaman neon ışıklarla dolu Kemeraltı’nı gezmekten başka bir şey yapmıyor. Bir turist Kuşadası yerine İzmir’e geldiğinde neon ışıklı Kemeraltı yerine başka nereye gidebilir? Amfi tiyatronun yanına büyük simge bir bina yaparsınız adını Ege Medeniyetleri Müzesi dersiniz içine eşsiz eserleri koyarsınız ve sadece müze severler değil herkes yararlanır. Bununla ilgili zaten yıllardan beri İzmir’de yer alan platformlar ya da kişiler böyle bir şeyin eksikliğini söylüyor. İzmir’de dünyaca ünlü bir grubun konser verebileceği bir yer yok ya da İstanbul’da bulunan Lütfi Kırdar Kongre Merkezi gibi bir yer yok. Fuar İzmir başarılı bir proje ancak etrafı daha güzel değerlendirebilir. Bütün İzmirlilerin yıllardır görüp keşke olsa dediği şeyleri ben dile getirip projelendiriyorum” ifadelerini kullandı.

“İZMİR’E ‘YAVAŞ ŞEHİR’ DEMEK ÇOK YANLIŞ”

Körfez ile ilgili projelerini de anlatan Özlale, “Körfezi birkaç marina ile zenginleştirirseniz o zaman orada müthiş bir iktisadi faaliyet ortaya çıkar. Bir diğer projemizde Alsancak Limanı’nın arkasını tasarım kasabası haline getirmek. İzmir, yaratıcı ve inovatif bir şehir. İzmir için söylenen yavaş şehir söylemlerine katılmıyorum. İzmir’e yavaş şehir demek İzmir’in tarihini inkar etmektir. İzmir’in yapısını yavaş şehir konseptine uygun olmayacağını düşünüyorum. İzmir’e emekli şehir yaftasının yapıştırılmasının doğru olmadığını İzmir’in gerçeğini inkar etmek olduğunu düşünüyorum. Burası ilklerin şehri ve ben neden yavaş şehir diyerek İzmir’in tarihini inkar edeyim. Bağımsızlık mücadelesi burada başlamış burada bitmiş. İnsanların, başta gençlerin bu şehri sahiplenmesi için bütün zenginliklerin gençlere sunulması gerekiyor. İzmir dinlenmek değil çalışarak üreterek bütün fırsatları değerlendirerek zengin olunacak bir şehir. CHP’nin belediyecilik anlayışıyla aramdaki en temel fark budur” ifadelerini kullandı.

WhatsApp Image 2023-12-07 at 15.59.11

‘HAK YİYENLERİ TESPİT EDECEĞİM’

Hayallerinin şu anlık gerçeğe dönüşmesi için İzmir’in altyapısının yeterli olmadığını aktaran Özlale, “Bu yüzden çalışmalara en başında temel belediyecilik hizmetleriyle başlayacağız. Adaylık sürecim başladığında Büyükşehir Belediyesi’nde çok fazla insan çalıştığını, bankamatik memurlarını işten çıkartacağımı söyledim yer yerinden oynadı. Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesinin yüzde 70 civarı personel harcamalarına gidiyor. Bu bütçeden kalanla ancak bakım ve onarım yapabilirsiniz. Bu büyüklükteki şehir için daha az çalışanla aynı hizmeti de verebilirsiniz. Sokağa indiğinizde de herkes aynı şeylerden şikayetçi. Belediye çok çalışan var ve işe alımda liyakat yok bununla birlikte yeterince yatırım yapılmadı gibi söylemleri sürekli dile getiriyorum. Bu kadar insanın çalıştığı yerde hizmet bu kadar kötüyse burada bir uyumsuzluk var demektir ya da burada birileri çalışmadan İzmir’in hakkını yiyor ve ben bunu tespit edeceğim” ifadelerini kullandı. Bu konuda kendisine söylenen, “Emek düşmanı, işçi düşmanı, işçileri çıkartacak” gibi söylemlere yönelik cevaplar veren Özlale, “Ben işçi çocuğuyum. Alın terinin ve emeğin ne olduğunu gayet iyi bilirim. Benim buradaki derdim çalışmadan para kazananlar. Beni eleştiren insanlar işi başka tarafa çekmeye çalışıyor” dedi.

