Cumhuriyet Halk Partisi Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke ve Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı ve Seyit Torun, 2-3 Ekim tarihlerinde İzmir'de gerçekleştirecekleri 'Arama Çalıştayı', bugün gerçekleştirilen basın toplantısı ile başladı. Gerçekleştirilen toplantıya Genel Merkez'den katılan üç ismin yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, milletvekilleri, ilçe Belediye Başkanları, CHP İzmir İlçe Başkanları yer aldı. Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleştirilen toplantılar ilk olarak sunumlar ile başladı. Sunumların ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Milletvekillileri, sonrasında basına kapalı olarak görüşmelerini sürdürdü. Toplantıya katılan isimler 'Meme kanseri farkındalık haftasına' dikkat çekmek amacı ile yakalarına pembe kurdele taktı.

‘SİZİN YÜZÜNÜZDEN GÖKÇEK’İ BİLE SAVUNDUK’

Cumhuriyet Halk Partisi Örgüt ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, AK Parti’nin geçmiş dönemlerde kullandığı tüm tabirleri unuttuğunu söyledi. Salıcı “AK Parti neyi kaybettiyse onunla ilgili meclisteki çoğunluğunu ya da yasa çıkartma yetkisini kullanarak ele alamaya çalışıyor. Siyasi parti seçim sistemini daha demokratik hala getirmeyecekse, bunun dışında vatandaşta oluşan siyasi iradenin meclise yansımasını kolaylaştırmayacaksa seçim sistemini neden değiştirmek ister? Şunun için ister; İktidar benim elimden kayıyor, vatandaşın iradesinin meclise olduğu gibi değil de farklı şekilde yansıtarak ‘belki koltuğumu biraz daha korurum’ düşüncesi ile bunu yapmak istiyor olabiliriler. Ne yaparlarsa yapsınlar AK Partinin gidişinin önünü alamayacaklar. AK Parti eskiden ne diyordu? Millet iradesi diyorlardı. 31 Marttan sonra bunu söylediklerini duydunuz mu? Vatandaşımız size oy verirken biz nerede eksiğimiz var diye oturup düşünüyorduk. Millet iradesi ne oldu? Bir zamanlar Adalet ve Kalkınma Partililer hizmeti ağzından düşürmezdi. Şimdi CHP’li belediyeler önlerine çıkartılan engellerden daha iyi hizmet yapmayı düşünecek zaman bulamıyorlar. Parti kapatma olmasın derlerdi şimdi ise HDP’ye operasyon düzenlenmiş. Söyledikleri tüm kavramları unuttular. Türkiye’de siyaseti baskı yolu ile dizayn etmeye çalışan bir anlayış var. Altı sene önce olmuş olaylar üzerinden yargılanma yapılmış hatta serbest bırakılmış ancak yeniden tutukluyorsunuz. Sadece HDP olduğu için. Bunları söyleyince de CHP, HDP’ye sahip çıkıyor diyorsunuz. Sizin davranışlarınız yüzünden biz Melih Gökçek’e bile sahip çıktık. Bunlar HDP’li veya CHP’li miydi? İYİ Partiyi seçime sokmamak için çaba harcadığınız ne yaptı CHP? Çıktı 15 milletvekilini seçime girebilsin diye verdi. Siz gidiyorsunuz, bundan çıkış yok” dedi.

‘UMUTSUZ DEĞİLİZ’

CHP’nin ilk seçimde iktidar olacağını belirten Salıcı, “31 Martta seçimlerini kazandıktan sonra vatandaşlarımız şunu gördü; CHP geliyor. CHP geliyor ancak onu yönetecek kadroları var mı diye soruyorlar bize. Biz 31 Martta şunu gösterdik; İlçe Belediye Başkanı’ndan Büyükşehir Belediye Başkanı olur, çokta güzel olur. Önümüzdeki dönemde İl ve İlçe başkanlarından sadece belediye başkanı veya milletvekili olmadığını bakan olabileceğini de göreceksiniz. İşsizlik rakamlarına bakıyorlar, Merkez Bankası’nın verilerini açıklıyorlar, Korona virüs de kaç kişinin bundan etkilendiğini açıklıyorlar ancak insanlar artık bunlara inanmıyor. Türkiye’nin ulusal çıkarları vatandaşa doğru şeyler söylemekten geçer. Böyle bir bakış açısı ile Türkiye’nin yönetilmesi mümkün değil. Sağılık Bakanı vaka sayısından haberi yok, Milli Eğitim Bakanı öğrencilerden haberi yok ancak Adalet ve Kalkınma Partisi görevini yapıyor diye anlatmaya çalışıyorlar. Umutsuz değiliz Türkiye’de iktidar alternatifi var. O kadrolar bugün kendilerini iktidara hazırlıyorlar” ifadelerini kullandı.

