Bankalara olan borçlarını ödeyemeyen ve hacizlerle karşı karşıya kalan vatandaş evini-arabasını, çiftçi tarlasını, esnaf dükkânını sanayici de fabrikasını borçlarına karşılık bankaya bırakmak zorunda kalıyor. Korona virüs salgınında hükümetten umduğu desteği bulamayan esnaf ayakta kalabilmek için yüksek faizi göze alıp bankalardan kredi çekti. Ancak karantina tedbirleri ve artan enflasyon hesapları altüst etti. On binlerce işyeri kepenk indirirken, bazı şirketler borçlarına mukabil makine, tesis ve diğer mülklerini bankalara bırakıyor. Mutfak gereçleri üreticisi Hisar’ın İstanbul Esenyurt’ta fabrika binası Ziraat Bankası tarafından 94 milyon lira başlangıç fiyatıyla satışa çıkarıldı.

 'DAHA BÜYÜK BEDELLER'

Ertelenen borçların ödeme zamanı geldiğini ve beklenen bir tablo olduğunu dile getiren Mali Müşavir Feride Sökmen, “Bankalar alacağını garanti altına almadan hareket etmez. En büyük kaynak gayrimenkul. 200 bin liralık bir ev için 100 bin lira kredi veriyor. Devamında iyi niyetli hareket etmiyor. Zor duruma düşünce yardımcı olmaz. Borç yapılandırmasında tekrar faiz bindiriyor. Faizin faizi oluyor. Kişi borcunu ödeyemezse gayrimenkulü satışa çıkarıyor. Mülkün satılacağından geç haberdar oluyor. Banka gayrimenkul satışa  çıkınca ilk alıcı oluyor. Alıp daha büyük bedellere satıyor. Gayrimenkulde piyasa zaten belli bugün 100 bin lira olan yer yarın 200 bin oluyor” dedi.

 'HÜKÜMET ÇÖZMELİ'

Vatandaşın bu pandemi dönemi içerisinde ‘kaybettikleri’ ve ‘borçlar’ için  çözüm önerisini aktaran Sökmen, “İnsanlar öngördüğü ticareti yapmak için bankaya bulaşıyor. Sektöre ne olacağı belli değil. Pandemi nedeniyle devlet kesinlikle bankaların kredi kullandırdığı kişiye öncelik ve tolerans gösterilmeli. Bu da devlet eliyle yapılması gereken bir şey. Pandemiyi kapsayan bir dönem için bu yapılabilir. Döngü değişiyor. Dönemin öncesini düşünelim. İnsanlara ev alma kolaylığı verildi. Vatandaş 10 yıl kira ödeyeceğime 10 yıl kredi öderim kendi evimi alırım dedi. Mantıklı bir kolaylık oldu ama piyasada tüketici daha temkinli hareket etti. Kredi ödemek için başka gider kalemlerini kıstı. Bu durumda aslında piyasayı etkiledi. Vatandaş alım kolaylığı veriyor. Bu sayede vatandaş borca girdi. Ama ardından pandemiyle birlikte bin 400 lirayla yaşamaya çalıştı. Faiz ev piyasasında düştü ama ev fiyatları hemen arttı. Gayrimenkule en büyük yön veren bankalar zaten. Bu konuyu hükümet ele alıp çözüm bulmalı” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber