İlk önce korona virüs salgını, ardından deprem… 2020 yılında çok acı hadiselerle yüzleşmek zorunda kalan İzmir’e her zaman olduğu gibi yine Türk Kızılay sıcacık bir yardım eli uzattı. Geçtiğimiz yıl yapılan çalışmaları ve geçirdikleri zorlu süreci Ege Telgraf’a anlatan Türk Kızılay İzmir Şube Başkanı Kerem Baykalmış, 2021 yılında da ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşmak için çok çalışacaklarının sözünü verdi. İki yıl önce göreve başladıkları günden bu yana insani yardımlar kapsamında ara vermeden çalıştıklarını söyleyen Başkan Baykalmış, “2020 tekrar incelendiğinde, esasında Kızılay ve Kızılaycılık faaliyetleri açısından çok yoğun geçirdiğimiz bir dönemi icra ettik. Gönül isterdi ki bu kadar yoğunluk olmasın; çünkü bu yoğunluğun en büyük sebebi pandemiydi. Bu süreçte ilk olarak sağlıkçılarımızın ihtiyaçlarını gidermek için yaklaşık 300 bin adet hijyen seti teslimi yaptık. Pandemi dolayısıyla her gün 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın da olduğu 100 aileye gıda yardımı yapıyoruz. Yine 2020 yılı içinde 9 bin 500 kutu konserve kavurma ve et yardımında bulunduk. İzmir’de 2020 yılı içerisinde 250 bin kişiye yani yaklaşık 50 bin aileye gerek pandemi gerekse deprem zamanında ulaşarak erzak yardımında bulunduk. Gıda çeki yardımlarıyla onların sıkıntılarını gidermek adına gece ve gündüz çalıştık. Öğrenci yurtlarında misafir edilen vatandaşlarımıza da yemek çıkardık. Bunların alımı, sayımı, tasniflenmesi ve bağış sürecinin yürütülmesi çok ciddi bir iş yükü de gerektiriyor. Tüm bunları değerlendirdiğimizde, bu yıl bizler için de inanılmaz yoğun geçti” dedi.

‘KOORDİNE İÇİNDEYİZ’

30 Ekim’de yaşanan deprem nedeniyle sekiz şube ve beş temsilcilikle birlikte 36 farklı alanda çalışmalara destek verdiklerini belirten Baykalmış, “Yükü hafifletmek adına gönüllü Kızılaycılar’dan çok ciddi bir destek talebi aldıklarını da sözlerine ekleyen Baykalmış, “Özellikle gençlik kollarımız da bu konuda bize yardımcı oldu. Akabinde pandemiyi atlatmak için mücadele ederken İzmir’de 117 vatandaşımızı kaybettiğimiz deprem nedeniyle de yaklaşık iki ay boyunca bu çalışmalarımızı sahada sürdürdük. Özellikle iki bölgemizde çok ciddi sıkıntılar oluştu. Bunlardan bir tanesi Bornova bölgesi bir tanesi de Seferihisar… Seferihisar’da yaşanan tsunami felaketinden dolayı çok sıkıntılar yaşandı. Maalesef ki burada da bir vatandaşımızı kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık. Türk Kızılay, Sağlık ve İçişleri Bakanlığı ile yaptığı protokoller neticesinde, afet durumlarında ihtiyaç sahibi vatandaşların gıda gereksinimlerini karşılamakla mükellef. Kızılay burada çatı kurum. Deprem döneminde yaklaşık olarak 900 bin öğün sıcak yemek çıkardık. Büyükşehir Belediyesi, sivil toplum kuruluşları da bizlere destek verdi ancak yüzde 60 oranında buradaki rakamların karşılanması açısından Türk Kızılay bizzat kendisi kurduğu mobil mutfaklarla alanlarda ihtiyaç sahiplerine ulaştı. Özellikle ilk 15 gün sahada enkaz, arama ve kurtarma çalışmaları dolayısıyla binlerce insan çalıştı. Süreci Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık da İzmir’e gelerek yakından takip etti. Şubelerimizle beraber genel kadromuz da çalışmalara destek verdi. Bunun içinde psikoterapistlerimiz dahi vardı. Yakacak, battaniye, hijyen seti teminlerinden tutun da orada çalışan personelin kalori ihtiyacını karşılayacak ikramlarımızla Türk Kızılay hızlı bir şekilde alanda yerini aldı ve çalışmalarını koordineli bir şekilde sürdürdü” diye konuştu.

