Pandemi koşullarında büyük özveriyle çalışan ve zararına üretim yapan domates üreticileri büyük bir kriz yaşıyor. Ziraat Mühendisleri Odası, bugünlerde ürünü tarlada kalan ve zararına satış yapan üreticilerin zor günler geçirdiğini belirterek bu durumun kış aylarında çarşı pazarda etiketlere olumsuz yansıyabileceğini duyurdu. Ege Telgraf'a konuşan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Tevfik Türk, domates üretiminde yaşanan sıkıntıları şöyle özetledi: Pandemi döneminin başından beri üretici tarlada tüm her şeyi eskisi gibi sürdürdü. Dışarıdan bakıldığında her şey yolunda gibi gözüküyor. Dönem içerisinde özellikle ilaç, gübre gibi girdilerde dışa bağımlılık nedeniyle ciddi fiyat artışları oldu. Buna rağmen üreticiler üretimi hiç bir şekilde kesmediler. Ancak, Türkiye'nin birçok bölgesinde olduğu gibi Ege Bölgesi ve İzmir'de de domates üretimi yapan üreticinin sorunları var, zor bir süreçten geçiyorlar. Pandemi sürecinde ciddi bir üretim yapıldı, fakat pazarlama ve satışta ciddi sorunlar yaşanmakta. İl Pandemi Kurulu'nda yapılan son toplantıda bu konu da gündeme geldi. Sözleşmeli üretim yapan ve özel sektörle çalışan çiftçi bugün mağduriyet yaşıyor. Şimdilik domateste yaşanan bu durum önümüzdeki süreçte kapya biberde de yaşanabilir. Ne yazık ki üreticilerimiz anlaştıkları fabrikalarla sorun yaşıyor. Bugün salçalık domatesin kilosu 30 kuruşa kadar düşmüş durumda. Devlet pandemi döneminde ‘Herkes üretim yapsın, gerekirse biz alım yapacağız’ dedi. Domateste sezonun sonuna gelinmesine karşın üreticinin mahsulü ya tarlada kaldı ya da zararına satış yapıyor ve fiyatlar 30-35 kuruşa kadar düştü.

ÜRETİCİ MAĞDUR

Oda Başkanı Türk, ilerleyen süreçte tüketicilerin de sıkıntıyla karşılaşabileceğine değinerek, "Gerek devletten gelen açıklamalar, gerekse pandemi döneminde salça fabrikalarından yapılan açıklamalar sonrasında bu sezon domates eken üretici sayısı çok fazlaydı. Büyük bölümü özel sektörle, yani fabrikalarla sözleşmeli üretim yapmak üzere ile anlaştı. Ancak salça fabrikaları söz verdikleri alımı yapmamaya başladı. Sözleşmelere göre 55 kuruştan alınması gereken domatesler çeşitli gerekçelerle üreticilerden satın alınmıyor. Fabrika çiftçiden alım yapmayınca doğal olarak ürünler de elde kalıyor. Sözleşmeye göre çiftçi malı fabrikaya satmadığında bir yaptırımla karşı karşıya kalıyor. Ama fabrika çiftçiden malı almadığında hiçbir yaptırımı yok. Haliyle bu durum da üreticiye zarar veriyor. Üründe hastalık yaşanan diğer bölgelerin aksine bizim bölgemizde domates rekoltesi bu yıl yüksekti. Bunun da etkisiyle fabrikalar sözleşme yaptıkları üreticiden mal almayıp diğer sözleşme yapmadıkları üreticilerden düşük fiyatlarla alım yapmaya başladılar. Geçmişte bu durumu patateste, salatalıkta yaşadık. Kısa vadede bu durum tüketiciye hiçbir şekilde yansımayacak. Fabrikalar salçalık yani sanayi tipi domatesi düşük fiyattan alıyorlar, ama baktığımızda salça fiyatlarda bir düşüş söz konusu değil.” ifadelerini kullandı.

SIKINTI YAŞANABİLİR

Üreticinin gelecek sezon domates ekmeyi bıraktığı takdirde sıkıntı yaşanabileceğini belirten Türk şöyle konuştu; “Üretici 55 Kuruş’a göre üretimini yapıyor ancak fabrikalar sözleşmeden cayıp bu alımı yapmıyor. Yaklaşık bir haftadır üreticinin tamamına yakını bu sorunla karşı karşıya. Pandemi döneminde çiftçi domatesi ekti, ilave birçok masrafa katlandı ama fabrikalar söz verdikleri alımı yapmıyorlar. Bundan sonraki süreçte sözleşmelere uyup uymayacaklarının garantisi de yok. Eğer üretici domates ekmeyi bırakırsa, ilerleyen dönemlerde üretim düşer ve fiyatlar yükselir. Doğal olarak sanayici de hammadde yani girdi fiyatları arttığından ötürü fiyatları yükseltir ve bunu tüketiciye yansıtır. Bu sene 35 kuruştan domates alındı, peki salça fiyatları düşecek mi? Herkese domates ektirdiler. Ama devletin bir üretim politikası, planı, programı yoktu. Şu anda bu planlama özel sektöre bırakılmış vaziyette. Bir kooperatif modeli de olmadığından üretici gerçekten mağdur durumda" dedi. Erman Şentürk / Özel Haber