Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı sona erdi. Tarabya'daki Huber Köşkü'nde gerçekleştirilen kabine toplantısı, 3,5 saat sürdü. Koronavirüs salgını sebebiyle beşinci kez video konferans yöntemiyle yapılan toplantıda, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları;

Aziz milletim sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Kabinemizin 29. toplantımızı gerçekleştirdik. Ramazan ayının birliğimizi kardeşliğimizi güçlendirmesini diliyorum. Küresel felaket halini alan corona hastalığının üstesinden gelerek Ramazan'ın sonunda çifte bayram yapmak istiyoruz.

40 bine yakın vatandaşımızı getirdik

Somut neticeler aldığımız bir döneme girdik. Hasta ve ölüm sayımız günden güne azalıyor. Salgını çok rahatlıkla göğüsleyebilen sağlık sistemimiz diğer sistemlerde de faaliyetini sürdürmeye devam etmektedir. Dünyanın her yerindeki kardeşlerimize sahip çıktık. 40 bine yakın vatandaşımızı ülkemize getirdik. Önce karantinaya aldık ve sağlıklarından emin olduktan sonra evlerine yolcu ettik. Şimdi 25 bin vatandaşımızı daha ülkemize getiriyoruz. Aynı şekilde yurt dışında yaşayıp ağır hastalık geçiren ve bulundukları yerde tedavileri yapılmayan vatandaşlarımızı da yalnız bırakmadık. Dün sabah İsveç'e gönderdiğimiz ambulans uçağımız hasta vatandaşımızı alıp ülkemize getirdik. İnşallah bu kardeşimizi sağlıklı bir şekilde evine göndereceğiz.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerine destek verdik

Türkiye'de hiçbir vatandaşımız hastane kapısından geri çevrilmemiş, tedavileri ihmal edilmemiştir. Gerek mevcut hastanelerimizde gerekse yeni açtığımız hastanelerimizde tüm vatandaşlarımıza birinci sınıf hizmet veriyoruz. Ülkemizin alt yapısını ve üretim kapasitesini test etme imkanı bulduk. Bu zorlu süreçten alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin çaresiz kaldığı konularda biz dostlarımıza destek verecek konuma ulaştık. Yarın tıbbi malzeme taşıyacak olan uçakların yarın ABD'ye hareket ediyor. Kriz sonrası yeninden yapılanacak dünyada ülkemizin 2023 hedefleri ötesinde bir konuma ulaşacağına yürekten inanıyorum. Geçtiğimiz hafta 4 günlük uyguladığımız sokağa çıkma kısıtlama için gösterdiğiniz hassasiyet için teşekkür ediyoruz. Bilindiği gibi bu hastalık insandan insana bulaşarak yayılıyor.

Çiftçilerin kredileri öteleniyor

Çiftçilerimizin Mayıs ve Haziran aylarında Ziraat ve Tarım kooperatiflerine ödemesi gereken kredileri 6 ay öteliyoruz. Attığımız her adımı sağlıkla önceliklerimizden taviz vermeden hayata geçireceğiz. Tüm bakanlıklarımız kendi sorumluluklarını ve hazırlıklarını sürdürüyor. Ekonomik istikrar kalkanı toplam kapsamında 200 milyar lirayı buldu. Böylece sıkıntılı dönemlerinde milletimizin yanına olduğunu gösterdik. Esnaflarımıza yaklaşık 8,4 milyar liralık finansman tahsisi yapıldı. İşten çıkarmayı 3 ay süreyle kısıtlandırarak istihdamı korumaya aldık. Ücretsiz izne çıkartılan veya sözleşmesi feshedilen çalışanlara bin 177 lira destek sağlamaya başladık. Toplam 4 milyon 400 haneye biner lira destek verdik. İhtiyaç sahibi olan herkese biner lira destek sağlayacağımız 3. bir destek paketi devreye aldık. Biz bize yeteriz Türkiyem kampanyası Kampanyamızda şuana kadar 1 milyar 850 milyon TL toplanmıştır. Hayırseverlerimizi kampanyamıza destek vermeye davet ediyorum. Avrupa'daki toplam yoğun bakım kapasitesine tek başımıza sahip olmamış olsaydık salgını bu derece soğuk kanlılıkla karşılayamazdık. 1 milyona yakın sağlık çalışanımızın desteği olmasaydı, bakım evlerinde diğer yerlerde Avrupa'daki gibi acı görüntüler görebilirdik. Bu örnekleri eğitimden ulaşıma her alana teşbih etmek mümkündür. Tüm bu başarıları attığımız her adımda yapılan işlere katkı vermek yerine takoz olmayı kendine misyon elde edinmiş bir muhalefet anlayışına rağmen elde etmiş olmamızdır. CHP'nin başını çektiği bu anlayış hep uzlaşma yerine çatışmayı birlik beraberlik yerine bölücülüğü, müsamaha yerine kin ve nefret körüklemeyi esas almıştır.

Gidip dedin bakın orada öyle bir şey var mı?

CHP'nin başını çektiği bu anlayış hep uzlaşma yerine çatışmayı birlik beraberlik yerine bölücülüğü, müsamaha yerine kin ve nefret körüklemeyi esas almıştır. Yalanlar silsilesi devam ediyor. Bir taraftan talimat vermedim diyor, ilçe başkanı da aldığı talimat gereği oraya gittiğini ve fotoğraf çektiğini söylüyor. Ayrıca Adana'daki dev hastane yaptığı söylüyor. Ya Adana böyle bir şey söz konusu değil ki. Adana şu anda zaten hastane yatak kapasitesiyle doygun şehirlerimizden bir tanesi. Sahra hastanesi dediler. Gidip dedin bakın orada öyle bir şey var mı?

 Diyanet İşleri Başkanımızın söyledikleri doğrudur

Bu zihniyetin bir başka yansımasını da Diyanet İşleri Başkanımızın İslam'a ve Kuran'a yaptığı değerlendirmelere gösterilen tepkilerde görmek mümkündür. Diyanet İşleri Başkanlığı, devletin bir kurumudur. Ve başkanımız bir açıklama yaptı. Bu açıklamasıyla sadece inancının, ilminin, yürüttüğü görevin yerine getirmiştir. Söyledikleri de sonuna kadar doğrudur. Kendini bu sıfatlarla tanımayanlar için söz konusu ifadeler sadece bir görüşten ibarettir. Burada şu gerçeği çok net görmemiz lazım. Ülkemizde eğer İslam adına konuşması gereken biri varsa Diyanet işleri Başkanlığıdır. Ve Diyanet İşleri Başkanımız da herhangi bir konu dini noktada olduğunda çıkar hutbelerinde, nasihatlarinde gerekse kendilerini ziyarete gelenlere anlatma yetkilidir. Kalkıp bu Ankara Barosu'nun yetkisinde olan bir konu değildir. Herkes yerini haddini bilecek. Zira Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırı devletimize yapılan bir saldırıdır.

İki bayram olarak

Artık tünelin ucu Allah'ın izniyle görüldü. İnanıyorum ki Ramazan Bayramını iki bayram olarak rabbim bize nasip etsin."