DİVAN BAŞKANI BAYBATUR OLDU
İl Kongresinde Divan Başkanlığı görevine Manisa Milletvekili Murat Baybatur seçildi. Divan Başkan Yardımcısı MKYK üyesi Kütahya Ahmet Tan olurken; katip üye görevini Kahraman Maraş Ahmet Özdemir, İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Dilek Yıldız Büyükdağ, Gençlik Kolları MKYK Üyesi Gizem Akyüz üstlendi.‘40 YILDIR MÜCADELE EDİYORUZ’
Kente gelerek eş zamanlı olarak İzmir, Hakkari ve Nevşehir’de gerçekleşen il kongrelerinde teşkilatı selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, salonda yaşanan coşkuya karşılık, “Maşallah bu güzellik. İzmir bir diriliş coşkusunu bizlere veriyor. 2023 ile ilgili bir başka müjdeyi bugün aldığımızı görüyorum” dedi. Kongrelerde göreve gelecekleri tebrik ederek açıklamalarını sürdüren Erdoğan, “İzmir’de bizimdir, Nevşehir de bizimdir, Hakkari de bizim. Türkiye’nin bu büyük zenginliğini haz edemeyenler Haçlı Seferleri’nden bugüne kadar bizimle uğraşmıştır. Aynı kirli zihniyet bugün de birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize saldırmayı sürdürüyor. Bu saldırı kimi zaman geçtiğimiz yüzyılın ilk çeyreğinde olduğu gibi ordularıyla doğrudan topraklarımızı işgalle kendini göstermiştir. İstiklal Marşı’nda ne diyor, Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar. Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun korkma, nasıl böyle bir imanı boğar. Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar. İzmir’in işgaliyle başlayıp Anadolu’da bizi alma çabaları yine İzmir’in sularında düşmanı denize dökerek bitmiştir. Zehri paçavraya çeviren milletimiz yeni devletin Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak Anadolu’daki bin yıllık varlığını perçinlemiştir. Ordularıyla bu aziz vatanı işgal edemeyeceklerini görenler aynı gayeleri için yeni araçları devreye sokmuşlardır. Terör bu araçların en kanlısı, en zalimidir. Hakkari bu acıları en çok çeken illerimizdendir. İzmir’de bu terör işleri yüzünden Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan göç eden çok kişi yapıyor. PKK terör örgütünün ahlaksız yüzünü en iyi onlar bilir. Dünyanın hiçbir yerinde terör örgütünü destekleyen siyasi aydınlar, siyasi kuruluşlar göremezsiniz. Ama ülkemizde maalesef 40 yıldır bunlarla mücadele ediyoruz” açıklamalarında bulundu.
‘NEREDE HANGİ İNDE VARSA…’
“Şimdi buradan sesleniyorum: Ey CHP! Ey Kılıçdaroğlu! Diyarbakır annelerinin semtine hiç uğradın mı?” diyerek sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı, “Orada neler oluyor haberin var mı? Onurlu bir duruş sergileyerek terör örgütünü kınamak yerine onlarla yürüyenlerin her masumun katlinde vebali var. Senin de vebalin var. Karanlık güçlerin değirmenine su taşıyanlarla değil, kendi değirmeni arkasında dağ gibi duranlarla yol yürüyoruz. Biz, Cudi’de varız, Gabar’da varız, Tendürek’te varız… Nerede, hangi inde terörist varsa, o inde biz de varız. Oraları onlara mezar ettik. On binlerle anılan teröristler şimdi 100’lerle anılıyor. Nereden, nereye… Milletimizi bu kutlu saflarda görmek istiyoruz” diye konuştu.‘KUDURUYOR, ÇILDIRIYORLAR’
Konuşmasına, Hazine ve Maliye Balanı Berat Albayrak’a yapılan eleştirileri kınayarak devam eden Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Son zamanlarda, CHP ve beraberindekiler, Hazine ve Maliye eski Bakanımız Berat Albayrak’ın ve onun nezdinde tüm ailemle ilgili bir kampanya yürütüyor. Ülkenin ve milletin hayrına en küçük bir sözlerine ve duruşlarına şahit olmadığımız CHP yöneticilerinin hezeyanlarıyla uğraşmadığımız için bunları görmezden geldik. Daha sonra bu iş temel haklarımızla sahip olduğumuz adalet ve özgürlüklere, özellikle ailemize uzanınca cevap vermek düştü. CHP başındaki zata cevaplarımı bu şehirden vermenin daha doğru olacağına inanıyorum. Böylece, İzmirli kardeşlerimiz bu zatın gerçek yüzünü