Eskişehir’de yaşayan 53 yaşındaki Hakan Çantaş, 33 yıldır maket koleksiyonu yapıyor. Küçüklüğünden beri model figürlere ilgi duyan Çantaş, yıllar içinde biriktirdiği ve kendi tasarladığı binlerce minyatürle evinin bir odasını adeta küçük bir şehre dönüştürdü. Kendi hayal dünyasını şekillendiren Çantaş, özellikle Eskişehir’in simge yapıları ve objelerini minyatürlerine taşıyarak yaşadığı kentin küçültülmüş bir versiyonunu oluşturdu.
Koleksiyonunda farklı ölçeklerde binin üzerinde maket bulunan Çantaş, Eskişehir’in önemli detaylarını da minyatür dünyasına dahil etti. Kentin simgelerinden biri olan Kalabak su kamyonu, Büyükşehir Belediyesi’ne ait ekmek büfesi gibi unsurlar, onun maket dünyasında yerini aldı. Kendi tasarladığı ve büyük bir titizlikle koruduğu koleksiyonunun maddi bir karşılığının olmadığını söyleyen Çantaş, hobisini gelecek nesillere aktarmak istediğini belirtiyor.
Araçlar Yurt Dışından, Dokunuşlar Onun Elinden
Çantaş’ın maketlere ilgisi 15 yaşında başladı. Plastik model kitleri birleştirerek ve boyayarak başlayan bu yolculuk, zamanla daha detaylı çalışmalara dönüştü. Yaklaşık 17 yıl önce kardeşlerinin hediye ettiği iki minyatür modelle 1/87 ölçeğe yönelen Çantaş, zamanla koleksiyonunu genişletti. Avrupa’daki internet sitelerini takip ederek maket becerilerini geliştiren koleksiyoner, özellikle şehir düzenlemelerinde kendi el emeğini kullanıyor. Araçları yurt dışından temin eden Çantaş, bunları yerelleştirerek Eskişehir’e özgü dokunuşlar ekliyor.
Minyatür dünyasını satmayı hiçbir zaman düşünmediğini belirten Çantaş, kendisine gelen teklifleri geri çevirdiğini söylüyor. Geçmişte İzmir’de bir alışveriş merkezi için 12-13 parçadan oluşan bir maket projesi teklif edildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ifade eden Çantaş, yaptığı işin maddi bir beklentiyle değil, tamamen tutku ile yürüdüğünü vurguluyor. Maket koleksiyonunu bir hobi olarak gördüğünü söyleyen Çantaş, "Burası benim hayal dünyam. Burada patron da, belediye başkanı da, itfaiyeci de benim. İstediğim gibi şekillendirebiliyorum" diyerek maket dünyasına olan bağlılığını anlatıyor.