İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, Ege Telgraf’a gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Gürsel Tekin’in HDP’ye ilişkin ifadeleriyle başlayan tartışmaya ilişkin açıklamalar yapan Kırkpınar, AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın, “Gelin İzmir'e bakın. İzmir’de Büyükşehir’e bakarsanız yönetimlerde nasıl HDP'lilerle doldurulduğunu, teröre yardım ve yataklıktan ceza yemiş insanlara nasıl ihaleler verildiğini görürsünüz. İYİ Parti için söylüyorum, Tunç Soyer ile geçmişteki ilişkilerini düşünürsek hayatta destekleyebilecekleri isim değil. HDP istedi, CHP Genel Merkezi onayladı, İYİ Parti de peşinden koştu” sözlerine de yanıt verdi. Kırkpınar, “Bizim kimin peşinden gidip gitmeyeceğimizi konuşmalarının, partimize soyut kavramlarla yüklenmelerinin hiçbir anlamı yok. Biz HDP ile ne aynı masada otururuz ne de aynı masada oturanla otururuz. Bu partinin kırmızı çizgileri var! Diğer siyasi partilerin de vardır ama bizim terör örgütüyle iltisaklı olan milletvekillerini kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye’de parlamenter sisteme dönüş ile ilgili 6’lı masanın paydaşıyız. Burada tek ve en önemli konu ülkenin içinde geçtiği süreçte Cumhuriyet’in 100’üncü yılına giderken tek adam rejimine karşı ittifak oluşturuldu. Açıklama yapıyor, bakanlıklar veriyorsunuz. Kim, neyi kazandı da siz bugünden bakanlıklar veriyorsunuz. Bu zırvadan öte bir şey değil” ifadelerini kullandı. AK Partili Kaya’nın açıklamalarını kabul etmenin de mümkün olmadığının altını çizen Kırkpınar, “Kim kimi nereye uygun görmüş de biz de arkasına takılmışız? Böyle bir şey yok. Atilla Kaya, gündeme dair laf ola beri gele bir ifade yapmış” dedi. HALAÇOĞLU İLE MESAJ... Son olarak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 9 Eylül’de yaptığı açıklamalara ilişkin değerlendirmelerde bulunan İl Başkanı Kırkpınar, “Bu konuda Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu bu konuda bir metin yazmış, aynen altına imzamı atıyorum” sözleriyle şu ifadeleri paylaştı: “Evet, Osmanlı da bizim, Türkiye Cumhuriyeti de. İkisi birbirinin devamı. Ancak, tarih acımasızdır ve gerçekler hep önümüzdedir. Osmanlı'ya tabii ki düşman olamayız. Ama, Kuva-yı Milliye'ye karşı Kuva-yı İnzibatiye'yi; Sakarya'dan önce, İskilipli'nin başkanı olduğu İslam Teali Cemiyeti adına Yunan uçaklarıyla; 'Mustafa Kemal ve arkadaşlarının vatan haini olduğu ve Yunan'ın dostumuz olduğu bildiriyi; İngiliz rahip Robert Frew, Rıza Tevfik, Ali Kemal, Said Molla ve Damat Ferid'in de üyesi olduğu İngiliz Muhibleri Cemiyeti'nin hainliklerini, 24 Mayıs 1920'deki Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa, Halide Edip, Kara Vasif gibi milli mücadelede yer alanlara; 'Kuva-Yı Milliye’ adı altında fitne ve fesat çıkardıkları, zorla para ve asker topladıkları, ülkeyi tahrip ettikleri' gerekçesiyle Vahdeddin'in imzasıyla çıkarılan idam fermanını da bilmemiz gerekir. İzmir'in kurtuluşu sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin ve Türk Milleti'nin de kurtuluşudur. Bunu her Türk vatandaşı bilmek zorundadır. Zira tarih gelecektir.” YAĞMUR DAŞTAN / ÖZEL HABER