doğrudan görme imkanına kavuşacaklardır. Bu zat, bugüne kadar belgeleriyle, mahkeme kararlarıyla yüzüne vurduğumuz onca yalanına rağmen sürekli aynı şeyi söylemeyi sürdürerek asıl niyetini ortaya koymuştur. Önüne hangi hakikateler ortaya konulmuş ezberletilen belki de bilmiyoruz dayatılan aynı şeyleri tekrarlayıp duruyor. Geçen hafta iki bakanımız kendisine gittiler. İçişleri Bakanım ve Savunma Bakanım CHP genel başkanı ve İYİ Parti genel başkanına gönderdik. Gitsinler, bu katliamla ilgili kendilerini bilgilendirsinler istedim. Bakanlarım bana bunu söyleyince CHP’nin başındakini adam zannettim. Gitsinler, anlatsınlar dedim. Haberimiz yok diyor ya… Gittiler, belgeleriyle bilgileriyle hangi soruyu sorarlarsa cevaplamalarını söyledim. Bu yapıldığı halde mecliste tamamıyla sınır aşan bir yapı ile bu iki arkadaşıma edep dışı her şeyi yaptılar. Bu yüzden biz de Kemal Kılıçdaroğlu bir genel başkan olarak değil, bir proje olarak orada durmaktadır. Yanındakiler de o projenin diğer başlıklarıdır, yandaşlarıdır. Şahsımızla ilgili kampanyaya hız verilmesinin amaçlarından biri de budur. Dertlerinin ülke ve millet olmadığını, kendilerine verilen misyonu sürdürmeye devam edecekleri görüyor. Ülkemiz ve İzmirimiz’in yaşadığı saldırıları ve buna karşı verdiği mücadeleyi anlatmak istiyorum. Vicdan ve irfan sahibi herkes teslim edecektir ki bu mücadelenin ekonomik safına Berat Bey yer almıştır. Görevlerindeki en büyük talihsizliği damat sıfatının bu alanlardaki birikimi, gayreti ve başarısı üzerine geçirilmiş olmasıdır. Berat Bey’in bakanlığı döneminde geliştirdiği strateji ve hazırlıklar bulunuyor. Karadeniz’deki doğalgaz rezervini arayan araştırmalardan başlamasından, madenciliğe kadar ülkemizde pek çok kazanımların kazandırılmasında Berat Bey’in imzası var. Bunu başardığı için kuduruyorlar, çıldırıyorlar.”DÖVİZ REZERVLERİNİ AÇIKLADI
Çalışmalar arasında en çok önem verdiği konulardan birinin katılımcı şirketlerin ve faiz modellerinin gelişmesi olduğunun da altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilindiği gibi burada bir adım çok çok önemli. Bu CHP, faizcidir. Bunlar IMF’cidir. IMF’nin temsilcileri ile kapalı kapılar arkasında pazarlık yapanlar bunlardır. Biz göreve geldiğimizde IMF’ye borç 23.5 milyar dolardı. Biz mayıs 2013’te IMF’ye olan borcu sıfırladık. Bay Kemal, Ey Faik Öztrak! Bizim IMF’ye bir Allah’ın kuruşu borcumuz yok. Bitti o iş! Bize diyorlar ki IMF’den borç alın. O sizin cibilliyetinizdir, karakterinizdir! Bizde bu yok. Ulan sahtekar! ‘Şu anda merkez bankasının döviz rezervi sıfırlandı’ diyorlar. Göreve geldiğimizde 27.5 milyar dolar döviz rezervi vardı. Şimdi 95 milyar dolar döviz rezervimiz var. Başbakanlığım döneminde bu döviz rezervi 132 milyar dolara kadar çıktı. Oradan sonra bir düşüşle 95’e çıktı. Bu ne demektir, biz yeniden 130’a da çıkarız, 200’e de. Çünkü biz bu işi biliyoruz. Bizim akıl hocalarımız batı değil. CHP’nin akıl hocaları orada. Bizim akıl hocalarımız kendi içimizdir. Biz birbirimizle dayanışma halindeyiz. Şu anda 95 milyar dolar döviz rezervimiz var. Küresel sağlık krizinin damgasını vurduğu 2020 yılında eşi benzeri görülmemiş şoklar yaşayan dünya ekonomisi derinden sarsıldı. Küresel ekonominin sarsıldığı bugünlerde, Berat Bey’in sorumluluğu ile aldığımız tedbirlerle ülkemizde süreci en az zararla geçirmeyi sağladık. Berat Bey de hakkını hukuk çerçevesinde arayacaktır. Ben de çok dava açtım. Gideceğimiz tek yer yargı. Senin paran çok zaten, senden bu paraları alıp fakir fukaraya, garip gurabaya dağıtacağız. Yapacağımız iş bu. Salgının ekonomik ve sosyal etkilerinin sürdüğü şu dönemde Berat Bey üzerinden yürütülen haksız kampanyanın amacı bilgi sahibi olmak değildir. Çünkü biz en kritik noktada bilgilendirdiğimizde ne yaptıklarını biliyoruz” dedi.‘PROBLEMİ AŞMAK KİMİN GÖREVİ?’
