2021 yılının son günlerinde bir çok kurum ve kuruluş ekonomi değerlendirmeleri yaparken İzmir ve Ege’nin en önemli kurumlarından EGEV’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Susam da ekonomik değerlendirme yaptı.

 Türkiye çok ciddi bir süreçten geçtiğine dikkat çeken EGEV Başkanı Susam, “Pandemiye bağlı olarak gerçekleşen tedarik zincirlerinde kırılmalar, ABD, AB ve Çin arasındaki küresel güç ve pazar mücadeleleri Türkiye’ye önemli bir avantaj sunuyor” dedi.

ABD’nin ve Avrupa’nın konum itibariyle Çin ile mücadelede birlikte hareket etme kararlılığı olduğuna dikkat çeken Susam, “Bütün bunlara bakıldığında Türkiye bu iki çatışma alanının tam ortasında ama iki taraf için de çok avantajlı bir coğrafi konum içerisinde bulunuyor. Bunu değerlendirmek zorundayız. Bunu değerlendirmek için de üretimimizi arttırmamız gerekiyor, Üretimimizin dayandığı nokta ise kesinlikle ama kesinlikle katma değeri yüksek ürün noktasında olmalı” diye konuştu.

Küresel dünya ile birlikte hareket eden Türkiye

2022 ve sonrasında tarımsal gücümüzden sanayi üretimimize, bilgi üretimimize kadar bu noktaya kendimizi yoğunlaştırmamız gerektiğini vurgulayan Susam, “Bu yoğunlaştırma ile birlikte o zaman içinde bulunduğumuz ekonomik koşulları kendi lehimize çevirmede daha avantajlı oluruz. Ama bunu yapabilmek için de içine kapanan bir ekonomi değil, uluslararası alanda çok daha geniş işbirliği yapan bir ülke konumunda olmalıyız” dedi.

Bu avantajlı konumu kullanabilmenin yolu yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesinden geçtiğini söyleyen Susam, “Hem bizim artan bir tasarruf ile kendi üretimimizi ve yerel yatırımlarımızı yapma konusunda bir gayretimiz olmak zorunda. Bunun için istikrar ve öngörülebilirlik önemli. Bunu sağlamalıyız. Yatırım öngörülebilen, istikrarını koruyan yerleri daha çok tercih eder. Bunun için de uluslararası konjonktürdeki her türlü standartları ülkemiz için ülke insanı için sağlamak birinci görevimiz olmalı” dedi.

Demokrasi ve hukuk vurgusu 

Hukuksal normlar, demokrasi kriterleri, insan hakları, özgürlüklerin ve  yaşamın iyileştirilmesi noktasında daha çok çaba göstermek mecburiyetinde olduklarını ifade eden Susam, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bizim Çin’den önemli bir farklılığımız bulunuyor, o da 100 yıl önce kendimize koyduğumuz hedef: Çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkmak. Bundan kasıt ABD-AB değil. İnsani değerleriyle, demokrasi ve hukuk ile, kadın erkek eşitliği ile bilgiyi, teknolojiyi kullanan bir ülkesi olma hedefimiz var. Bu hedefi 100 yıl önce koymuş olan bir Cumhuriyet, bugün ucuz işgücü ile kalkınmadan daha çok sosyal dengeleri ve sosyal adaleti koruyarak kendi teknolojisini ve yatırımını yapan, dünya ile rekabet edebilen, bilgi ve teknolojiyi kullanabilen, iyi eğitim sistemi ile çağdaş normlara uygun bir yapıda olmak durumundadır. Türkiye’nin bugünkü noktadaki avantajları bunlarla birleştiğinde büyük bir atılım yapmamız kaçınılmazdır. 2022 yılında küresel ekonomik norm ve kurallara uygun davranıldığı ve atılması elzem adımların atılmasıyla bunu sağlayabileceğimizden de kuşkum yok”