Olay, cuma günü<strong> Gazi Mahallesi</strong>’nde bulunan<strong> Naile Bilgiç Büyükballı Anaokulu</strong>’nda meydana geldi. İddiaya göre okulda özel öğretim sınıfında öğrenim gören otizmli D.D.Ş.'ye öğretmenlerden Selen K.Ç. şiddet uyguladı, diğer öğretmen Ö.D.Y. ise bağırarak azarladı. Olay anını görüp cep telefonuyla kaydeden başka bir öğretmen görüntüleri D.D.Ş.’nin ailesine izletti. Otizmli çocuğun ailesi hastaneye giderek darp raporu aldıktan sonra öğretmenlerden şikayetçi oldu. <div> <div>Yaşanan olay önce Gazipaşa Kaymakamlığı'na, ardından Antalya Valiliği'ne intikal etti. Olayla ilgili idari işlem başlatan Antalya Valiliği, öğretmenler Selen K.Ç. ve Ö.D.Y.'yi açığa aldı. Polis tarafından gözaltına alınan Selen K.Ç. ve Ö.D.Y., işlemlerin ardından Gazipaşa Adliyesi’ne sevk edildi. Selen K.Ç. tutuklanırken, 7 aylık bebeği olan Ö.D.Y. adli kontrolle serbest bırakıldı.</div> </div> <strong>'ÖĞRETMENLERE GÜVENİP EMANET ETMİŞTİM'</strong> Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde bulunan Naile Bilgiç Büyükballı Anaokulu'nda şiddete uğrayan 6 yaşındaki otizmli kız çocuğunun annesi Gülay Şirin, "6 yaşında otizmli bir kız çocuğum var. Ona bir şeyler öğretebilmek için okula gönderiyordum. 15 gündür okula gidiyor. Ben öğretmenlere güvenip emanet etmiştim. Okulun bahçesinde her gün kızımı bekliyordum. Çocuğumun öyle darbedildiğini hiç bilmiyordum. Çocuğun davranışları değişmeye başlamıştı. Bildiği şeyleri unuttu. Herkese vuruyor. Değişik değişik hareketleri var. Anlamıyor bir şeyleri. Damla dediğimde önceleri bakardı. Öptüğümde bile öptürtmüyor kendini. Sürekli saldırgan bir hali oldu çocuğumun. Ben çocuğuma bakmaya giderdim. Okul kapısı önünde yok, sizin gelmenize gerek yok, çocuğunuz çok iyi diyorlardı. Rahat olun, panik yapmayın diyorlardı. Bana öğretmenler küçük bir video veya fotoğrafını çekip atıyorlardı. Ben de öğlene kadar beklerdim okul bahçesinde. Ben pazar günü bu videolar atıldığında ne yaptığımı nasıl olduğumu bilemedim, gittim şikayette bulundum. Her iki öğretmen de tutuklandı. Tamam, güzel tutuklandılar ama bir gün sonra bir öğretmen 1 yaşından küçük çocuğu olması gerekçesiyle salınmış. Benim çocuğum ne olacak? Benim çocuğuma yaptıkları ne olacak? O insan o çocuğa bakıp da kendi gibi birisi yetiştirdikten sonra. Ben bilmiyorum, en ağır cezaları almalarını istiyorum. En ağır cezaları alsalar bile benim çocuğuma yaşattıklarını geri değiştiremezler. Çocuğuma yapılanların cezasız kalmamasını istiyorum. En ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum" dedi. <strong>'GÖRÜNTÜLERİN ÇOK AZINI İZLEYEBİLDİM'</strong> <div> <div>Çocuğuna yapılan şiddetin videosunu izleyemediğini belirten Gülay Şirin, "Pazar gününden bu yana çocuğumun yaşadıkları gözümün önünden hiç gitmiyor. Ben, nasıl öyle vicdansız oluyorlar bilmiyorum. Çocuğumun daha iyi bir şeyler öğrenebilmesi için aşağıda beklerken, benim çocuğumun ağzına peçete sokup beni duymasın diye, üstünde oturmuşlar. Sessiz kalmış küçücük bir çocuğa nasıl yaparlar bunu bilmiyorum. Bunlara insan demiyorum. Ben kızım için 3-4 yıldır uğraşıyorum. Kelimelere geçmişti. En başa döndük. Sıfıra döndük. Sıfırdan başlayacağız. Yatağının üzerinde yatmıyor. Yorganın altına girip yastığı altına koyup yataktan yerden yere atıyor. Orada yapılanların aynısını hem kendine yapıyor hem de bize yapıyor. Psikiyatriye götüreceğim çocuğumu. O videoları izleteceğim psikiyatriye artık ne olacaksa" diye konuştu. (DHA)</div> </div>