İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geride bırakmaya hazırlandığımız 2021 yılını değerlendirmek ve 2022 yılına ilişkin hedef ve projelerini paylaşmak üzere kentteki basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantının açılışında, “Çok yoğun bir sene geçti. Şimdi bunları geride bırakıp yeni bir yıla giriyoruz. Bunun heyecanını sizinle paylaşmak istedik umutlarımızı artıracağımız, güzel bir geleceğe birlikte yürüyebileceğimiz bir yıl olmasını diliyorum” diyen Başkan Soyer, basın mensuplarının gündem ve projelere ilişkin sorularını yanıtladı. 2022 yılı bütçesine ilişkin açıklamalarda bulunan Başkan Soyer, “Toplu ulaşımda bir fiyat ayarlaması yapıyoruz. Yılbaşından itibaren… Burada bir şeyi korumaya çok özen gösterdik; öğrenci ve gençlerimize pozitif ayrım yapmak için çok direndik. Öğrenci ve gençlere fiyat ayarlaması yapmadan devam edeceğiz ancak bunun dışındakilere yeniden değerlendirme oranı ile yüzde 36 zammı yapılacak. Bütçe ile ilgili şunu söyleyeyim; kasım ayında 12.5 milyar liralık bir bütçe yapmıştık. Bu bütçenin önümüzdeki aylardan itibaren nasıl seyredeceğine ilişkimiz kaygılarımız var. Dövizin ne olacağına ilişkin kuşkular var. Yaşayıp göreceğiz, şu anda bir şey söylemek mümkün değil. Ancak kasım ayında yaptığımız bütçenin ne olacağı belli değil. Şirketlerle ilgili hiçbir sıkıntı olmuyor. Hiçbir arkadaşımızın bir kuruş alacağı kalmıyor” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ortakları arasında bulunduğu Hilton Oteli’nin akıbetine ilişkin soruları yanıtlayan Başkan Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak yüzde 22.5 gibi bir hissemiz var. Bu hissenin gücünden de yararlanarak buradaki sıkıntıyı aşmaya devam ediyoruz. 2022 içinde bunu mutlaka sonuçlandıracağız” dedi. buyuksehir-toplantiSOMUTLAŞMIŞ BİR ŞEY YOK’ Çeşme ve İnciraltı projelerine ilişkin de açıklamalarda bulunan Soyer, şu ifadeleri kullandı: “Çeşme ve İnciraltı meselesinde ne kadar hassasiyet gösterdiğimizi biliyorlar. Bizim hiçbir önyargı taşımadan dinleyip müzakere ettiğimizi biliyorlar. Sayın Bakan 5 ila 6 kez İzmir’e geldi, biz de dinledik. Şu anda önümüze sunulan bir proje yok. Sadece ilkesel kararlar alındığını biliyoruz. İnciraltı için de önümüze gelmiş bir şey yok. Somutlaşmış bir şey yok. Somutlaştığında başından beri asli görevimizin bu kentin doğasını korumak olduğunu söyledik. Burada da bunu söylemeye devam edeceğiz. Bu kentin insanlarının gelir düzeyini ve refahını artıracak her türlü girişimin içindeyiz ama bu kentin doğasını tahrip edebilecek hiçbir şeyin içinde olmayacağız. Demokrasisiz kalkınma da mümkündür ama demokrasiyle kalkınma gerektiğini düşünüyoruz.”İZMİR İÇİN BİR ÇIBAN’ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 21 yıldır atıl duran ve ‘Basmane Çukuru sorununun 2022 yılında çözüleceğinin müjdesini verdi. “Hilton’u nasıl 2022 yılında çözeceksek, Basmane Çukuru’nu da 2022 yılında çözeceğiz” diyen Başkan Soyer, “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) başkanına defalarca gittik. Basmane Çukuru’nun İzmir için bir çıban başı olduğunu düşünüyorum ve bunu içime sindiremiyorum. Hele de yönetici olduğumuz bir durumda hakikaten çok büyük bir utanç. Bu utançtan İzmir’i kurtaracağız” dedi. EXPO HEDEFLERİ Gelecekte kentlerin önemi ile birlikte rekabet ortamının da artacağının altını çizen Soyer, “İzmir tarih boyunca çok önemli bir yere sahip olmuş ancak zamanla bunu yitirmeye başlamış. O nedenle İzmir için iade-i itibar peşindeyiz. Uluslararası alanda kent diplomasisi üzerinden bir çalışma yürütüyoruz. Almanya’da 5 tane İzmir ofisi açtık. Başka ülkelerde de açıyoruz, açmaya devam edeceğiz. İzmir’i dünyaya tanıtmak istiyoruz. 