‘KARINCA KARARINCA…’

2020, karşılaştığımız durumlar itibariyle bizde çok güzel bir izlenim bırakmasa da en azından Türk Kızılay, sorumluluk bilinciyle, devletin paydaşı olması dolayısıyla sahadaki vazifelerin yerine getirilmesi ve milletimizin talep ve yardımlarının ulaştırılması dolayısıyla her zaman sahada” diyerek konuşmasını sürdüren Baykalmış, şu ifadeleri kullandı: “Gönül ister ki bu tarz şeyler yaşamayalım… Ancak beklemediğimiz durumlarla dünyada ve Türkiye’de ne yazık ki karşılaşıyoruz. Gönüllülük esasıyla çalıştığımız için İzmir özelinde farklı bir durumla karşılaştık: Milletimiz, deprem dolayısıyla mağdurlara çok ciddi destek verdi. İhtiyaç duyduğumuz ürünlerin karşılanması noktasında herkes karınca kararınca destek oldu. Bu paylaşım kültürünün güçlenmesi açısından çok değerliydi. Büyükşehir Belediyesi ile de koordineli çalıştığımızdan dolayı, o da bizim paydaşlarımızdan bir tanesi, çok ciddi yardımlar ve destekler aldık. Fuar Alanı’nda bize ayrılan 25 bin metrekarelik alanda, emanet edilen tüm ürünlerin depo envanteri oluşturuldu. Gelen talepleri AFAD ile de koordineli çalışarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Depremzedelerin barınma sorununu çözmek için kurulan konteyner kentle ilgili de çalışmalarımız devam ediyor. Enkaz kaldırılınca çalışmamızı noktalamadık. Türk Kızılay görev ve sorumluluklarını süreç sonlanıp mağdurlar kendi evlerine geçene kadar sürdürüyor.”

‘İL DIŞINA TAŞAN DESTEK’

Afet çalışmalarının yanı sıra Kızılay’ın halihazırda sürdürdüğü faaliyetlerin de devam ettiğinin altını çizen Baykalmış, “Özellikle ilkyardım konusunda yaklaşık 15 bin kişiye gerek online gerekse fiziki olmak üzere eğitim seferberliği yaptık. İzmirli genç kardeşlerimize çok teşekkür ediyoruz; kurmuş olduğumuz Genç Kızılay’a yaklaşık 2 bin gönüllü ile destek verdiler. Bu dönemde gönüllü sayımız çok ciddi bir şekilde arttı. Engelli vatandaşlarımızdan gelen talepler, öğrencilerimizin eğitimlerine destek olabilmek adına 85 öğrencimize burs verildi. Şırnak, Ağrı Doğu Beyazıt, Elazığ depremi sonrasında da il dışındaki ihtiyaç sahiplerimize de ulaştık. Geçen hafta Şırnak’ta Kuzey Irak sınırında İlk Umut İlköğretim Okulu’na kırtasiye malzemesi ulaştırdık. Bandırma’da ihtiyaç sahibi milli sporcularımız ulaşarak onlara giysi yardımında bulunduk. Elimizden geldiğince biraz gönüllülükle, biraz da insani yardım faaliyetleri noktasında vatandaşlarımıza destek vermeye çalışıyoruz” dedi.

‘SORUMLULUK BİLİNCİYLE…’

Türk Kızılay İzmir Şube’nin yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri hakkında da bilgiler veren Baykalmış, “Bir Atkı Bir Oyuncak Projesi, Göztepe Spor Kulübü ile ihtiyaç sahibi insanlara ulaşmak için düzenlediğimiz projemiz… ‘Kutu Kutu Kardeşlik’, ‘Fazla Oyuncağı Olan Var Mı?’ projelerimizi de yıl içinde devam ettirdik. ‘Gül Bebek’ projemizle var: Yeni doğan çocukların ailelerine ulaştırılmak üzere ürünleri ‘Sevgi Bohçası’ haline getirip teslim ettik. İhtiyaç sahibi ailelerimizden 3 erkek çocuğumuza Bir Dilek Tut Projemizle sünnet organizasyonu gerçekleştirdik. Pandemiden dolayı kısıtlamalara uygun şekilde hareket edilerek üç kardeşimize sünnet arabası kiralayıp şehir turu attırdık. Engelli ve hasta vatandaşlarımıza tekerlekli sandalye, akülü sandalye, hasta yatağı bağışlayarak vatandaşlarımızın yaşantılarında hayatlarını en iyi şekilde devam ettirmeleri adına çalışmalar gerçekleştirdik. Türk Kızılay İzmir Şubesi olarak kurban tanıtım çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen ‘İyilik Paylaştıkça Çoğalır Sosyal Sorumluluk Projesi'nde İzmir’le birçok ünlü futbolcu yer aldı. Göztepe Spor Kulübü Asbaşkanı Talat Papatya ve Kızılay İzmir Şubesi’nin kurduğu takımlar halı sahada ter dökerek güzel bir müsabaka yaptı. Sevilen sanatçı İbrahim Tatlıses, Kızılay’ın kurban kampanyasına destek olurken, ünlü film ve sinema oyuncusu Zilan Duru da, Gül Bebek Projesi kapsamında aileleri ziyaret ederek yeni doğum yapmış olan ailelere sevgi bohçası hediye etti. Bunlar dışında gayrimenkullerimizin bağışçıları var. Onlardan aldığımız bağışların bir kısmıyla sağlık konusunda ihtiyaç duydukları destekleri veriyoruz. Çünkü bu kurumun ayakta durabilmesi için çok büyük destekte bulundular. Yaptığımız çalışmalarda onları da unutmuyoruz” dedi.