“ANKARA’DA İZMİR’İN HAKKI VARSA GİDER ONU ALIRIM!”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin son meclis toplantısında 45 milyar 100 milyon liralık bütçenin kabul edilmesi ve seçilirse bu bütçeyle bir dönem geçirecek olan Özlale, bütçenin projeler için yeterli olmadığını vurguladı. Özlale, “Bütçenin tamamını Ankara’dan gelen pay oluşturuyor. Tüm dünyada belediyeler gelir yaratan projeler yapıyor. Biz bunun en net örneğini 1980’lerde Tansaş’ta yaşadık. Bir sürü gelir yaratan projeyle halka daha iyi hizmet sağlarken belediyenin gelirini artırabilirsiniz. Bir diğer nokta da CHP ve AK Parti arasındaki gerginlik sonucu İzmir’in yeteri kadar kamu kaynağını kullanamaması. Ankara’da, İzmir’in hakkı olan bir para varsa ben gider onu alırım. Bütün bakanlarla kamu kurumlarıyla görüşürüm onları ikna ederim. Müzakereye açığımdır ve ben buraya birçok projeyi kamu kaynağıyla getiririm. AK Parti’nin temsil ettiği Ankara ile CHP’nin temsil ettiği İzmir kavga ediyor olan İzmir’e oluyor. Birçok proje için finansman bulabilirsiniz. Projeler mevcut bütçeyle yapılamaz. O bütçenin gelir yaratan projelerle geliştirilmesi gerekir Ankara ile daha iyi müzakere edilmeli ve aynı zamanda daha iyi finansmanlar da bulunabilir” ifadelerini kullandı.

‘CHP VE HDP ÇOK DAHA RAHAT ADIM ATABİLİR’

CHP ile iş birliği yapılmaması kararını değerlendiren Özlale, “İş birliği olsaydı daha az aday çıkaracaktık kazanılması zor olan yerler belki daha kolay kazanılacaktı. Burada önemli olan noktalardan bir tanesi ittifak siyasetinin hem İzmir’e hem de Türkiye’ye çok fazla bir şey getirmediği. 52-48’e takıldık kaldık ve bunu aşmamız lazım. Altılı Masa ilk kurulduğu zaman İYİ Parti oyları yüzde 17-18 civarındaydı CHP’nin oyları yüzde 30’a dayanmıştı. Sonra tekrardan ittifak siyasetinin o daraltıcı yoluna girdik ve hepimiz beklediğimiz oyların çok altında kaldık. Partiler kendi kimliklerini kendi tabanlarını zenginleştirmek için gerekli zemini yaratamadılar. Bizler bir politika adımı atarken CHP’yi düşünmek zorunda kaldık. CHP’de bizi düşünmek zorunda kaldı. CHP ve HDP çok daha rahat bir adım atabilir. Bu adımı eskiden rahat atamıyorlardı. Bu adımı atarlarsa eleştireceğimiz anlamına gelmiyor. Milyonlarca seçmenin iradesiyle Meclis’te temsil edilen iki parti. Bu ittifak siyasetinde kendi kimliğinizi istediğiniz ölçüde karşı tarafa geçiremiyorsunuz çünkü ittifak ortaklarınız var. Cumhurbaşkanı adayında aynı şeyi yaşadık. Adayın Altılı Masa’yı temsil etmediğini düşünüyorduk bununla ilgili çekincelerimizi söyledik. Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayıyla halkın anketlerde istediği adaylar arasında fark vardı ve seçimi kaybettik. Buradan çıkarttığımız sonuç; partiler eğer kendi politikalarını kendi anlayışlarını seçmene anlatırlarsa muhalefet daha da güçlenir. İki artı iki Türkiye’de üç etti bizim beş edeceği bir formülasyon üzerinde çalışmamız lazım” dedi.

“BU SÜREÇ İYİ PARTİ’NİN EN ÖNEMLİ TESTİ”

“24 Haziran’da bundan sonra ittifak döneminin kapandığını söyledik” diyen Özlale, “Dumlupınar’da konuştuğumuzda da konforlu muhalefeti terk ettiğimizi belirttik. GİK kararında bütün illerde ilçelerde kendi başımıza gireceğimizi söyledik. Biz 24 Haziran’dan beri aynı yerdeyiz. Şu anda ittifak siyasetinin Türkiye’ye getirebileceği bir yarar olmadığını düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde de partinin bu konuda geri adım atacağını düşünmüyorum” ifadelerini kullandı. İttifak yapmama kararının seçimde olası bir mağlubiyet sonrası partiye zarar vereceği düşüncelerine de cevap veren Özlale, “Parti 6 yaşını yeni bitirdi. Partilerin ilk yıllarında ayrılmalar, küskünlükler, savrulmalar olur. AK Parti kurulduğu zamanki kurucu kadrodan şimdi kimse yok. Dağılma olmayacağını partinin yavaş yavaş kendi tabanına oturacağını düşünüyorum. Biz hala merkezde boş olduğuna inandığım yere geçmek için potansiyeli en yüksek partiyiz. Bu ittifak bittikten sonra biz o merkeze yürüyebiliriz. Bir parti o merkezdeki boşluğu dolduracaksa o parti İYİ Parti’dir. Merkezde olan bir parti olmak kolay değildir. Devamlı her konuda makul çözümler üretmelisiniz. İYİ Parti bu yolculuğu gerçekleştirirse 31 Mart’ı bilemem ama birkaç sene içerisinde o merkezdeki kitle partisi olabilir. Zaten olamazsa sağ bloktaki milliyetçi partilerden bir farkı kalmaz. Dolayısıyla bizim için önemli olan şey hür ve müstakil olarak o merkeze doğru yürüyüp yürüyemeyeceği. Bu partinin en önemli testi” ifadelerini kullandı.