2026 EXPO’sunu aldık, ev sahipliği yapacağız. Ama asıl büyük EXPO olan 2030 EXPO’suna başvuru yaptık. Ancak Cumhurbaşkanının, şehri adaylıkta desteklemesi gerekiyor. Henüz buna sahip değiliz. Başvuruyu yaptık, bu başvurunun Cumhurbaşkanının desteğiyle iletilmesi gerekiyor. Bundan vazgeçmeyeceğiz. 2026’daki EXPO tematik, İzmir’in tanıtımı ile ilgili katkı yapacaktır ama asıl hedefimiz 2030’daki EXPO… 2022’de Terra Madre’ye ev sahipliği yapacağız. Bu uluslararası etkinlikler ve çalışmalar bu şehrin bir adım ileriye gitmesinde bu şehrin dünyaya tanıtımında büyük rol oynayacaktır. Travel Turkey’i yaptık, üç gün sürdü. Bu üç günün etkilerini araştırdık. O gün tesadüfen taksiciler odasının bir lansmanı vardı, ENtaksi olarak bildiğiniz bir uygulama. Bir gün içinde bu şehirde ne kadar yolculuk yapıldığını görüyorsunuz. Fuar sürecinde taksicilerin cürolarında net yüzde 26’lık bir artış olmuş. Fuarların çok büyük katkıları oluyor bu şehre… O nedenle yurtdışı etkinlikleri, EXPO ile yaptığımız çalışmalar bir bütün olarak bu şehrin bir adım öteye gitmesinde öncü olacaktır. Bu şehirde ne kadar güzel yaşadığımızı söylersek söyleyelim bunun cebimize yansıyan bir durumu yok. Bütün mesele bunları dünyaya duyurmak oluyor” diye konuştu.DÜNYA ŞEHİRLERİ’ İzmir’in dünyadaki yeri ve önemini artırmak anlamında somut hedefleri olduğunun da altını çizen Soyer, şu açıklamalarda bulundu: “İki yıl içinde İzmir’in nüfusu kadar turisti İzmir’de misafir etmeyi hedefliyoruz. Bununla ilgili yapacak birçok çalışmamız var. Nisan’da Midilli seferlerini başlatıyoruz, 3 Mayıs’ta ilk cruise gemisi gelecek. Özetle 4 buçuk milyon turist hedefine 2023 sonuna kadar ulaşmayı hedefliyoruz. Ana hizmet binasını yıkıyoruz. Uzun bir zaman kaybı yaşadık. Oraya ne yapılacağı ile ilgili bir kurul oluşturduk, onlar değerlendirecek. Atalık tohumlarımızın en güçlü silahımız olduğunu düşünüyorum. Biz eğer bu toprakların bereketini koruyacaksak atalık tohumlarımıza sahip çıkacağız. Şu anda en çok Cittaslow’u barındıran ülkelerden biriyiz. Bir başka çalışma yürüyor, 10 yıllık hayalim. Cittaslow, nüfusu 50 binin altındaki yerler için uygulanabilir bir model. Ben yıllardır niye metropoller olamıyor diye uğraştım. 2021 içinde Cittaslow metropol başlığı altında bir çalışma başlattık, ilk Cittaslow metropol unvanını alan kent İzmir. Bunun için pilot mahalleler seçildi, eğer ortaya koyduğumuz kriterleri hayata geçirebilirsek dünyanın her yerinde metropol Cittaslow uygulamasını başlatabileceğiz. İzmir’deki pilot mahallelerde alacağımız olumlu sonuçlar sadece İzmir değil dünyadaki şehirlerin de önünü açacak.”37 MİLYONLUK YATIRIM’ İzmir’in ulaşımı ve altyapısı konusunda da bilgiler veren Başkan Soyer, “Narlıdere Metrosu’nu 2022 içinde kullanıma sokacağız. Buca Metrosu ile konsorsiyum yarattık, temel atma törenini gerçekleştireceğiz. İki yeni hat üzerinde çalışıyoruz, Karabağlar-Gaziemir, diğeri Halkapınar-Kemalpaşa Metro Hattı çalışmalarımız var. Bunlar şehirde daha rahat ulaşımı sağlayacak çalışmalar. Ucuz, sürdürülebilir ve rahat ulaşım imkanı sağlıyor. Şu anda bütçesinin yüzde 42’sini yatırıma ayıran bir belediyeyiz. Türkiye’de