<strong>Yağmur DAŞTAN/EGE TELGRAF-</strong> Kent turizminin önde gelen isimlerinden Destination <strong>İzmir Başkanı</strong> <strong>Bülent Tercan</strong>,<strong> AK Parti</strong> İzmir Milletvekili <strong>aday adayı</strong> olduğunu duyurdu. Açıklamasının ardından <strong>Ege Telgraf Web TV</strong>’de <strong>Geniş Açı</strong> programında gazeteci <strong>Hakan Serbest</strong>’in sorularını yanıtlayan Tercan, aday adaylığına karar verme sürecini ve kentte yaşanan gelişmeleri yorumladı. Tercan, “Genelde olduğu gibi yerelde de iktidar olmak, projelerimizi hayata geçirmek istiyoruz” dedi. <img class="alignnone size-large wp-image-235935" src="https://egetelgrafcom.teimg.com/egetelgraf-com/wp/uploads/2023/03/00fe062c-14ba-4207-9a0c-c27f187a6493-1024x682.jpg" alt="" width="662" height="441" /> “Doğma büyüme İzmirliyim. Bir Karşıyaka çocuğuyum, Bostanlı’da doğdum” diyerek açıklamalarına başlayan Tercan, “Çocukluğum Karşıyaka’da geçti. Ailece İzmirliyiz, işimiz gücümüz bu kentte. Sanayici bir aileden geliyorum ancak ailem hep siyasetin içinde yer aldı. Hem esnaf ve sanatkarlar kongrelerinde büyüdüm; hem de babam Cemal Tercan ve dayım Kemal Baysak belediye başkanlıkları ve milletvekilliği görevlerinde bulundukları için siyasetle iç içe oldum. Ben de o süreç içinde ailemin diğer fertleri gibi sanayi, siyaset, esnaf teşkilatı üçgeni içinde yer aldım. Daha sonraki yıllarda turizm sektörüne de atıldım. Turizm sektörüne başlayınca kendi otelimizi işletirken gördük ki Çeşme ve İzmir tanınmıyor. Bu, sadece bana ait bir görüş değil; 2008 yılında Çeşme’deki bir otelde İzmir Kalkınma Ajansı şehrin ileri gelen 100 ismini topladı ve arama konferansı yapıldı. Bu konferans neticesinde İzmir’in dünyada tanınmadığı fikri ortaya çıktı. Her anlamda; tarımda, sanayide, turizmde hemen her sektörde tanınmadığı ortaya çıktı. Biz de bunu sahada görüyorduk. İzmir’in, turizmin tanınmadığını anlayınca sadece kendi otelimizi tanıtmakla olmayacağını anladık ve Çeşme’yi tanıtmak için çalışmalara başladık. Bunun için Avrupa’daki fuarlara gittiğimizde bir kez daha gördük ki sadece Çeşme’yi değil, şehri tanıtmamız gerekiyor. Bir turistin neden İzmir’e gelmesi gerektiğini anlatmamız lazım. Deniz, kum, güneş, termal imkanlar, Kemeraltı… Her şeyimizi, bütün ürünlerimizi tanıtmamız gerektiğini anlayarak Destination İzmir’i kurduk ve kentimizi tanıtmaya başladık” dedi. <h2>‘TURİZM PAYIMIZ DÜŞTÜ’</h2> Kentin dünyada tanıtılmasının önemine de değinen Tercan, bu bağlamda neden siyasete atıldığını da anlattı. Tercan, “Yabancı fuarlara gittiğinizde tanınmadığınızı görüyorsunuz ve İzmirli olarak hırs yapıyor, ‘Benim şehrim neden tanınmıyor’ diye üzülüyorsunuz. Baktığınızda Yunanistan’ın şehirleri, Fransa’nın şehirleri orada ve herkes bir gayret içinde. Biz orada olmadığımızı gördük. O yüzden de İzmir sevdasıyla başladık. Bu büyüyen bir durum. Fuarlara gittiğinizde olay büyüyor ve sizi aşar duruma geliyor. Biz bir sivil toplum örgütüyüz, o zaman siyasetin ne kadar önemli olduğunu anlıyorsunuz. O dönemde belediye başkanlarına