İzmir nüfusunun yüzde 10-12’sini oluşturan engelliler yerel yönetimlerde söz sahibi olmadıklarını dile getiriyor. Yerel seçimlerin bu haksızlığı gidermek için bir fırsat olduğunu dile getiren engelliler, siyaset yapmaları için belediye meclislerinde kendileri için yer ayrılmasını istiyor. Engellilerin daha uygun şartlarda siyaset yapabilmeleri için tüzük ve yasal değişikliklerin yapılması gerektiği vurgulanıyor.

“EŞEKTEN DÜŞEN BİLİR”

Ege Telgraf Gazetesi muhabiri Nihat AK'ın haberine göreEngelsiz bir yaşamın sunulması için karar vericilerin önemine dikkati çeken engelli aktivist Seyit Çelebi, “Ülkemizin üçüncü büyük ilinde yaşıyoruz. Türkiye’nin batıya açılan kapısı İzmir’de yaşıyoruz. Ama bu kentte ne kadar engellinin yaşadığını net olarak bilmiyoruz. Sayısını ve detaylarını bilmediğimiz engellilerle ilgili doğru bir politika üretebilmemiz mümkün mü? Engelliler günü ve engelliler haftasında hatırlanmak istemiyoruz. Bir yılda 365 gün var. Bir kaç gün hatırlanmamız sadece o günde haber konusu olmamız yeterli değil. Sadece o günlerde bizleri hatırlayanlar zaten saçmalıyor. Çünkü bizi bilmiyorlar. Bilmedikleri konularda ise proje üretebilmeleri mümkün değil. Önümüzde bir fırsat var. Mahalli İdareler Seçimleri 31 Mart 2024 Pazar günü gerçekleştirilecek. Siyasetçilerimiz bilmedikleri konularda ahkam kesmek yerine bu konuları bilenlere yer açsınlar. Nasrettin Hoca’nın “Yok yok, benim halimden doktor değil, eşekten düşen anlar” dediği gibi. Engellinin halini biz engelliler anlayabiliriz. Bizim yaşadığımız sorun ve sıkıntıları kelimelerle anlatabilmek mümkün değil. Engelli bireylerin hayatlarını kolaylaştırmaya yönelik politikaların oluşturulmasında, alınmasında ve uygulanmasındaki en büyük eksiklik, karar alıcı ve uygulayıcı konumda olan mekanizmaların içerisinde engelli bireylerin olmamasıdır. Ve bu mekanizmaların içerisinde bulunanların büyük çoğunluğunun önceliğinin " engelli bireyler" olmamasıdır” dedi.

Bakan Yerlikaya'dan 1 Mayıs açıklaması: Taksim Meydanı uygun değil Bakan Yerlikaya'dan 1 Mayıs açıklaması: Taksim Meydanı uygun değil

“SİYASETTE YERİMİZ OLSUN”

Siyasetteki engellerin kaldırılmasını isteyen Balçova Belediye Meclis Üyesi Sinem Aksema ise, “Engellilerin sosyal yaşama katılımlarında fiziki, sosyal, siyasal ve teknik birçok engel bulunuyor. Engelliler bireysel, ailevi ve toplumsal zorluklarla karşı karşıya kalırken, bu engeller çoğu zaman iç içe geçmekte. Sorunlar yumağını çözmek daha da zorlaşmakta. Ağırlığı her geçen gün dahada hissedilen engellilerin sorunlarını birkaç cümleyle ifade edebilmek oldukça zor. Ekonomiden eğitime, protez temininden sağlık sorunlarına kadar çok sorunumuz var. Siyaset alanı da bizler açısından zor bir kulvar. Engelli sayısıyla engellileri temsil eden siyasetçi sayısında büyük bir tezatlık var. Beş milyon nüfuslu İzmir’de 500 binin üzerinde engelli var. Oranlamaya baktığımızda İzmir’de 2-3 milletvekilinin engelli olması gerekiyor. Var mı yok. Biri büyükşehir 30'u ilçe belediye başkanından en az üçü engelli olması gerekir. Var mı yok. Belediye meclis üyelikleri, muhtarlıklar ve azalar arasında engelli temsiliyeti yok denecek kadar az. Bir arkadaşımız büyük zorluklarla ilçe belediye meclisi üyesi olmuştu. Bu dönem aday adaylığı başvurusu yapmadı. Sordum neden aday adayı olmadın diye. Engelliler adına bir şeyler yapamadığını söyledi. Aşkı şevki kırıldı. Siyasi partilerin engelli politikalarını engelli karar vericilerle birlikte yapması gerekir. Siyasi partilerin yasası olsun, tüzükleri olsun engellileri çok dikkate almıyor. Ben CHP’nin yeni tüzük çalışmasında engellilere hak tanınmasının gerektiğini gerekli yerlere ilettim. Gelecekte engelli il başkanı, engelli ilçe başkanı, engelli belediye başkanı ve milletvekilleri görmek istiyoruz. Benim mücadeleci bir yapım var. Engellilerle ilgili engeller kalkıncaya dek ben siyasette olmak istiyorum” diye konuştu. 

“İŞ VE AŞLA SINIRLI DEĞİL”

Engellilerin haklarını alması mücadelesine ömrünü adadığını vurgulayan İzmir Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Ramazan Kaymaz da, “Sadece bizim ülkemizde değil dünyanın her yerindeki engellilerin sorunları var. Yapılan araştırmalar engellilerin çok büyük çoğunluğunun toplumun yoksul kesimlerinden geldiğini ve yoksulluk içinde yaşadıklarını göstermek. Kuşkusuz bu gerçek, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde çok daha çarpıcı ve dramatik yönleriyle yaşanmaktadır. Engelli bireylerimizin sorunları sadece iş ve aşla sınırlı değil. Engelli bireylerimiz eğitim alanından seyahat konusuna kadar pek çok yerde zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Medeni bir toplumda sosyal adaletin sağlanabilmesi kilit rol oynamaktadır. Yerel yönetimlerin görevi, yerel topluluğun sorunlarına hizmet üretmek olduğuna göre, bu gruplara, hayatlarını kolaylaştıracak ve idame ettirebilecek ortamı sağlamakla ilgili projeler geliştirmesi ve uygulamaya koyması gerekir. İzmir Büyükşehir Belediyesi engellilerimizin ulaşımına yönelik güzel uygulamaları var. Ama bu yeterli olmuyor. Kentimizdeki engellilerin sorunlarını çözmeye 40 yılımı verdim. Artık endirekt değil direkt karar vericiler arasında olarak engelli politikaları üretmek istiyorum. Çiğli Belediye meclis üyesi aday adayı oldum. Mahalli idareler mezunuyum. Benim başvurduğum yerde 169 başvuru var. Engellilere yer verileceği bilgisi dillendirildi. Yaklaşık 40 kişi engelli belgesi aldı. Engelliliğin bir kriteri var. Engelli olmak yetmiyor. Engelliler için proje yapmak onlara hayata geçirmek gerekiyor. Liyakatli olmak gerekiyor. Biz liyakatli olan arkadaşlarımızın belediye meclislerinde olması için il başkanlıkları düzeyinde görüşmeler yapacağız” şeklinde konuştu.

Kaynak: EGE TELGRAF