Daha sonra konuşmasını İzmir özelinde açıklamalarla sürdüren Erdoğan, kentteki altyapı sorunları üzerinden eleştirilerde bulundu. “Büyükşehirlerde su problemini aşmak kimin görevidir?” sorusunu yöneten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kiraz Belediye Başkanı Saliha Özçınar’a seslenerek, “Saliha sana su vermez bunlar. Sen çünkü AK Partili belediyesin” dedi. “Su Allah’ın nimeti. Vereceksin” diyerek konuşmasını sürdüren Erdoğan, “Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin suyunu DSİ kanalıyla biz getirdik. Biz verdik. Büyükşehir yapamadı bunu. Biz her ne kadar İzmir bize oy vermiyorsa da biz buraya suyu getireceğiz dedik ve getirdik. Anlayışımız bu. Hiç ümidimiz yok ama İzmir’den verdiğimiz bu mesajların yerin bulması en büyük temennimiz. Aksi takdirde biz projelerle vizyonlarla hizmet için yarışmayı sürdüreceğiz. Türkiye’nin bekası için var gücümüzle çalışırken, demokrasi ve kalkınma adımlarını da ihmal etmiyoruz. İnşallah güçlü bir çalışma ile 2023’e hazırlanıyoruz. Salgından teröre kadar pek çok sıkıntıyla karşı karşıya kalmamıza rağmen hala dimdik ayakta duruyorsak bunu geçmişte yaşadığımız 18 yıla borçluyuz. Ülkemizin her bir şehrini okullarla, teknolojiyle donatırken hangi engellerle karşılaştığımı en iyi sizler biliyorsunuz. Ülkemizin her yerini köprülerle, otoyollarla, sulama tesisleriyle, elektrik hatlarıyla ilmek ilmek örerken hangi engellerle karşılaştığımızı en iyi siz biliyorsunuz. Bugün hangi eser varsa bu karşımızdaki köhne zihniyete rağmen yaptığımız işlerdir.”‘NE İŞE YARIYORSUNUZ?’
Kente giriş yaparken İzmir’i incelediğini de belirten Erdoğan, “Şu anda bulunduğumuz İzmir’i nasıl sersefil bıraktığını görüyoruz. Havaalanı’ndan gelirken Karabağlar’ın halini gördük. Bu güzel İzmir’e yakışıyor mu? Ya siz ne işe yarıyorsunuz, ne iş yaparsınız? Bu gecekonduların kaçak yapıları niçin düzenlemiyorsunuz. Yapmazlar, yapamazlar. Çünkü bunlar bizim gibi dertli değil. Biz dertliyiz, dertli. Türkiye’nin en güzel şehri belediye hizmetlerinde ilk 10’a bile giremiyorsa belediye bunu düşünmelidir. Hükümet üzerine düşenleri yaptığı halde belediye yapması gerektiği yerde durum tersine dönüyorsa durup düşünmek lazım. Ne kaynaktır, ne araçtır. Daha geçen gün İzmir’de her yanı sular bastı mı, bastı. Bir hanımefendi Bay Kemal’e ‘35 yıldır burayı siz yönetiyorsunuz. Bu altyapı niçin yapılmadı?’ diye soruyor. Doğru. Esnafın dükkanlarını sular bastı, aynı şeyi depremde de yaşadık. İnşallah bugün deprem konutlarımızın resmi temelini atıyoruz, yıl sonuna kadar bitireceğiz. Bu söz Bay Kemal sözü değildir ha. Kendi içindeki hırsızlık, tecavüzle hesaplaşmayı reddeden bir zihniyet var. Bu şehre yazık etmişler... İşte, biraz sonra temelini atacağımız deprem konutları bunun en bariz örneğidir. 30 ekimde yaşanan deprem sonrası kolları sıvayıp 5 bin konut için çalışmaya başladık. Şayet, bu konutları Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız değil de mahalli idari yapılacak olsaydı bırakın projeyi henüz tespit bile bitirilememişti. Dertli olacaksın, dertli… İçerideki rant kavgasından yatırımın kendisine sıra gelmedi” dedi.‘BİZE DURMAK YOK!’
Hakkari’de de durumun aynı olduğunu sözlerine ekleyen Erdoğan, “Kayyum kayyum diye ortalığı inletenlerin bir günden bir güne bu çarpıklığa söz söylediğini duydunuz mu, duyamazsınız. Üretimin durduğu Kandil’e devlerin verdiği paranın teröre gönderildiği yerlere biz dün de bugün de kayyum atamaya devam edeceğiz. PKK’lı teröristlerin hakkını savunmak için dünyayı ayağa kaldırmayı bilirler. Ankara’dan İstanbul’a teröristlerle yürümeyi de bilirler. İş ülkenin, milletin hakkını savunmaya geldiğinde ‘Bizim işimiz karşı çıkmak’ diyor, birden muhalefet olduğu aklına geliyor. Halbuki dünyanın neresine giderseniz gidin milli konularda siyaset tek yürek olarak ilerler. İnşallah 2023 diğer pek çok güzel haber ve müjde adına ülkemizdeki köhne muhalefet anlayışının da tasviye edildiği yıl olur. Bunun tarihi bir görev bekliyor, gelin yeni anayasamızla dünyanın en büyük 10 ekonomiye girmemizle, büyük ve güçlü Türkiye iddiamıza dört elle sarılalım. Denizlerden uzaya kadar rekabetin olduğu her yerde ülkemizi zirveye çıkaralım. Ülkemizi güçlü milletimizi müreffeh yapma hedefimizi hayata geçirene kadar bize durmak yok” diye konuştu.
