Sanık Yılmaz, duruşmada susma hakkını kullanarak savunma yapmadı. Öldürülen Emre Erdoğan'ın eşi ise olay gününü anlatarak, "Sanığın, eşimi öldürmesi sebebiyle kaçmasın diye kollarından tutmak istedim. Bana silah doğrultup 'Seni de vururum' diyerek beni itekleyip kaçıp gitti" dedi. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya, tutuklu sanık Ersin Yılmaz katıldı. Öldürülen Emre Erdoğan'ın şikayetçi eşi Büşra Erdoğan yanı sıra Elif Yılmaz’ın babası Melek Yılmaz ve kardeşleri Adem Yılmaz, Melike Bozkurt ve Burak Yılmaz’da katıldı. Duruşmada taraf avukatları ise hazır bulundu.

SAVUNMA YAPMADI

Elif Yılmaz'ın babası Melek Yılmaz duruşmada gözyaşlarını tutamayıp ağlayınca duruşma düzeninin bozulmaması için dışarı çıkartıldı. Savunması sorulan sanık Ersin Yılmaz ise susma hakkını kullanmak istediğini belirterek savunma yapmadı. Yılmaz'ın soruşturma aşamasında da susma hakkını kullandığı tutanağa geçti. Sanık avukatları da  savunmalarını hazırlamak için süre talebinde bulundu. Şikayetçi Büşra Erdoğan ise sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyerek eşiyle Elif Yılmaz ile aralarında ilişki olduğuna dair bilgisinin olmadığını, bunların iftira olduğunu belirtti. Erdoğan, "Sanığı önceden tanımıyorum. Olay günü binadaki tüm dairelerin zillerinin çalındığını fark ettim. Kameradan baktığımda kimsenin olmadığını gördüm. 'Kim o?' dedim, ses veren olmadı. Bu nedenle kapıyı açma girişiminde bulunmadım. Çocuklarıma yemek hazırlamaya başladım. Biraz sonra yeniden ziller çalmaya başladı. Anladığım kadarıyla komşulardan biri dış kapıyı açmış. Bizim kapıya birinin gelip zili çaldığını fark ettim. Mercekten baktığımda kimseyi görmedim. Dışarıdaki kişi 'PTT’den geldim’ dedi. Bu nedenle kapıyı açtım. Elinde 100 TL banknot vardı. 'Emre evde mi?' diye sordu. Ben gelen bu kişiyi eşimin arkadaşı zannettiğim için, hatta elinde para bulunması sebebiyle borç almaya gelmiş bir şahıs olabilir düşüncesiyle eşimi çağırdım. O esnada dış kapı kapanmıştı. Dışarıdan çok şiddetli kapıya vurmaya başladı. Eşime 'Niyetini anlayalım' diyerek arkamda durmasını istedim. Tam kapıyı açmaya elimi attığım sırada sanığın da etkisiyle kapı açıldı. Sanık hiçbir şey söylemeden eşime ateş etti. 'Eşimi vurdum bunu da vurdum, 5 yıldır ilişkileri varmış' dedi. Eşimle severek evlenmiştim. Sanığın ölen eşiyle irtibatı bulunduğuna dair iddiayı kesinlikle kabul etmiyorum. Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Sanığın eşimi öldürmesi sebebiyle kaçmasın diye kollarından tutmak istedim. Bana silah doğrultup 'Seni de vururum’ diyerek beni itekleyip kaçıp gitti" dedi. "SANIK KAPIYI TEKMELEYİP BİR AN DA ATEŞ ETTİ" Büşra Erdoğan, ölen Elif Yılmaz’ı da tanımadığını söyleyerek "Sanık kapıyı tekmeleyip bir an da ateş etti. Eşim telefonunu açığa koyardı. Hatta evde bulunduğu zamanlarda telefonu bana verirdi. Ben kullanırdım, şifre kullanmazdı. Bu nedenle sanığın eşiyle herhangi bir irtibatı olma ihtimali yoktur" diyerek sanığın cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyeti, sanık Ersin Yılmaz’a adli kontrolün yetersiz kalacağı, suçun niteliği ve kaçma ihtimali göz önünde bulundurularak tutukluluk halinin devamına karar verdi. Heyet, sanık avukatının süre talebini kabul ederek duruşmayı erteledi. OLAYIN GEÇMİŞİ Olay, 2020 yılının ekim ayında Arnavutköy'de yaşanmıştı. Ersin Yılmaz, Domuz Deresi mevkiinde ormanlık alanda kendisinden boşanmak isteyen eşi Elif Yılmaz'ı (30) silahla ateş ederek öldürdü. Şüpheli Ersin Yılmaz işlediği cinayetin ardından eşiyle ilişkisi olduğunu düşündüğü Emre Erdoğan'ın (32) yaşadığı eve giderek Ersin Yılmaz'ı da öldürdü. Sanık Ersin Yılmaz'ın "Tasarlayarak eşini öldürmek" ve "Tasarlayarak kasten adam öldürmek" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi ve "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçundan ise 14 yıl hapisle cezalandırılması talep ediliyor. (DHA)