Nihat Ak/EGE TELGRAF- Klaros, Notion ve Kolophon antik kentiyle uluslararası turizme hizmet eden Menderes’in 40 kilometrelik sahil şeridinde onlarca tesis hizmet ediyor. İşletmeciler, Ramazan Bayramı ile 2024 turizm sezonuna bir ay erken başladı. Şu ana kadar işlerinden memnun olmayan turizmcilerin gözü yaklaşan Kurban Bayramı’nda.
ERKEN START YARAMADI
Erken startın gelir hanesine artı getirmediğini belirten turizmci Mesut Kabancı, “Nevruz, Paskalya ve Ramazan bayramlarıyla 2024 turizm sezonunun her zamankinden bir ay önce başlayacağını düşünmüştük. Menderes sahilindeki işletmeler bu yönde hazırlık yaptı. Tesisler gerek yapısal gerekse personel açısından en iyi hizmeti verecek konuma getirildi. Beklediğimiz erken sezon bereketi işletme kasalarına yansımadı. Biz bunu iki sebebe bağlıyoruz; mevsimsel değişim nedeniyle havalar beklendiği kadar ısınmadı. Kum, güneş ve deniz beklediğimiz ölçüde turisti çekmedi. Düşük doluluk oranı nedeniyle işletmelerimiz kazanç elde edemedi, buna karşın işletmelerimizin giderleri enflasyonun da etkisiyle artarak devam ediyor. Olumsuz düşünmek istemiyoruz. Kurban Bayramı tatilinde yoğunluk yaşamayı umut ediyoruz” dedi.
İlk ay beklentilerinin karşılanmadığını belirten işletme temsilcilerinden Cem Kılıç, “Global ekonomideki olumsuzluklar turizm sezonlarınıda olumsuz etkiliyor. Yabancı turistler de yerli turistlerde genel konjektür kapsamında para harcamak istemiyor. Yerli turistin alım gücü de önemli ölçüde düştü. Kısa sezonda turizm işletmelerimiz ağır giderler altında iş yapmaya çalışıyor. Bir an önce normalleşmenin yaşanmasını arzu ediyoruz. Ramazan Bayramı nedeniyle erken başlayan sezon bekleneni vermedi. En eski yerleşimin 7 bin yıl öncesine kadar uzandığı Özdere, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Geçmişte Kasura, Dioshieron ve Kesre isimleriyle bilinen bölge, mavi bayraklı plajları, birbirinden güzel koyları, mavinin yeşille bütünleştiği doğası ve iklimiyle görülmeye değer güzellikte. Sanki biraz daha Özdere’nin tanıtılması, güzelliklerinin uluslararası alanda anlatılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘GEÇİM KAYNAĞIMIZ’
Bölgenin en önemli geçim kaynağının turizm olduğunu belirten işletmeci Fikret Tanış, “Özdere’de farklı sektörler iş yapıyor. Ama en büyük geçim kaynağı turizm. Ciddi anlamda istihdam oluşturuyoruz. Adnan Menderes Havaalanı, Selçuk Efes Havaalanı ve turistik cazibe merkeziyiz. Sahil şeridimizdeki konaklama tesislerinin yatak kapasitesi tahmin ediyorum 10 binin üzerindedir. Otellerdeki her şey dahil sistem ve ekonomik daralma esnafı olumsuz etkiliyor. Yılın sadece belirli aylarında turizme hizmet eden esnafın can suyuna ihtiyacı var” diye konuştu.
Günün gerektirdiği turizm eğilimlerine göre inovatif yaklaşımlar sergilediklerini belirten işletmeci Orhan Bakay, “Özdere esnafı turistin değişen tarzlarına uygun en iyi hizmeti üretiyor. Gerek üretim ve satış yapanlar gerekse hizmet üretenler gayet bilinçli. Sıcak yaklaşımımız, hesaplı fiyatlarımız, sürdürülebilir hizmetlerimiz üst düzeyde. Aslında bir markayız ama bir Kuşadası, Çeşme gibi marka değeri taşımıyoruz. Bu da bizim katma değer kazancımızı olumsuz etkiliyor” diye konuştu.
‘AĞLAMA DUVARI OLDUK’
Yazlıkların boş olduğuna dikkati çeken Özdere Çukuraltı Mahallesi Muhtarı Mehmet Çolak, “Birincisi, yazlıkların kiraya verilmesi halinde vergilendirilecek ve belli koşulları sağlayacak olması bölge cazibesini olumsuz etkiledi. İkincisi de tatil maliyetleri yurttaşın kesesini zorluyor. Pansiyon ve apart otellerin fiyatı bin 750 liradan başlıyor özelliklerine göre 5 bin liraya kadar yükseliyor. Butik otellerin fiyatları 2 bin 250 liradan başlıyor. Daha yıldızlı otellerin günlük konaklaması 4-5 bin liradan başlayıp daha yukarılara çıkıyor. O kadar parayı veren turist çarşıya çıkmak istemiyor. Bırakın yazlıkların kiraya verilmesini masraf olmasın diye yurttaş kendi yazlığına bile eskisi kadar gelmiyor. Ekonomik sıkıntılarının da etkisiyle yurttaş sorunlarının çözümü için muhtarların kapılarını aşındırıyor. On metre ileride belediye başkanı var, 20 metre ileride kaymakam var. Derdini onlara anlatmıyor, biz ağlama duvarı oluyoruz. Kardeşim onları sokan sivrisinek bizi de sokuyor. Vatandaşın takıldığı kaldırım taşına benim de ayağım takılıyor. Bizim de arabamız kasisten geçiyor. Her sıkıntıyı biz defalarca söyleyince anlamını yitiriyor” diyerek dert yandı.
