Ege Denizi'nde Seferihisar açıklarında 30 Ekim'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki deprem, İzmir'de yıkıma yol açtı. Yıkılan binaların dışında 'ağır', 'orta' ve 'hafif' seviyede olmak üzere birçok yapıda hasar oluştu. 'Ağır' hasarlı binaların yıkımı sürerken 'hafif' ve 'orta' hasarlı binalara nasıl uygulama yapılacağı gündeme geldi. İzmir Ekonomi Üniversitesi öğretim görevlisi, 30 yıllık inşaat mühendisi Şeref Alpago, "Depremde zarar gören ağır hasarlı yapıları yıkıyoruz. Ancak hafif ve orta hasarlı binalarda, mühendislik formasyonu içeren bir bakışla onarımların yapılması gerektiğini söyleyebiliriz. Yani bir onarım ekibi çağırıp, şunları yapalım, demek yerine Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ekipleri, üniversiteler veya İnşaat Mühendisliği Odası'ndan konunun uzmanı bir inşaat mühendisinin yönlendirmesiyle bir rapor, arkasından ise bir yapım yöntemi belirlenmeli. Ondan sonra onarım ekibiyle görüşülmeli" diye konuştu.

EV ALIRKEN KRİTERLERE DİKKAT EDİLMELİ

İnşaat Mühendisleri Odası'nda bu konuda havuz oluşturulduğuna dikkati çeken Alpago, "Uygulamayı meslektaşlarımız yapacak. Maliyet akla gelebilir. Bunlar toplum yararına çalışan odalar, kuruluşlar olduğu için maliyeti çok yüksek değil. Ayrıca nereden baksanız 15-25 daire var bir apartmanda. Bölüşüldüğünde de çok rahatsız edecek rakamlar çıkmayacak karşımıza. Ben bunu yaparım güçlendiririm ile olmuyor. O yüzden rica ediyorum en azından şimdi inşaat mühendislerini dinleyin" dedi. Vatandaşa hazırlıklı olunması gerektiğini hatırlatan inşaat mühendisi Alpago, "Başımıza bir daha gelmesin. Hazırlıklı olalım. İyi yapıları tercih edelim. Kimin yaptığına bakalım. Mühendislik hizmeti görüp görmediğini kontrol edelim. Oturma raporunu muhakkak sorgulayalım. Alamadıysa neden alamadığını öğrenelim. Biz bir otomobil alırken en az 2-3 ay çalışıyoruz. Bir ev alırken ise önce fiyat sonra yerine bakıyoruz. Bunu kim yaptı, nerde yaptı, nasıl yaptı, hangi koşullarda yaptı bakmıyoruz. Bu nedenle alıcıların bilinçlenip sorgulaması gereken kriterlerin değişmesi gerekiyor" diye konuştu. DHA