‘DAHA İYİSİNİ NASIL YAPARIZ DİYE TOPLANDIK’

‘Arama Çalıştayı’ etkinliğine ev sahipliği yapan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir’de gerçekleştirilen organizasyonun tüm Türkiye’ye örnek olacağını söyledi. Yücel, “Bugün burada hem yeni bir hikaye yazmaya hem de yeniden kurtuluş mücadelesi başlatmaya söz vermiş kadrolarla bir aradayız. Bugünün iktidarı gibi hamaset ile insanları kutuplaştırarak değil, çözümlerimiz ile ilerliyoruz. Başta Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere milletvekillerimiz ile Türkiye’de gündem belirleyen bir CHP var. Türkiye’de artık halkı dinleyen bir CHP var. Bu anlayışın Türkiye’nin dört bir yanında halka ulaştırılması için il başkanlarımıza ve belediye başkanlarımıza ihtiyaçlarımız var. Ben il başkanı olarak söyleyebilirim ki tüm örgütümüz canla başla çalışıyorlar. Bugün aramızda bulunan belediye başkanlarımız içinde ayrı bir paraf açmak istiyorum. Halkta iktidarın yarattığı yalnızlık psikolojisini yıkan, halka umut var hissi aratan belediye başkanlarımız bu halkanın en önemli parçası. Bugün elbette birbirimizin yaptıklarını birbirimize anlatmak için toplanmadık. Bugün yaptığımızdan daha iyisini nasıl yaparız diye toplandık. Daha fazla vatandaşımıza nasıl ulaşırız diye bir arama çalıştayı gerçekleştireceğiz. Örgütlenmemiş, uyum sağlamamamız tüm organizasyonlar ilk rüzgarda dağılmaya mecburdur. Her ne kadar bir asırlık mücadelemizde tüm olumsuzluklara maruz kalan bir çınarın dalları olmakta tüm mücadelemize devam edeceğiz. İzmir’den çıkan her fikrin Türkiye’yi yeniden demokrasi ve adaletle yürütecek aklın ortağı olacağına inanıyorum. Çalıştayımızın tüm partimize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

‘İKTİDAR BU SORUNU ÇÖZEMEZ’

CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, Türkiye’nin borçluluk sarmanı içerisinde olduğunu söyledi. Böke, “Bugün burada bir arada olmamız çok önemli. Türkiye’nin içinde olduğu ağır koşulları değiştirmeye talip olanlarız bizler. Böylesi arama toplantıları Türkiye’de demokrasiyi yitirmiş olan anlayışa karşı birlikte düşünen ve demokrasiyi yaşatan bir arayışla Türkiye’de demokrasiyi yaratmak diye düşünüyorum. Türkiye’ bugün 14 milyon insan işsiz. Bugün Türkiye’de herkes derin bir borçluluk sarmanı içerisinde. Bu ortada olan ağır kriz görmezden gelen iktidar bu hafta adına yeni dediği bir ekonomik program açıkladı. Bu yeni dedikleri program Türkiye’deki ekonomik sorun boyunu görmeyen bir programı bize sundu. Bunun bize çare olmadığı açıktır. Bu çare olsaydı bu yol milli gelirimizin 8 milyar dolara düşüyor olmasını bize başarı hikayesi olarak açıklamazdı. Bundan sadece birkaç ay önce açıklanmış olan istihdam paketinde bize iki buçuk milyon istihdam yaratılacağını söylenmişti. Ancak o günden bu güne 2 milyon istihdam kaybı yaşandı. Borçluluk deseniz, KOBİ 843 milyar borçlu durumda. Yeni ekonomik programa bakarsanız ise Türkiye’de borçluluk durumu yok. Bize burada büyük bir görev düşüyor. İktidar bu sorunu çözemez çünkü iktidarın kaynağı bu düzen. Çare bizden geçiyor. Bu iktidar çözemez ancak biz çözeriz. Bu sene yine TBMM’den egemenlik milletindir diyecek parlamenter sistemi yine biz kuracağız. Rantçı sistemi kaldırıp sosyal demokratik bir yapıyı bizler hep birlikte yapacağız. Ortak aklı üreten, İzmir’in hoşgörüsü ile bir Türkiye gerçeği yapmak için hepimize toplantımızın hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

‘BİRLİKTE YÖNETMEK İSTİYORUZ’