O İDDİALARA YANIT: AKŞENER İLE ARAMIZ ÇOK İYİ

İYİ Partili Özlale’nin bir süredir Genel Başkan Meral Akşener ile aralarının açık olduğu siyaset kulislerinde gündeme gelmişti. Yayında bu sorunun yöneltilmesi üzerine ve doğruluğunun olup olmadığının sorulması üzerine Özlale, “Aramız çok iyi isterseniz şimdi arayabiliriz” dedi. “Sayın Akşener benim için sadece genel başkan değil. Ben kendisine baktığım zaman rahmetli annemden teyzemden birçok esinti görüyorum” diyerek sözlerine devam eden Özlale, “O karakteri çok iyi bilirim.  O karakterin ne kadar düzgün ve mert bir karakter olduğunu iyi bilirim. Ben anne yarısı bildiğim genel başkanıma asla sesimi yükseltmem. Eğer o bana sesini yükseltirse ki öyle bir şey olmadı ben de sadece sessiz kalırım” diye konuştu.

“İYİ PARTİ İZMİR İL TEŞKİLATI ARKAMDA”

İYİ Parti İzmir İl Teşkilatıyla olan ilişkisine değinen Özlale, “Bu ilişkilerin çok sorulmasının sebeplerinden biri benim net konuşmam. Her yerde memnuniyetimi ve memnuniyetsizliğimi açık bir şekilde belirtiyorum. Bazen ters düştüğümüz konular olsa da ben bunları rahat bir şekilde söylüyorum. Biz bu seçimi kazanacaksak eğer İzmir’de tarih yazacaksak bu benim tek başıma yapabileceğim bir şey değil. İzmir il teşkilatının, başkanlığın ve ilçelerin arkamda olması lazım ki ellerinden geleni yapıyorlar” dedi.

‘BU İSİMLERDEN BİRİYLE REKABET ETMEK…’

İzmir Büyükşehir Belediyesi için Cumhuriyet Halk Partisi’nden birçok isim aday adayı oldu… Mevcut Başkan Tunç Soyer, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Bornova eski belediye başkanı Olgun Atila ile eski milletvekilleri Tacettin Bayır, Musa Çam ve Atila Sertel ile partide bir dönem yöneticilik yapan Ayhan Baltacı aday adayı oldu. Son olarak Muharrem İnce’nin de İzmir’den aday gösterebileceği gündeme düşmüştü. Konu hakkında da açıklamalarda bulunan Özlale, “İzmir’i İzmirli birinin yönetmesi gerektiğini düşünüyorum. İzmir’i bilen şehrin profiline uygun buranın sorunlarını kendi sorunları gibi gören birinin yönetmesi gerektiğini düşünüyorum. Listede birbirinden kıymetli insanlar var. Bu isimlerden biriyle rekabet etmek bana çok heyecan veriyor. Kim gelirse gelsin sonunda İzmir’in kazanacağı bir seçim kampanyası yürüteceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan muhalefete sıcak yorum: Dirayetlerinden memnunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan muhalefete sıcak yorum: Dirayetlerinden memnunuz

‘İZMİR VARSA ÜMİT VAR…’

Son olarak İzmirlilere mesajını aktaran Özlale, “Sokaklarında hayaller kurduğum denize bakarak bu hayalleri nasıl gerçekleştireceğimi düşündüğüm İzmir’e belediye başkan adayı olarak geliyorum. Bu İzmir bana hep çok güzel şeyler verdi. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında memleketimden milletvekili olma şansı verdi. Okullarında okuduğum, sokaklarında eğlendiğim, denizlerine bakarak hayaller kurduğum şehir. Şimdi sıra İzmir için kurduğum hayalleri gerçekleştirmeye geldi. Bir sloganla çıktım yola İzmir varsa ümit var diye. Bunun hikayesi var. Türkiye’de İzmir varsa Türkiye’de hiçbir zaman ümit kesilmez. Bir de benim karakterimi şekillendiren ve beni bugünlere getiren şeylerden biri İzmir’dir o yüzden bu sloganla yola çıktık” diye belirtti.

Kaynak: EGE TELGRAF