Korona virüs pandemisi nedeniyle ekonomik olarak zor günler geçiren Avrupa ülkelerinde ev fiyatlarında son bir yılda ciddi artış yaşandı. Peki, ev fiyatlarının en çok yükseldiği Avrupa ülkesi hangisi? Konut Fiyat Endeksi ile ölçülen konut fiyatları 2020’nin üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre Euro bölgesinde yüzde 4,9, Avrupa ülkelerinde ise yüzde 5,2 arttı. Türkiye’de ev fiyatlarında son bir yılda yaşanan artış, AB’de yaşanan artış oranını 5’e katladı.

YÜZDE 27 ARTTI

Türkiye’de konut fiyatları 2020 yılının üçüncü çeyreğinde, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 27,4 oranında arttı. Türkiye’de konut fiyatlarında yaşanan artış AB’yi 5’e katladı. Eurostat’ın verilerine göre, Avrupa’da konut fiyatlarının Türkiye’den sonra en çok arttığı ülke Lüksemburg oldu. AB’de asgari ücretin en yüksek olduğu Lüksemburg’da konut fiyatları 2020 yılının üçüncü çeyreğinde, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,6 oranında arttı. Konut fiyatlarının son bir yılda en çok arttığı diğer ülkeler ise şu şekilde: Polonya (yüzde 10,9), Avusturya (yüzde 8,9), Slovakya (yüzde 8,5), Çekya (yüzde 8,4) ve Hollanda (yüzde 8,3). mesut-guleroglumenemen-aliaga-candarli-otoyolu-konut-piyasasini-hareketlendirdi

‘ZİRVE YAPMIŞTI’

Konut fiyatı artışının nedenlerini ve İzmir’in hangi ilçelerine pandemi nedeniyle talep olduğunu açıklayan İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, “2020 için geçerli bu veriler, 2021 için geçerli olmayacak. 2020 Mart ayında pandemi ilan edildi. Haziran’a kadar dört ay kapalı kalındı. Ne daire satıldı, ne kiraya verildi bu dönem. Haziran’da sıfır konutlara 0.64, ikinci el konutlara ise 0.74 faiz oranları geldi. Bu sıfır 0.64 ve 0.74 oranları ile birlikte tarihin en büyük zirvesini yaptı. İlk defa sıfır daire hariç ikinci el konut kredisine 0.74 faiz verildi, 2007’den bu yana hem de. O tarihten bu yana ise herkes ev satın almaya başladı o tarihin en büyük zirvesini yaptı. ...2020 yılında böyle bir talep oldu” dedi.

‘PİYASA HAREKETLENİYOR’

2021 Ocak ayı itibariyle konut satışlarının durağan olduğunu fakat altın ile dövizdeki düşüş nedeniyle piyasaların hareketlendiğini dile getiren Güleroğlu, “Bunun nedeni Türk halkı dünyaya göre barınma ihtiyacını önde tutan bir halk. Konut satışının olması buna olan ihtiyaç durumudur. Avrupa’da bir aile ev yatırımı yapmaz. Ben kazandım oda kendi kazansın der. Kızının bir evi olsun, oğlunun bir evi olsun diye anne baba çalışır, yırtınır. Sonuçta ev sahibi yapar. Bizim örf ve adetlerimiz daha farklı olduğu için insanlar konut yatırımını daha fazla yaptı. Krediler, faizler uygun oldu. Fiyatları çok arttı. 2021’e girdik. Ocak ayında çok büyük bir durağanlık yaşandı. İnsanlar kısıtlamalardan ev aramak için sokağa çıkamıyor. Konut satışlarında bir gerileme var. Son günlerde döviz ve altının aşağı düşmesi; doların 9’dan 7 liralara düşmesi piyasalara ciddi bir hareketlenme getirdi. Bu durum konut piyasasına da yansıyor yavaş yavaş. Piyasa böyle devam ederse konutta bu hareketlilik devam eder. Fakat tersine bir ekonomik parametre olursa konutta durağan yıl karşımıza çıkıyor olabilir” ifadelerini kullandı.

‘İMKAN VARSA KONUT ALIN’

İmkan var ise konut almanın faydalı olacağını tavsiye eden Güleroğlu, “Kriz dönemlerinde konut her zaman ucuz olur. Biz biraz farklıyız, 490 liradan altın aldım, e 390 iken almadı çünkü talep yoktu. Talep edilmediği dönemde fiyat ucuzlar, ucuzken almak da her zaman kazandırır. Bu krizi fırsata çevirmek vatandaşın elinde. Pandemi nedeniyle insanların yaşam şekilleri değişti. Müstakil ev, tarla alıp içine prefabrik ev alıp orada yaşamak gibi durumlar aşırı arttı. Fakat genç kesim hala merkezde ev almakta. Ayrancılar, Torbalı, Urla, Foça, Aliağa, Kemalpaşa gibi yerlerde fiyatlar yükseldi çünkü. İzmir’e yakın. Artık yeni yaşam şekli bu bölgelere yöneltti” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk/ Özel Haber