Çin’in Wuhan kentinde 2019’un son günlerinde başlayarak 3 ay gibi kısa bir sürede dünyaya yayılan Korono Virüs salgınıyla ilgili dünya çapında salgın (pandemi) ilan eden Dünya Sağlık Örgütü (WHO) küresel çapta önlemler alarak tüm ülkeleri ve akademik çevreleri mücadeleye katkı koymaya çağırdı. Bu çağrıya birçok ülkeden daha önce karşılık vererek önlemler alan Türkiye, virüsün en son bulaştığı ülkeler arasında yer aldı. Sağlık Bakanlığı’nda oluşturulan Bilim Kurulunun önlemleriyle salgının seyri diğer ülkelere oranla daha düşük şekilde seyrederken, Avrupa ülkeleri ve ABD’de vaka sayıları yüz binlere kadar çıkması, alınan önlemlerin önemini ortaya koydu. Bu amaçla, Sağlık Bakanlığı ülkemizde gerçekleştirilen COVID-19 test sayısını arttırmak amacıyla Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’na (TÜSEB) sorumluluk verdi. TÜSEB’in koordinasyonu ile çeşitli kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve üniversitelerden destek alınarak, Ankara, İstanbul ve İzmir’de COVID-19 tanı laboratuvarlarının oluşturulmasına karar verildi. Alınan karar doğrultusunda DEÜ Sağlık Yerleşkesinde yer alan DEÜ Bioİzmir Uygulama ve Araştırma Merkezi laboratuvarları çalışmalara başladı. “TUSEB - Dokuz Eylül Üniversitesi COVID 19 Tanı Merkezi” olarak adlandırılan bu merkezde, gerçek zamanlı PCR teknolojisi kullanılarak doğru, güvenilir ve hızlı analizlerin gerçekleştirileceği kaydedildi.

34 kişilik ekip

Merkezde; Dokuz Eylül Üniversitesi’nin 3 öğretim üyesinin sorumluluğunda; viroloji, mikrobiyoloji, biyokimya, biyoloji, moleküler biyoloji, genetik ve tıbbi biyoloji alanlarında uzman toplam 6 Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesinin denetiminde, TUSEB tarafından 3 aylık süre ile işe alınan 20 laboratuvar çalışanı ve üniversite tarafından sağlanan 8 destek elemanı çalışacağı açıklandı. Bu şekilde Ege Bölgesindeki COVID-19 salgının yönetilmesinde tanı, izlem ve salgın kontrol çalışmalarının en önemli verisini oluşturan laboratuvar tanı basamağına önemli bir katkı sağlayacağı, tam kapasite ile çalışmaya başladığında, günde 5000 teste kadar çıkılması hedeflendiği kaydedildi.

En kısa sürede açılacak

Bioİzmir çatışı altında kurulacak olan TUSEB-Dokuz Eylül Üniversitesi Kovid-19 Tanı Merkezi hakkında konuşan DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Devletimiz ve milletimiz topyekün mücadele içerisinde, el birliği ile COVID-19 pandemisini en az hasarla atlatmak için çalışıyor. Şüphesiz ki Devletimiz tüm imkanlarını seferber etmiş durumdadır. Biz de üniversite hastanemiz ve hastane personelimiz ile bu mücadelede en ön saflarda yer alıyoruz. Çalışma arkadaşlarımız bu mücadeleyi insanüstü bir çabayla sürdürüyorlar. Şimdi devletimize, milletimize, insanlığa hizmet için bir fırsatımız daha var. Sağlık Bakanlığımızın aldığı kararlar doğrultusunda, Ankara, İstanbul ve İzmir’de kurulması planlanan COVID-19 Tanı Merkezlerinden birini üniversitemiz bünyesinde kuruyoruz. Bu konuda görevlendirdiğimiz viroloji, mikrobiyoloji, biyokimya, biyoloji, moleküler biyoloji, genetik ve tıbbi biyoloji alanlarındaki uzmanlarımız ve laboratuvar çalışanlarımız ile en kısa sürede hizmet vermeye başlayacağız. Hedefimiz önce kendi bölgemiz ardından da ihtiyaç duyan bölgelere hizmet vermek olacak. Merkezimiz tam kapasiteye ulaştığında günde 5000 test yapılmasını hedefliyoruz” diye konuştu.