anlattık ama fuarlara katılmadıkları için anlamadılar. O zaman siyasete girmem gerektiğini anladım. AK Parti Çeşme İlçe Teşkilatı’ndan teklif geldi ve kabul ettim. Çeşme’de AK Parti’den meclis üyesi ve grup sözcüsü oldum. Fakat sonra 2014’te Çeşme, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlandı. O zaman da İzmir Büyükşehir Belediye meclis üyesi oldum. İzmir’de son 30 yıldır CHP iktidar, AK Parti muhalefet konumunda. Söylüyorsunuz ama doğru olan bir konu bile siyasete kurban gidiyor. Orada dilimiz döndüğünce anlatıyor, kayıtlara geçiriyoruz. İzmir bundan 30 yıl önce Türkiye turizminden yüzde 10 pay oluyordu, son yıllarda ise yüzde 4 pay alıyor. Yani payımız düştü. Son 25 yıldır İzmir’e gelen yabancı turist sayısı yılda 1 milyonun etrafında dolaşıyor. Bir türlü bu 1 milyon eşiğini aşamıyoruz. Halbuki Antalya yılda 16 bin, Muğla 7 milyon, İstanbul 16 milyon turist alıyor” ifadelerini kullandı. <h2>‘SAKALIM YOK Kİ…’</h2> AK Parti’de bu dönem milletvekili aday adayı olma kararını da anlatan Bülent Tercan, şunları aktardı: “Doğaçlama bir karar oldu ancak en büyük desteği de Destination İzmir’de çalışma grubu arkadaşlarımdan aldım. Hepimiz gördük ki bir yere kadar dayanıyor, kalıyorsunuz. Bir siyasi güce ihtiyacımız var. Yoksa ‘Sakalım yok ki sözümü dinleteyim’ denir ya sözünüz fazla dinlenmiyor. Oysa biz bu teklifleri belediye meclislerinde onlarca kere anlattık, önerge verdik ama hayata çok zor geçiyor. Ancak bir siyasetle ilgili özellikle turizmden güç alarak bu işe soyundum.” “Birinci bölgeden aday oldum ama ikinci bölgeden de görev verilirse tabii ki de giderim” açıklamalarında da bulunan Tercan, “Ancak ağırlıklı olarak AK Parti’ye Çeşme’den kayıt olduğum için orayı yuvam olarak görüyorum. Turizmin ağırlıklı olduğu bir yer; Çeşme ve Selçuk hattında, Kemeraltı da burada. O yüzden birinci bölge olarak burayı tercih ettim” diye konuştu. <h2>‘ÇOK BÜYÜK İŞ VAR’</h2> “Kendinizi seçimlerde ve aday adaylığı listelerinde yeterince güçlü görüyor musunuz” sorusunu da yanıt veren Tercan, “AK Parti İzmir il binasına gittim, çok büyük bir ilgi var. Süre de uzatıldı. Demek ki insanlarımız hizmet etmek istiyor, bir heyecan var. Tahmin ediyorum ki aynı heyecan diğer partilerde de var. Siyasete ilginin olması güzel, insanlar seçilmek, aday olup bu kentin dertlerine derman olmak istiyor. Taşın altına elini koymak gerekiyor. 15 Mayıs sabahı güzel bir Türkiye’ye uyanmak istiyoruz. Maalesef 6 Şubat’ta yaşanan depremler, üzerine yaşanan Şanlıurfa, Adıyaman ve Diyarbakır’daki sel felaketleri hepimizin moralini bozdu. Hakikaten orada vatandaşımız zor durumda. 11 ilden birçok vatandaşımızı kaybettik. Ha orası ha burası; hepimizin ciğeri yandı. Bizim önceliğimiz 11 şehri ayağa kaldırmak olmalı. 