Kilis'in Musabeyli ilçesine bağlı Dorucak köyünde yaşayan ve kendi yaşıtı bir genç ile nişanlı olan E.Ö., 11 Ağustos günü, çalıştığı biber tarlasında sancılandı. Babası Ş.Ö. tarafından koronavirüs şüphesiyle Musabeyli Sağlık Ocağı’na götürülen genç kızın hamile olduğu ve doğumun başladığı ortaya çıktı. E.Ö., ambulansla Kilis Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Burada doğum yapan E.Ö., doktorların bilgi vermesi üzerine gelen jandarma ekiplerine, kendisine 15 yaşından itibaren, 3 yıl boyunca 3 çocuk babası köylüleri Mehmet A.'nın (36) cinsel saldırıda bulunduğunu söyledi. Mehmet A.'nın kendisini tehdit ettiği için yaşadıklarını kimseye anlatamadığını ifade etti.

12 GÜN SONRA ADLİ KONTROLLE SERBEST KALDI

Jandarma tarafından gözaltına alınan Mehmet A. ise, ifadesinde E.Ö. ile rızasıyla birlikte olduğunu öne sürdü. Sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Mehmet A., mahkemece tutuklandı. Ancak tutukluluk kararına itiraz etti. İtirazında E.Ö.'nün kendisine 19 yaşında olduğunu söylediğini ve nişanlı olmasına rağmen peşini bırakmadığını iddia eden Mehmet A.,12 gün tutuklu kaldıktan sonra itirazı değerlendiren mahkemece adli kontrol şartıyla salıverildi.

5 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ

Savcılık tarafından hakkında 'Reşit olmayanla cinsel ilişki' suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Mehmet A.'nın yargılanmasına dün Kilis Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. E.Ö.'nün annesi, babası ve avukatları ile hazır bulunduğu duruşmaya Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da geldi. Tutuksuz sanık Mehmet A. ise katılmadı.

'İLK KEZ 15 YAŞINDA SU DEPOSUNDA SALDIRDI'

Duruşmada ifadesi alınan E.Ö., sanığın kendisine ilk kez 15 yaşındayken su deposunda cinsel saldırıda bulunduğunu anlatarak, şunları söyledi: "Babam, köydeki su deposunda işe alınmıştı. 15 yaşına yeni girdiğim dönemde su deposunun musluğunu açmak için kardeşimle birlikte depoya gittik. Su deposu yukarıda olduğu için 6 yaşındaki kardeşimi aşağıda bıraktım. Depoya girdiğimde arkamdan kapı kapandı, geriye döndüğümde Mehmet A.'yı gördüm. 'İmdat' diye bağırdım, kardeşime seslendim ama sesimi duyuramadım. Kapıya yönelince Mehmet A., elimi tuttu ve beni yere yatırarak, tecavüz etti. Ne kadar dirensem de elinden kurtulamadım. Sonra Mehmet A., gitti. Ben de kardeşimi alıp eve gittim ve kimseye bahsedemedim."

'ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ, ÇOCUĞU 'DÜŞÜR' DEDİ'

Bir süre sonra köyde karşılaştığı Mehmet A.'nın yanına gidip, olayı ailesine anlatacağını söylediğini belirten E.Ö. ifadesine şöyle devam etti: "Kendisi, beni sevdiğini ve beni alacağını söyledi. Kimseye bir şey söylemememi aksi taktirde beni ölümle tehdit etti. Bir şey demeden gittim. 2-3 ay sonra yeniden karşılaştık, Mehmet A., bana cep telefonu numarasını verdi. Benim telefonum olmadığı için annemin telefonuyla kendisiyle konuşmaya başladım. Bu süre zarfında bana evleneceğimizi söylüyordu. Çaresiz kaldığım için gelip beni ailemden istemesini bekliyordum, ancak gelmedi. Köyde yine karşılaşınca bana depoya gelmemi birlikte olmak istediğini söyledi. Bana, 'gelmezsen seni öldürürüm, zaten seni alacağım' dedi. Ben de korktuğum için depoya iki kez gittim ve birlikte olduk. Ben ilişkiye girmek istemiyordum ancak korktuğum için ses çıkaramadım. Bu şekilde iki yıl boyunca beni oyaladı. 17 yaşındayken 2019 yılının aralık ayında hamile olduğumu öğrendim. Hamile olduğumu söylediğimde bana inanmadı. Sonra hamile olduğuma inandı ama çocuğu kabullenmedi. Çocuğu düşürmemi istedi, doğuracaksam da ismini vermememi istedi. Üç çocuğu vardı, eşi de hamileydi. Aramızda olanlardan eşinin de haberi vardı. Eşini boşayıp, benimle evleneceğini söylüyordu."

KARDEŞİ ŞİKAYETÇİ OLMAMAMI İSTEDİ

Doğum yaptıktan sonra hastaneye sanık Mehmet A.'nın kardeşi İsmail A.'nın eşi ile birlikte geldiğini anlatan E.Ö., "İsmail A., eşi ile birlikte yanıma gelerek şikayetçi olmamamı istedi. Bana 'şikayetini geri çek, kendi isteğinle gittiğini söyle, biz seni alacağız, çocuğuna bakacağız' dedi. Ben itiraz edince de bana, 'Sen kardeşimi kandırdın. Bütün köyle yatıp kalkıyorsun, bu çocuk kardeşimden değil' dedi.

BABA: TUTUKLANARAK CEZALANDIRILSIN

E.Ö.'nün babası Ş.Ö. de Mehmet A.'nın tutuklanıp, en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyerek, "Eşim, kızımın rahatsızlandığını söyleyince kendisini alıp sağlık ocağına götürdüm. Gözlem odasına aldılar, sonra Kilis Devlet Hastanesi'ne sevk ettiler. Hastanedeyken karakoldan beni arayarak kızımın üç yıldır cinsel saldırıya uğradığını, hamile kaldığını ve bunu yapan kişinin gözaltına alındığını söylediler. Olayı böyle öğrendim. Bu olay nedeniyle mağdurum, köylünün yüzüne bakacak yüzüm kalmadı" diye konuştu.

ANNE: EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILSIN

Anne S.Ö. ise biber topladıkları sırada kızının rahatsızlandığını ve koronavirüsten şüphelendiklerini belirterek, "Eşimi arayarak durum anlattım. Eşim geldi ve kızımızı hastaneye götürdü. Sonra hamile olduğunu öğrendik. O zamana kadar kızımın hamile olduğunu bilmiyordum. Karnında şişlik vardı ancak fazla yemesinden kilo aldığını düşünüyordum. Davacı ve şikayetçiyim. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını ve tutuklanmasını istiyorum, sanık 3 yıl boyunca benim kızımı kullanmıştır" şeklinde konuştu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatının davaya müdahillik talebini kabul eden mahkeme, sanığın bir sonraki celseye SEGBİS ile katılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi. DHA