Önceki hafta meydana gelen 6,9 şiddetindeki depremin ardından kent genelinde 39 okulun hasar gördüğünü bir okulun ise tahliye edildiğini açıklayan Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim öğretime mola kararı vermişti. Son olarak <strong>Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 16 Kasım Pazartesi</strong> tüm öğrenciler için bir haftalık ara tatilin başlayacağını duyurdu. Bakan Selçuk, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “16 Kasım Pazartesi itibariyle başlayacağımız ara tatilde, öğretmenlerimiz mesleki gelişim programlarına çevirim içi ortamda katılabileceklerdir. Kendilerine şimdiden iyi ve verimli bir mesleki gelişim dönemi diliyorum. Çocuklar beni okulda görür görmez 'Hocam, ara tatil olacak mı?' diye soruyor. Meraklarını giderelim. Yavrum, ara tatiller hakkınızdır. Elbette olacak. 16 Kasım Pazartesi günü tüm öğrencilerimiz için bir haftalık ara tatil başlıyor. Şimdiden iyi ve sağlıklı tatiller diliyorum" ifadesini kullandı. <h2>ŞİMDİ NE OLACAK?</h2> KESK'e bağlı Eğitim Sen'den depremin en çok etkilediği Bornova ve Bayraklı’da son duruma dair önemli açıklamalar geldi. <strong>Eğitim Sen 4 No'lu Şube Başkanı Şuayip Vayiç, korona virüs</strong> nedeniyle sıkıntılı ilerleyen eğitim sisteminin son depremle birlikte bir darbe daha aldığını belirterek, "Geçtiğimiz hafta deprem nedeniyle okullar tatil edilmişti. Bu hafta online eğitimler başladı. Önümüzdeki hafta akademik takvime göre ara tatil başlayacak. Sadece öğretmenler mesleki seminerlere başlayacak. Sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Şu anda eğitimde sağlıklı bir gidişattan bahsetmek mümkün değil. Bizim bulunduğumuz Bornova ve Bayraklı bölgesi en çok etkilenen ilçeler. Öğretmen ve öğrenciler açısından en büyük zorluğu biz yaşıyoruz. Rakam vermek gerekirse, uzaktan eğitimde katılım neredeyse yarı yarıya düştü. Daha önce katılım yüzde 80'lerde ise şimdi depremin etkisiyle bu oran yüzde 40'lara kadar indi. Çadırlarda yaşayan, İzmir dışına giden birçok aile var. Durum böyle olunca normal hayat işleyişinden uzaklaştık. İnsanlar evlerine giremiyorken eğitimi nasıl düşünecek? Aileler de bu konuda endişeli. Belki İzmir'de 17 bina yıkıldı ama şunu unutmamak lazım, hasarlı bina sayısı çok çok yüksek. İnsanlar daha hafif hasarlı binalara bile korkudan giremiyor. Bu durumdan ötürü de eğitim olumsuz etkilenmiş vaziyette. Bakanlığın eğitimle ilgili aldığı uzaktan eğitim kararı havada kaldı. En azından Bayraklı'da ve Bornova'da durum böyle" dedi. <h2>KAYIP BİR DÖNEM</h2> Eğitim Sen 4 No'lu Şube Başkanı Şuayip Vayiç şunları söyledi: Uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitimde zor da olsa bir koordinasyon tam da kurulmuşken depremi yaşadık. 9 Kasım'da 5'inci ve 9'uncu sınıflarda yüz yüze eğitim başlayacaktı. Ancak diğer illerin aksine İzmir'de ertelendi. Bu dönem kayıp diyebiliriz. Öğrenciler kendi çabalarıyla kaybını telafi edecek. Bakanlığın bu yönde bir çalışması yok. Resmi olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın 39 okulla ilgili bir açıklaması var. Bir de okulun boşaltıldığını biliyoruz. Burada eğitime devam edilmeyecek. Yakın süreçte burada artık eğitim öğretim yapılmayacak. Ancak biz bunların haricinde başka hasarlı okullar var mı, yok mu bilmiyoruz. Yarın yüz yüze eğitim başlıyor dense derslere gideceğiz, ancak hafif ya da orta hasarlı okullarda eğitime katılma konusunda tedirginiz. Çünkü dersi düşünürken ister istemez binanın kolonlarına bakacağız. Güvenli olup olmadığından emin olmadığımız her bina bizim için tedirgin edicidir, kaygı vericidir. Sonuçta, anasınıfından tutun, ilkokula, ortaokula giden çocuklarımız buralarda derse girecek. Mutlaka bir tedirginlik olacaktır. Pandemi gerçeği zaten ayrı bir olay. Şimdi bir de deprem konusu gündemde. Pandeminin etkilerini daha tam olarak atlatamamıştık. Eskiden öğretmenlerin Kovid-19 kaptığını konuşurken, şu anda okullardaki öğrencilerin yaşadığı sıkıntılar tartışılmaya başlandı. Kurallar zaten ilginç. Virüs çıkan öğrenciler karantinaya gidiyor, diğer öğretmenler ve öğrenciler derslere devam ediyor. Eğitim öğretim bu şekilde sürdürülmeye çalışılıyor. Uzaktan eğitimi tartışırken, şimdi bir de depremin derdine düştük. Şunu açıkça söyleyebiliriz, bu senenin ilk dönemi bizler için sıkıntılı ve kayıp bir dönemdir. Depremler devam edecek, buna göre önlem almak ve hayatımızı sürdürmek zorundayız. <strong>Erman Şentürk / Özel Haber</strong>