2023’te iktidarı kim alacaksa, bizim almamızı temenni ediyoruz çünkü projelerimiz hazır, oradaki şehirleri doğru zeminlere doğru binalar yaparak yeniden ayağa kaldırmalı. Tıpkı TOKİ örneğinde olduğu gibi. Az buz da değil 11 şehirden bahsediyoruz. Biz burada Bayraklı’da deprem yaşadık, 18 bina yıkıldı ama orada binlerce bina yıkıldı. Çok büyük bir iş var. Hem maddi kayıpları telafi etmemiz hem de insanımıza moral, iş ve aş vermemiz lazım. Depremden öncekinden iki misli daha fazla çalışmamız, projelerimizin hazır olması lazım. Bu depremle öğrendik ki ne yapıyorsak artık vakit kaybetmeden her işin doğrusunu yapmak lazım. Bina mı yapacağız, en doğrusunu, yıkılmayacak olanını yapacağız. İzmir için de doğruları yapacağız. 25 senedir turizmde kötü bir kent olduğumuzu söyledim: Artık doğruları yapalım. Artık oyun oynamayalım, vatandaşı da kandırmayalım. Her şeyi çok ciddiye alıp doğruları yapmamız lazım. Turizmde de doğruları yapmamız lazım” ifadelerini kullandı. <h2>‘POPSTARA BİLE VARSA…’</h2> Yerel yönetimlerin çalışmalarını da yorumlayan Tercan, “Doğma büyüme İzmirli’yim, bu kentin değişmediğini yaşayarak görüyorum. Büyük bir trafik sıkıntımız var. Deprem olduğu için fazla bir eleştiri yapmak istemiyorum ama bu şehir büyüyor ve yeni yollar yapılmadı. Şehrin nüfusu çocukluğumdan bugüne arttı ama aynı yollardayız. Bir yağmur yağıyor hala bu çağda şehri su basıyor, bu olacak şey değil. Fen İşleri Müdürlüğü, belediyenin bir sürü yetişmiş mühendisi var. Artık altyapıyı yapalım. Dün yapmadık, bugün yapalım: Şakası yok! İzmir, turizmde iyi yönetilseydi bugün bu halde olmazdık. Yerel yönetimlerin hükümetten yeterince pay almadığı doğru değil, ben de meclis üyeliği yaptım. Yapılan festivallerden de bunu anlayabilirsiniz. Eğer merkezi hükümet buraya para göndermiyorsa İzmir’in bütün belediyelerinde festival üzerine festival… Popstarlar bile gelebiliyor, onlara verecek paramız var. Popstara bile para verebiliyorsak para vardır. O zaman ‘Para yok’ demek gayriciddi kalıyor. Ben Çeşme’de de meclis üyeliği yaptım, artı para kalıyordu. Hatta 2009’da 100 milyon lira kasada para vardı ama hala kanalizasyon yapılmayan yer vardı. Bugün bile var… Merkezi iktidarın para yollamadığı doğru değil. Eğer Ankara’dan çözülmesi gereken bir konu varsa ilgili bakanlığa gidersiniz, ısrarla kapıda yatar o proje için gereken finansı alırsınız. TBMM’yi de sık sık bulundum, mikrofonda bazen aleyhte partiler laf ediyor ama onun çıkışında herkes birbiriyle dost, muhabbet ediyor. Yani bu doğru bir şey değil…” dedi. <h2>‘KAPI KAPI DOLAŞACAĞIZ’</h2> “Sizce AK Parti bu dönemde İzmir’in yönetimi alır mı?” sorusunu da yanıtlayan Tercan, şu ifadeleri kullandı: “Almak istiyoruz, almak için de gayret edeceğiz. AK Parti hakikaten hedefleri olan, somut icraat partisi. Fazla öyle genel laflar konuşulmaz, çoğunlukla proje konuşulur. Bugüne kadar hemşerilerimize belki kendimizi anlatamadık ama kapı kapı dolaşıp yapacağımız icraatları, bugüne kadar yapılmamışları da anlatmak. Zaten hemşerilerimiz de görüyor; sel baskınlarını hemşerilerimiz yaşıyor, turist azlığını görüyorlar. AK Parti teşkilatları olarak kapı kapı dolaşacağız. Birçok modelimiz var; Karınca modelimiz var. Elbette ki yerel seçimlerde iktidar olmak istiyoruz. Çünkü projelerimiz var o projeleri hayata geçirmek istiyoruz. Vatandaşımız bir kere de AK Parti’ye bu şansı vermeli” diye konuştu.