Cumhuriyet Halk Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun Türkiye’de 5 maskeyi bile dağıtamayanların gün sonunda kendini başarılı ilan attığını söyledi. Torun, “Kendimi evimde gibi hissediyorum. İzmir bizim için çok önemli. 31 Mart seçimlerinde Türkiye’de değişim başladı. Yerelden genele iktidara mutlaka ulaşacağımızın mesajını verdik. Seçimler ile birlikte nüfusumuzun yüzde 56’sını neredeyse CHP yönetiyor. Böyle bir güce sahipsek bu ülkeyi yönetecek gücümüz ve irademiz var. Bunu biraz daha organize yapmak durumundayız. Belediyelerimiz seçim öncesinde birçok eleştiriler yapılmıştı. Ancak onlar inanılmaz işleri başararak, her türlü zorluk ve baskıya rağmen olağanüstü işler yaptılar. Pandemi sürecinde beş maske dağıtılamadığı süreçte belediyelerimiz maskeler dağıttı. Vatandaşımızın en dar gününde yanında olduk. Bazıları devasa projeler açıkladılar ama belediyelerimiz belediye başkanlarımız vatandaşlarımızın en önemli sorunlarını çözdüler. Bundan sonrada mutlaka bu çalışmalarını arttırılarak devam edecekler. Eğitim öğretim yılının başındayız ve bu sürece katkı vermek için mücadele ediyoruz ancak pandemi sürecinde olduğu gibi engellemeler ile karşı karşıya kalıyoruz. Biz bu ülkeyi birlikte yönetmek istiyoruz. Ancak tek adam yönetimi her alanda olduğu gibi maalesef senden benden olamayanlar diye bizleri ayrıştırıyor. Ben ilk belediye başkanlık görevine seçildiğimde 3214 belediye vardı. Şuan maalesef belediye sayılarımız düştü. Şimdide yeni bir hazırlık içerisindeler. Belediyeleri, ilçe belediyelerini kaldırarak sadece büyükşehir belediyeleri ile iradeye yetkisi sarayda toplayarak yönetme çabası içindeler. Bugünlerde yerel yönetimler yasası ile ilgili değişiklik söz konusu ama kendilerini her koşulda katkı sağlamak istediğimizi beyan etmemize rağmen bizden hiçbir görüş alınmıyor. Halbuki Türkiye’de sadece AK Parti ve MHP’li belediyeler yok. Tüm bu belediyelerin sorunları ve çözümleri ortak… Öyle bir yapı ki bizden destek almadıkları gibi ne yaptıkları da belli değil. Kimin yerel yönetimler yasası ile ilgili ne bir irade koyduğu belli değil. Böyle bir yapının içerisinden çözüm çıkmaz. Sizin bugün 1390 belediyeye düşürdüğünüz belediyeler ile bu çözümü üretemezsiniz. Eğer vatandaşın sorunlarını çözecekseniz, demokrasiyi içinize sindirmişseniz, yerel yönetimler yasasını çıkartırken muhalefetin düşüncesine de kulak verin. Yoksa bu yasanın da sürdürülebilirliği olmaz. Sadece Çevre ve Şehircilik Bakanlığının birkaç önerisi ile bu sorunları çözemezsiniz. Buradan açıkça uyarıyoruz. Eğer yasa değişikliği yapacaksanız bu farklı seslere de kulak verin. İnanıyoruz ki yerelden genele bu köprüyü kuracağız. Ben demeden biz olarak çoğalarak bu başarıyı büyüteceğiz. Ülkemizin buna ihtiyacı var.. Gelecekten gençlerimiz umutsuz. Artık ülkeyi yönetemiyorlar ve bu ortada. Sadece mazeret üretiyorlar... Eğer Cumhuriyeti kuran atalarımızın sorumluluğu varsa, kurtaran olarak bize düşüyor bu görev. Omuz omuza birlikte bu mücadeleyi vererek Laik ve demokratik Türkiye’yi yeniden kuracağız” diye konuştu.

‘BAŞKA BİR TÜRKİYE MÜMKÜN’

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, de İzmir’in tüm Türkiye’ye örnek teşkil edeceğini söyledi. Soyer, “ Başından beri söylediğimiz gibi İzmir Türkiye’deki değişimin lokomotifi, öncüsü olacak. Bu toplantıda Türkiye’ye ilham vereceğiz. Son anket çalışmasında Türkiye nüfusunun yüzde 82’sinin geçinmekte zorlandığını, yüzde 40 faturalarını ödemekte zorlanıyor. 5 milyon hane ise en az bir faturasını ödeyemiyor. Büyük yoksulluk, büyük ekonomik sıkıntılar giderek derinleşiyor. Bu ekonomik tablonun değişimi yerel yönetimlerde yaratacağımız değişim ile çok alakalı. Yerel yönetimlerde gerçekleştireceğimiz değişim tüm ülkeyi değiştirecek. O nedenle burada ilçe belediye başkanlarımıza çok görev düşüyor. Vatandaşın günlük sorunlarına dokunan çalışmaları yürütmek zorundayız. Buca’da ve Konak’ta belediye başkanlarımız ile en yoksul mahalleleri dolaşmaya başladık ve gerçekten gördüğümüz yoksulluk çok can yakıcı. Gezdikçe onlara dokundukça yüzler gülüyor. Bu da bize başak bir Türkiye’nin mümkün olduğunu gösteriyor. Bir Afrika ata sözü derki müzik değiştikçe dans değişir. Biz müziği değiştirerek, dansı yani Türkiye’nin de değişmesini sağlayacağız. Başka bir Türkiye mümkün” ifadelerini kullandı. İbrahim Şengül