hiçbir belediye bütçesinin neredeyse yarısını yatırıma ayırmıyor. Bununla da iftihar ediyoruz. Bu şehri felaketlere karşı her gün daha dirençli hale getirmeye çalışıyoruz. Brezilya’da yine onlarca kişi ölmüş, her taraf su baskınlarıyla dolmuş. Buna dayanıklı altyapı yapmaya devam edeceğiz, ama iklim krizinin getirdikleri var. Bunu taşıyacak bir altyapı yok. Bu doğal felaketler sadece Brezilya’da, uzak bölgelerde değil, bizde de yaşanmaya başladı. Hatırlayın, tsunami yaşadık. Ben 30 yıl Seferihisar’da yaşadım, tsunami olacağı aklımın ucuna gelmezdi. Çeşme’de hortum oldu. Ama olabiliyormuş. Tabi ki tüm felaketlere karşı dirençli olabilmek için daha büyük tahribatlar olmasın diye hazırlıklarımızı çalışmamızı yapmaya devam edeceğiz ama ne yaparsak yapalım bu felaketlerden kaçınmamız mümkün olmayabilir. İZBAN iki başlı bir kurum. Bir yanda Devlet Demir Yolları bir yanda biz. Alınacak kararlarla ilgili uzun süren müzakereler oluyor. Mavişehir’de her sene su basar, araçlar sular altında kalır, deniz yükselir. Çünkü imalatlar deniz seviyesinin altında yapılmış. Yaklaşık 37 milyonluk bir yatırım yaptık ve son yağmurlarda büyük merakla bekledik, çok şükür hiçbir şey olmadı” dedi.ASIK SURATLI MI YAPALIM?’ Türkiye’deki kutuplaşma siyaseti üzerine de açıklamalarda bulunan Başkan Soyer, “Artık ötekileştirmelerden yorulduk. Ben de şahsen yorgunum, herkes de yorgun” dedi. Kutuplaştırılmanın bir sonu olmadığı gibi varacağı bir nokta da olmadığını ifade eden Soyer, “Varsa da kötü yerler. Oraya gitmek istemiyoruz. Ben bundan şikayet etmekten bıktım, bunu değiştirmek için uğraşıyorum. Dilimizi değiştirmek mecburiyetindeyiz. Birbirimizi kırıcı sözlerden uzak durmak mecburiyetindeyiz. Güler yüzlü siyaset yapmak istiyoruz, bize ‘Sırıtık surat’ diyorlar. Asık suratlı mı yapalım siyaseti? Hepimiz bu milleti seviyoruz, bu memleketin iyiliği için bir şeyler yapmak istiyoruz. Özetle bu siyasetin terk edilmesi lazım. Bunu yapmak için elimizden nen geliyorsa yapacağız” diye konuştu.2022 DÖNÜŞÜM YILI’ Hükümetin yereldeki kentsel dönüşüm çalışmalarını eleştirmesine yönelik de açıklamalarda bulunan Soyer, “İzmir’de çevre ve şehircilik bakanlığının yaptığı bir kentsel dönüşüm çalışması yok ama İBB’nin var. Biraz zaman alıyor belki ama sağlam temeller üzerine oturan, vatandaş ve hak sahipleri arasında köprü kuran bir model. Ocak ayında Uzundere de meclisten geçerek başlıyor. Kentsel dönüşüm 2022’de İzmir’e damga vuracak başlıklardan biri de olacak. Kentsel dönüşümde yeni modellerimiz de var. 2022’de bunları da paylaşıyor olacağız, şimdilik sürpriz olsun” ifadelerini kullandı.EL ELE VERELİM’ Son olarak, “İzmir depremde olağanüstü bir sınav verdi, biz İBB olarak canla başla çalıştık ama İzmirli de İBB’yi yalnız bırakmadı” diyen Soyer, “1 Ocak’tan itibaren yeni bir kampanya başlatacağız. Derinleşen yoksulluk nedeniyle büyük bir çaresizlik, yoksulluk tablosu var. İzmir de bundan nasibini alıyor. İzmirlinin birbirine el uzatması gerekiyor. İBB olarak önceliğimizi sosyal destek programlarına ayırmaya karar verdik ama yetmez. İzmirlilerin el ele vermesi ve bu yoksulluktan etkilenen vatandaşlara sahip çıkması lazım. Destek verin bu hikayeyi büyütelim. Yoksulluk derinleşiyor, buna seyirci kalamayız. Dinimizde söylenen ‘komşun açken tok yatılmaz’ ifadesi ne kadar değerliymiş. 2022’de başlatacağımız bu kampanyaya destek vermenizi bekliyorum” diye konuştu. YAĞMUR DAŞTAN