Hatay'ın Samandağ ilçesinde ikamet eden Çiğdem Kaptan (22) ile kardeşi İdil'in (17) ailesiyle birlikte yaşadığı ev, Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından ağır hasar aldı. Deprem felaketi sebebiyle zor anlar yaşayan Kaptan ailesi, Hatay'dan ayrılarak Düzce'ye geldi ve Zahidül Kevseri Öğrenci Yurdu'na yerleşti. Yurtta kalan kardeşler, Kızılay Şube Yöneticisi Nuray Tekin'in girişimleri ile depremzedelere umut olmak için gönüllü olarak çalışmaya başladı. Kendileri gibi deprem mağduru olan vatandaşlara yardım eli uzatabilmek için Kızılay gönüllüsü olan iki kız kardeş, depremzedelere umut olmaya başladı. Sosyal Market'te görev alan kardeşler, büyük bir özveriyle çalışıyor. Depreme evde yakalandıklarını söyleyen Çiğdem Kaptan, "İlk depremde evden dışarı çıktık. İkinci depreme yolda yakalandık. Pazar günü yağmur yağıyordu. Bir kulübe bulduk, başımızı oraya soktuk. Ailecek orada kaldık. Benim kardeşim Düzce'de askerlik yapıyor. Depremin ardından ilk cumartesi günü Düzce yardım ekibini gördük. Bize o yardımı götürenler Düzce'ye gelip gelmeyeceğimizi sordu. Kardeşimde burada jandarmada asker sağ olsun oradaki askerler, komutanlar çok ilgilendi bizimle. Orada gönüllü olarak çalışan kişiler bizi Samandağ'dan alıp buraya getirdiler. Daha sonra yurda yerleştik" dedi.

'Umudum var'

Deprem sebebiyle birçok tanıdığını kaybettiğini ifade eden Kaptan, "Samandağ çok kötü durumdaydı. İlk 2 gün hem yağmur hem kötü hava şartları hem de bölgede yolların olmamasından dolayı bize yardım çok ulaşmadı. Ondan sonra yardımlar geldi. Bir sürü arkadaşımız, bir sürü tanıdığımız enkaz altında kaldı. Allah rahmet eylesin, onları kaybettik. Yaşanmışlıklarımız da var. Hatay'ın tarihini hepimiz çok iyi biliyoruzdur. Çok metropolitan, bütün kültürlere yer açmış bir şehir. Umudum var. İnşallah hep birlikte yeniden doğacağız" diye konuştu. Kızılay'a ihtiyaçlarını karşılamak için geldiklerini ancak daha sonra gönüllü olmak için başvurduklarını kaydeden 17 yaşındaki İdil Kaptan ise "Buradaki çalışanlar bizimle çok ilgilendiler. Çok sıcakkanlı karşıladılar bizi. Burada çalışan Nuray hanım bize gönüllü olarak çalışıp çalışmayacağımızı sordu. Bizde kabul ettik. Neticede bizim gibi bu durumu yaşayan depremzedelere bizde merhem olmaktan büyük bir onur duyarız. Birkaç gündür burada çalışıyoruz. Burada bizim gibi depremzedelere yardımcı olmak benim çok hoşuma gidiyor. Burada görev aldığım için çok mutluyum. Düzce'de kaldığımız sürede her gün buraya gelip benim gibi bu durumu yaşayan insanlar ile empati kurup, onlara yardımcı olmak mutluluk verici bir şey" şeklinde konuştu.

'Depremde bir çok arkadaşımı kaybettim'

Depremin ardından kalacak bir yer bulamadıklarını söyleyen İdil, "Bizde depremin ardından barınma konusunda bir yer bulamadık. Orada yakınımızda bir kulübe vardı ve orada kaldık. Evlere geçmemiz yasaktı ve evimiz hasar almıştı. 1 hafta geçirdik. Yardımları getiren herkese teşekkür ediyorum. Onlar bize çokça yardım gönderdiler. Orada halen zorluklar var. Depremde bende birçok arkadaşımı kaybettim. Sınıf arkadaşlarımı kaybettim, çok üzgünüm. Umarım en kısa zamanda yaralarımızı sararız. Hep beraber atlatırız bugünleri" ifadelerini kullandı. (İHA)