Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Amerikalıların geliştirdiği HAARP projesi yeniden gündemde. Yıkıcı depremler sonrasında Yüksek Frekanslı Etkin Güneşsel Araştırma Programı anlamına gelen HAARP projesi özellikle sosyal medyada yayılan komplo teorilerinin favori şüphelisi.   NEDİR BU PROJE Bilim insanları ise ABD’nin Alaska eyaletinde bulunan HAARP’ın yeraltıyla değil hava olaylarıyla ilgilendiğini, dolayısıyla depremlerin bu yolla tetiklenmiş olabileceğine dair iddiaların uydurma olduğunu söylüyor. HAARP’ın, iletişim sistemleri üzerindeki etkilerini incelemek için Dünya atmosferinin en üst katmanı olan iyonosfere radyo dalgaları gönderdiği belirtilirken amacın radyo dalgalarıyla iletişim, izleme ve navigasyon gibi alanlarda teknolojik ilerleme sağlamak olduğu vurgulanıyor. TESLA’NIN PROJESİ Projenin başlangıç noktası ise Sırp bilim insanı Nikola Tesla’nın iyonosfere radyo dalgası gönderilerek iletişimin mümkün olduğuna dair öncü fikirlerine dayanıyor. 1997 yılında faaliyetine başlayan, ABD Hava ve Deniz Kuvvetleri tarafından yürütülen proje, 2015 yılından itibaren Alaska Fairbanks Üniversitesi çatısı altında araştırmalarını sürdürüyor. Komplo teorisyenleri 180 radyo anteninden oluşan HAARP’ın amacının nüfusu kontrol etmek için atmosferi silah olarak kullanmak olduğunu öne sürüyor. HAARP vericileri Dünya’nın 80 km ile 500 km yüksekliğindeki iyonosfere radyo dalgası yollabiliyor. Buna göre sivil ve askeri kısa dalga uygulamalarında iyonosfer, radyo dalgalarını yansıtarak uzak bölgelerle haberleşmenin yapılabilmesini sağlayabiliyor. “İDDİALAR ÇOK ÇILGINCA” Fransız Haber ajansı AFP’ye açıklama yapan Harvard Mühendislik ve Uygulamalı Bilimler Okulu’nda uygulamalı fizik profesörü David Keith, ortaya atılan iddialarla ilgili “Bu çok çılgınca” derken HAARP veya başka bir şeyin depremler üzerinde etkiye sahip olduğuna dair bir tek veri bile olmadığını dile getirdi. Reading Üniversitesi’nde uzay ortamı fiziği profesörü olan Michael Lockwood da HAARP’ın bir silah olarak kullanıldığına dair iddiaların çıkış noktasının yıllar önce projenin radyo dalgalarıyla denizaltılarla iletişim kurulması noktasında araştırma yapması olabileceğini belirtti. Alaska’daki HAARP tesisinde 180 adet radyo anteninin bulunduğu belirtiliyor. BİRÇOK KOMPLO SÖZ KONUSU Uzmanlar deprem öncesi ve sırasında görülen ışıkların sismik enerjinin ısıya dönüşmesiyle ortaya çıktığını ifade ediyor. Cornell Üniversitesi’nde yer ve atmosfer bilimleri profesörü olan David Hysell, HAARP’ın diğer herhangi bir elektrik veya radyo istasyonundan daha tehlikeli olmadığını vurgulasa da ortaya atılan iddialar projenin sadece depremleri tetiklemesiyle sınırlı değil. Birçok kişi bu teknolojinin fırtınalar ve sıcak hava dalgası oluşturmak için kullanıldığını da öne sürüyor. Hatta öyle ki COVID salgını sırasında bile HAARP’ın 5G ile virüs içeren radyasyon dalgaları yaydığı iddia edilmişti. RUSLARIN HAARP PROJESİNİ YERİNDE İZLEMİŞTİK 1999 Gölcük depremi sonrasında da benzer iddiaların ortaya atılması üzerine Rusya’nın benzer HAARP projesini yerinde inceleme fırsatı bulmuş, Rus fizikçilere, “Bu düzenek ne yapar, ne yapamaz” diye sormuştuk. Sovyetler Birliği 1963 yılında “Sura” adı verilen iyonosfer etkileşim tesisini kurmuştu. Başkent Moskova’ya 400 km mesafede Nijni Novgorod yakınlarında yer alan Sura, 9 hektar alana yayılıyordu. Sovyetlerin 1991 yılında parçalanmasından sonra finansman kesildiği için bölgeye vardığımızda ‘süper silah’ yerine otların bürüdüğü bir tarlada 7 metre boyunda bir dizi anten direğiyle karşılaşmıştık. BİLİM KURGU GİBİ Sura projesinin tıpkı HAARP gibi bir silah olup olmadığı sorumuza gülerek yanıt veren Rus fizikçi Andrey Feodorov, “İddia abartının ötesinde. Özellikle gezegenin bir noktasında Deprem tetikleyebileceği iddiası bilim kurgu filmleri senaryolarını da aşıyor. Siz düşünün, 7 şiddetinde bir depremin ortaya çıkardığı enerji milyarlarca megavat gücünde. Sura istasyonu ise en iyi gününde dahi sadece 200 megavat güç kullanıyordu” ifadelerini kullanmıştı. HAARP ve Rus projesinin o dönem günümüzdeki gibi yüzlerce uydu ve kolay internet erişimi olmadığı için haberleşme için tasarlandığını belirten Rus uzman, “Teoride iyonosfere gönderilecek kuvvetli sinyal burada kırılarak yansımaları denizaltı ve savaş gemileriyle haberleşme ağı kurulması için kullanılacaktı. Haberleşmede istikrarlı kullanılamayacağı anlaşıldı ancak iklim üzerinde belirli etki yaptığı da gözlendi. Ancak bu etkiye müthiş silah demek de abes kaçar” açıklamasını yapmıştı. 1991-2018 arası çürümeye terk edilen Rusya’daki ‘Sura’ projesi 6 yıl önce canlanma sinyali verdi. Rusya’daki tesisle ilgilenen Çin, Moskova ile ortak araştırma anlaşması yaptı.