Memduh Güney-EGETELGRAF/Aydın Valiliği mart ayında çiftçileri yakından ilgilendiren bir karara imza attı. 2025 yılı sulama sezonunda uygulanacak havza bazlı su dağıtım planlaması kararı sulama birliklerine iletildi. Kararda Aydın’da Büyük Menderes Havzası’nda tarım alanlarının sadece yüzde 50’sine su verileceği havzada sulu tarım yapacak çiftçilere en fazla iki defa su salınacağı belirtilirken çiftçilerden tarım alanların yüzde 50’sinde kuru tarım yapmaları istendi. İlk günden itibaren karara tepki gösteren ziraat odaları sulama sezonunda yüzde 50 uygulaması kararından vazgeçilmesi gerektiğini ve Aydın’da su olmazsa ürün deseninin değişebileceği açıklamasında bulundu.
“ÇİFTÇİ BİLEMİYOR”
Aydın’da tarımsal kuraklığın 80’li ve 90’lı yıllardan sonra önce 2007’de ardından 2021’de ve 2024’te yaşandığını ve geçtiğimiz yıl çiftçinin sıkıntılı bir yıl geçirdiğini aktaran Aydın Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı ve Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, geçen seneki kuraklık sonrası verim ve kalite kaybının düşük bir oranda yaşandığını söyledi. 2024 yılında 533 milyon metreküp su hacminde olan barajların bugün 350 milyon metreküp seviyesinde olduğunu ve geçen seneki su seviyesine ulaşmanın mümkün olmadığını anlatan Kendirlioğlu, geçen seneye oranla çiftçinin elinde yüzde 20-25 daha az su olduğunu aktardı. Sulama kararının alındığı gün barajlardaki su oranının 288 milyon metreküp olduğunu ve bu rakamın geçen senenin yarısını karşıladığını söyleyen Kendirlioğlu, “Bize arazinin yüzde 50’sinde sulu yüzde 50’sinde kuru tarım yapın dediler. Biz bunun bu şekilde olmayacağını Aydın tarımının bu uygulamayı kaldıramayacağını ve ekonomik anlamda çok büyük zararlar vereceğini söyledik. Sezon başladığı zaman böyle bir kararın alınması sonucu çiftçide ne yapacağını ne ekeceğini bilemedi. Biz derdimizi Ankara’da gerek milletvekillerimize gerek oda temsilcilerine herkese anlattık. Mevcut suyun planlı bir şekilde sulama sezonunu elimizden geldiği kadar öteleyerek barajların kapaklarını geç açarak kısıtlı da olsa suya ulaşabileceğimizi öngördük ve talep ettik. Umuyoruz ki bu karardan vazgeçilir” dedi.
“BU YILI ARAYACAĞIZ”
Aydın’ın çok verimli arazilerinin olduğunu ve yıl içerisinde birçok ürün yetiştirilebildiğini söyleyen Kendirlioğlu, yazlık ekimin Aydın çiftçisi için hayati olduğunu belirtti. Susuzluğun devam ettiği takdirde ürün deseninin değişeceğini belirten Kendirlioğlu, “Sadece yer altı suları imkanı olan çiftçilerimiz imkan dahilinde ekim yapar. Yer altı su kaynakları da sonsuz değil. Yağmur yağdığı takdirde o kaynaklar besleniyor. Aydın, kuraklık konusunda sıkıntılı bir sürece gidiyor. Daha önce 10 yılda bir olan durum önce 2021’de sonra 2024’te ve hemen ardından 2025’te oldu. Belki 2026 yılında 2025’i arayacak hale geleceğiz” ifadelerini kullandı.
“FİYATLARA YANSIR”
Yaşanan kuraklık sonrası bu durumun fiyatlara yansımaması mümkün değil diyen Kendirlioğlu, “Arz talep dengesi bozulacaktır. Sadece çiftçi değil hayvancılıkla ilgilenenler de bundan zarar görecektir. Yem bitkileri de suyla yetişiyor. Bu durum bugün olmasa yarın et ve süt ürünlerinin etiket fiyatlarına direkt olarak yapar” dedi.
MENEMEN’DE DURUM
Menemen bölgesinde çiftçinin en az Aydın kadar sıkıntılı olduğunu hatta daha zor durumda olduğunu söyleyen Menemen Ziraat Odası Başkanı Yücel Altıntaş, bölgeye suyun 140 kilometre uzaklıktaki Manisa Demirköprü barajından geldiğini ve çiftçiyi idare edecek 20 günlük suyun kaldığını söyledi. Bahar yağışlarını beklediklerini söyleyen Altıntaş, “Biz Aydın’daki gibi yüzde 50 kuru yüzde 50 sulu tarım olsun demedik ama çiftçi kuraklıktan dolayı ürün değişikliğine gitmek zorunda kaldı. Çiftçinin bir kısmı mecbur bir şekilde kuru tarıma döndü. Sulamaya uzak bölgedeki çiftçiler pamuktan vazgeçerek ayçiçeği üretimine geçmek zorunda kaldı. Yetkililerle iletişim halindeyiz umuyoruz ki barajdaki doluluk oranı artar çiftçi zor bir yaz dönemi geçirmez” dedi.
