Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Yüzyılında Türkiye'nin Göç Yönetimi Programı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'deki göçmen sayısını açıkladı ve göçmenlerin ekonomik entegrasyonuna vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Türkiye Yüzyılında Türkiye'nin Göç Yönetimi Programı"nda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Türkiye’de 4 milyon 33 bin göçmenin bulunduğunu belirtirken, 9 Aralık 2024 itibariyle Türkiye'den Suriye'ye geri dönüş yapanların sayısının 200 bine ulaştığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'deki göçmen sayısının 2 milyon 768 bininin geçici koruma statüsündeki Suriyeliler olduğunu belirterek, toplamda 4 milyon 33 bin göçmenin ülkede yaşadığını vurguladı. Ayrıca, Suriye'deki yönetim değişikliğinden sonra Türkiye'den Suriye'ye dönüşlerin hızlandığını, bu sayının 200 bine ulaştığını açıkladı.
Dünyadaki göçmen ve mülteci sayısının her geçen gün arttığına dikkat çeken Erdoğan, dünya genelinde 281 milyondan fazla göçmen bulunduğunu ve bunların çoğunun savaş, istikrarsızlık ve iklim değişikliği gibi sebeplerle ülkelerinden ayrıldığını belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin bu konuda önemli bir insani sorumluluğu yerine getirdiğini ve dünyanın diğer ülkelerinin göçmen sorununu yeterince ciddiye almadığını ifade etti.
EKONOMİK ENTEGRASYONUN ÖNEMİ
Erdoğan, göçmenlerin Türkiye'nin ekonomisine entegre olmasının büyük önem taşıdığını belirterek, göçmenlerin tarım ve diğer sektörlerde ekonomik katkı sağladığını söyledi. Bu süreçte ırkçı provokasyonlara ve ayrımcılığa izin vermeyeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı, gençleri yabancı düşmanlığına karşı korumak gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin göçmenleri ve mültecileri sadece bir yük olarak görmediğini, aksine onlara insani ve ekonomik fırsatlar sunmaya devam edeceklerini ifade etti. Gelecek için göç politikalarının daha da güçlendirileceği mesajını verdi.
"SİGORTALANMIŞ GÖÇMENLER"
Erdoğan, göçmenlerin sadece Türkiye'nin sosyal yapısına değil, aynı zamanda ekonomisine de büyük katkılar sağladığını ve bu entegrasyonun sağlıklı bir şekilde tartışılması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin göç politikalarını hem insani açıdan hem de ekonomik açıdan sürdürülebilir bir şekilde devam ettireceğini belirtti.
