Buca Belediyesi iştiraki Bucamar tarafından işletilen Boudja Gastro, mart ayında kapılarını misafirlerine açtı. Yaz aylarında bahçe bölümüyle kentin gözde mekânları arasına giren restoran, fotoğraf çekimleri, özel programlar ve nikâh organizasyonlarının da adresi oldu.

TURUNCU ÇEMBERİN İÇİNDE

Covid-19 tedbirleri kapsamında bir süre kapalı kaldıktan sonra gerekli tüm önlemler alınarak yeniden hizmet vermeye başlayan Boudja Gastro, İzmir Turizm Hijyen Kurulu’nun İzmir’deki işletmelerin pandemi sonrası normalleşme sürecine uyumunu kolaylaştırmak ve İzmir’in güvenli biçimde bu süreci atlatmasını sağlamak amacıyla oluşturduğu Turuncu Çember sertifikasını almaya hak kazanan işletmelerden oldu. Karekod sistemli menüden sosyal mesafeli oturma düzenine, mutfak hijyeninden dezenfekte çalışmalarına kadar toplam 52 kriterde denetlenen işletme, pandemi süreci kurallarına uygun olarak çalışmaya başladı. Buca’nın tarihi ve otantik dokusunda, deneyimli aşçılarıyla hizmet veren Boudja Gastro, Türk ve dünya mutfaklarının seçkin örneklerinin yanı sıra vejetaryen misafirlerini de unutmayarak özel menüler hazırladı.

KILIÇ: “BOUDJA GASTRO’NUN KALİTESİ KISA SÜREDE DUYULDU”

İzmir’in tarihinde Buca’nın çok özel ve önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Buca Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, “Bu tarihi mirası sahiplenip gelecek kuşaklara aktarmak bizim görevimiz. Tarihi yapıları günümüz koşullarında iyileştirip yaşamsal mekânlar haline getirmeyi hedefliyoruz. Bu nedenle eskiden Belediye hizmet binası olan ve şimdi Buca Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi olarak hizmet veren bu yapının müştemilat bölümünü yenileyerek kaliteli bir restoran haline getirdik. Amacımız, Buca’nın tarihi ve kültürel dokusuna uygun bir mimarinin içinde, özellikle kaliteli ve leziz tatların peşine düşen lezzet tutkunlarını ağırlamaktı. Kadromuz da menülerimiz de buna göre hazırlandı. Kısa sürede büyük ilgi gören Boudja Gastro, gastronomi dünyasında adından söz ettiren bir mekân haline geldi. Türkiye’nin farklı köşelerinden misafirlerimiz geliyor, Boudja Gastro’da yedikleri yemeklerin lezzetinden gittikleri yerlerde övgüyle söz ediyorlar. Bu da bize mutluluk veriyor” dedi.