Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Meclisi Aralık ayı oturumunda konuyu gündeme getiren ve sürekli gündem de tutmak için çalışan Başkan Mesut Ergin, son olarak da köylülerin sesinin duyulmasına öncülük etti. Ayvalık köylerinde yapılmak istenen Karakoç Barajı’na karşı proje alanı içerisinde yer alan Mutlu köy ve Kırcalar köyü arasında kalan Karakoç köprüsünde, yaşayan köylülerle beraber yapılan basın açıklamasında hep bir ağızdan ‘’Karakoç Barajı’na Hayır’’ denildi. Söz alan Milletvekili Ensar Aytekin "Büyük bir yıkımla, talanla karşı karşıyız. Cennet vatanımızın bir çok yeri tehlike ile karşı karşıya. Biz milletvekilleri olarak, sizin hakkınızı savunmakla görevliyiz. Mecliste sizin hakkınızı savunmak için oradayız. Doğanın talan olmasına sonuna kadar karşıyız‘’ dedi. Mutluköy, Kırcalar, Üçkabağaç köylerinin baraj yapımıyla yok olacağının altını çizen Kent Konseyi Başkanı Halil Çoşkun, “Nispi nemin yükselmesi ve sıcaklık artışıyla çiftçimiz yok olacak. Ağaçlar kuruyacak. Ayvalık zeytin ve zeytinyağının değeri de tehlike altındadır. Ayvalık yöre halkı istemediği halde proje çalışmaları hala devam ediyorlar. Zeytin sevdadır, emektir, yaşam biçimidir. Sessiz kalmayacağız. Karakoç Barajı’nı istemiyoruz” dedi.

“İNSANIMIZIN EMEĞİ HEBA OLACAK’’

Söz alan Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, “Hepiniz burada bulunma nedenimizi zaten biliyorsunuz. Şu anda bulunduğumuz bölgede, yüzde 80’i zeytinlik olan bu tarım topraklarında, korunması gereken alanlar kapsamında bulunan Karakoç deresi üzerinde, içme suyu ihtiyacını karşılama amaçlı olarak Karakoç barajının yapılması planlanmaktadır. Barajın yapılmasının planlandığı yer zeytinlik ve tarım arazisidir. Barajın yapımı için öngörülen alan yaklaşık 3.500 dönüm tarım arazisi olup, bu 3500 dönüm arazinin yüzde 80’ ini zeytinlik vasfındadır. Bu zeytinlikler bölgede yaşayan ve başta zeytincilik olmak üzere tarımdan geçimini sağlayan hemşerilerimizin kendi elleri ile diktikleri ve bir ömür harcayarak yetiştirdikleri zeytinlerdir. Baraj yapıldığı taktirde tüm bu alan üzerindeki zeytinlerle birlikte bölge insanımızın bir ömür vakfettikleri emekleri de heba olacaktır. Karakoç Barajı bölgede eko-sistemi bozacak bölgenin iklimini olumsuz yönde etkileyecektir. Zaten oldukça azalan zeytin rezervine zarar verecek ve Barajın yapılacağı Toplam 3.500 dönüm alanın da yüzde 80’inin zeytinlik olduğu gözetilirse bölgede zeytin rekoltesini olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle, bölgede yaşayan ve geçimini büyük ölçüde zeytincilikten temin eden bölge insanımız ekonomik olarak da barajdan olumsuz etkilenecektir. Baraj, yapıldığında Karakoç sulak alanın yok olması ile birlikte bölgenin bitki örtüsü ve eko-sistemini bozacaktır. Barajın su toplama havzasında biriken su nedeniyle oluşacak nem nedeniyle barajın altında kalmaktan kurtulan ağaçların çiçekleri de etkilenecek, nemden dolayı yanan çiçekler zeytine dönemeyecek, baraj yakınındaki tüm zeytinlikler de barajdan olumsuz etkilenebilecektir. Barışın simgesi olan zeytinin ve oksijen kaynağı olan ormanlarımızın yok olmasının küresel ısınmanın dozajını daha da artıracağı açıktır. Ağaç kesilmesinin iklim değişikliğine sebep olduğu da unutulmamalıdır. Ayrıca baraj alanı kuşların göç yolu üzerinde olup, bu sulak alan kuşların doğal yaşam için hayati öneme haizdir. Unutulmamalıdır ki yaşadığımız bu topraklar sadece bize değil, tüm canlılara aittir” diye konuştu.