Yağmur DAŞTAN-EGE TELGRAF- İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin 5'inci gününde Millet İttifakı temsilcileri bir araya geliyor. Kongrede konuşan Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan çarpıcı açıklamalarda bulundu.

BABACAN’DAN ŞEFFAFLIK VURGUSU

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “100 sene sonra biz yine ülkemiz bir demokrasi eşiğindeyken iktisat konuşuyoruz.100 sene sonra bağımsızlığımızın bir asrı devirdiği günlerde yeniden iktisat konuşuyoruz. Konu iktisat oluca bazen anlaşılması zor kelimeler havada uçuşuyor. Endojen ve eksojen faktörler, ortodoks heterodoks yaklaşımlar, epistemolojik kopuşlar… Kelimler başını alıyor gidiyor. Ben mümkün olduğunca sadece anlatacağım. Ben son 20 yılda ders almamız gereken grafikten başlayacağım. 34 yıllık iki ve üç haneli bir enflasyon döneminden sonra tek haneye iniyor sonra 2012, 2013 yılları en dip nokta son yıllarda tekrar enflasyon başını alıyor gidiyor. Milli gelir 3 bin kusur dolarlardan başlıyor, 2012, 2013 yıllarında zirveye ulaşıyor arkasından tekrar bir düşüş trendine giriyor. Türkiye, Uluslararası Şeffaflık Örgütünün Şeffaflık Endeksinde ya da tersen okuduğunuzda yolsuzluk, algı endeksinde kötü bir noktadan başlıyor. 2013’te zirveye ulaşıyor. Sonra aşağı doğru düşüyor. Bu üç grafik bize aslında enflasyonu düşük ve öngörülebilir hale indirdiğinizde ekonomik büyüme geliyor. Yine şeffaflık ne kadar yükselirse, yolsuzluk endeksinde ülken ne kadar aşağı inerse ekonomi o kadar büyüyor. Şeffaflık azaldığında, yolsuzluk çoğaldığında ülke fakirleşiyor” ifadelerini kullandı.

“DEMOKRASİ FERYADININ SESİYİZ”

Ekonomi için eğitim ve hukukun olmazsa olmaz olduğunu kaydeden Babacan, “Bundan 10 yıl önce İzmir İktisat Kongresi’nde eğer eğitim ve hukukta gerekenleri yapmazsak bu ülke orta gelir tuzağına düşecek demiştim. Maalesef düştük. Ülke bir orta gelir tuzağında. Fakat bu tuzaktan çıkış mümkün. Endişeye mahal yok. Doğruları yaptığımız müddetçe bu tuzağı kırıp atar, Türkiye yükselir ve yüksek gelirli ülkeler grubuna rahatlıkla girer. Bu tuzaktan nasıl çıkacağımızı biliyoruz. Biliyoruz ki ne kadar çok demokrasi, adalet, liyakat, eğitim o kadar ekonomi. Ülkemizi bu çoklu kriz ortamından çıkartmak bugünkü dünyanın gerçekleri anlamamız hem de üleşimizin içinde ulunduğu durumu analiz etmemizden geçiyor. Dünya bugün çok net, çok keskin bir ayrıma gidiyor. Dünyanın pek çok köşesinde otokratlarla, demokrasi mücadelecileri karşı karşıya. Otokratlara karşı demokratların verdiği mücadeleyi pek çok coğrafyada görüyoruz.Bugün ülkemizde de otokrat rejime karşı bir haysiyet mücadelesi var. Kurumların yok edildiği, kuralların tanınmadığı, hukuk devletinin ayaklar altına alındığı bir yönetime karşı geniş mahallelerin ortak bir mücadelesi var. O mücadele Millet İttifakı çatısı altında