İKİ AYRI PROJE HEDEFİ

“En büyük dileğimiz 2021 yılının 2020 yılı gibi geçmemesi” diyerek sözlerini sürdüren Türk Kızılay İzmir Şube Başkanı Baykalmış, “Pandemi ve afet dolayısıyla vatandaşlarımızın daha fazla yara almaması en büyük duamız. Bunun dışında bizler yine üzerimize düşen bütün vazifeleri sürdürmeye devam edeceğiz. Kurumsal ve eğitim çalışmalarımızı daha iyi noktalara getirmeye çalışacağız. İzmir Şube, diğer sekiz şubesi ve temsilcilikleriyle beraber vazifesini yerine getirmek için çalışıyor. Bu kapsamda aldığımız bağışları artırarak daha fazla insana ulaşmak adına hem sosyal sorumluluk projelerini artıracak hem üzerimize düşen rutin sorumlulukları yerine getirecek hem de ulaşılabilir insan sayısını artırarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 2021’de iki tane büyük hedefimiz var. Bunlardan bir tanesi 20 bin kapasiteli, günde 3 bin kişiye yemek ikram edebileceğimiz bir aşevi kurmak. Bunun dışında bir de huzurevi arzumuz var. Bu da İzmir için çözülmesini istediğimiz ihtiyaçlardan bir tanesi. Burada Türk Kızılay’ın hem şefkat tarafı hem profesyonel tarafı hem de piyasa algısı noktasında güvenilirliği açısından ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını giderme noktasında İzmir’in böyle bir ihtiyacı var. Devletimizin gerekli kurumlarıyla iletişim halindeyiz. Yer tespitlerimiz de oldu. İnşallah, bu iki çalışmamızı da 2021 yılında kentimize kazandıracağız” açıklamalarında bulundu. Son olarak, 2021 yılında da çalışmalarını soluksuz devam edeceklerinin sözünü veren Baykalmış, “Hizmet etme noktasında her yıl bir önceki yıldan daha fazla yorulmaya talibiz. Ancak bu yorgunluk, tatlı bir yorgunluk. Her dokunduğunuz insandan aldığınız geri dönüşle ve hayır duasıyla çok değerli bir yorgunluk. Onun için saha faaliyetlerimiz arttıkça bize gelen destekler daha da artıyor. Fiziki olarak onlar da bu yükün hafifletilmesi noktasında taşın altına ellerini koyuyor. Bu hassasiyeti görmek de bizim sorumluluğumuzu kat be kat artırıyor. Türk Kızılay 152 yıldır Osmanlı Rus Savaşı’nda yaraların sarılmaya çalışıldığı günden bu yana özellikle yurt içinde ve yurt dışında mazlumun ve mağdurun yaralarının sarılmasına yardım eden ulu bir çınar. Yapmış olduğumuz yardım faaliyetleriyle binlerce insanın yükünü hafifletiyor. Aynı zamanda güvenilir bir kurum olmasıyla ihtiyaç sahibi insanlara ulaşılması noktasında güvenilir bir liman; alan el ve veren el arasında yıkılmaz bir köprü… Biz, bizlere emanet edilen bu bağışları ihtiyaç sahibine ulaştırmak için sevk ve idareyi gönüllülük esasında yapıyoruz. Kızılay’ın değerinin bir kez daha ortaya çıktığını görüyoruz. 2020 bizim için çok yoğun ve hüzünlü geçti. İnşallah 2021’de yaptığımız hizmetlerle yaraları sarmaya devam edeceğiz. Milletimizden bizden desteğini esirgememelerini istiyoruz. Unutmayın ki, gerçek sevgi paylaştıkça çoğalandır” diye konuştu. Yağmur Gülü / Özel Haber