İzmir’de gayrimenkul sektörünün usta isimlerinden Gayrimenkul Uzmanı Uğur Sezginer ile sektörü konuştuk. Tüm yatırım araçlarına oranla gayrimenkulün çok kazandırdığını ve bu kazancın yüksek getiri beklentili yatırımcıyı fazlasıyla tatmin ettiğini belirten Sezginer “Şüphesiz tüm istatiksel verilerde gayrimenkul açık ara önde. Ne döviz ne de altın… Özellikle İzmir, cebinde parası olanlar için bir okyanus. Burada yatırım yapanlar dünyanın pek çok yerindeki gayrimenkul yatırımından çok daha fazlasını kazanıyor. Son 1 yılda bunu hep beraber izledik. Bu ciddi artış, önümüzdeki 5 yılsüresince devam edecek. Gayrimenkule yatırım yapan ve bu yatırımı için İzmir’i seçenler bu enflasyonist ortamda sadece parasını korumayacak, ciddi oranda da bir kazancın sahibi olacak” dedi. Konut stoğunun az olmasının piyasayı beklenenden hızlı bir şekilde büyüttüğünü belirten Sezginer şunları söyledi: -Gayrimenkulde son 1 yılda yaşanan gelişmeler yatırımcının da iştahını kabarttı. Sizce gayrimenkul, bu enflasyonist ortamda parayı koruma aracı mı, yoksa karlı bir yatırım mı? Bence her ikisini de barındırıyor. Son 1 yılda insanlar gayrimenkule yatırım yaparak hem parasını korudular hem de enflasyon oranının çok üzerinde bir kazanç elde ettiler. Altın ve dövizle kıyaslandığında tüm istatistiklerde gayrimenkul en çok kazandıran yatırım aracı. Bu yüzden gayrimenkul her zaman en çok tercih edilen yatırım aracı olacak. Üstelik gayrimenkul, 3 temel insan ihtiyacından biri. Barınma, yeme ihtiyacının hemen ardından yaşamsal bir içgüdü. Yatırımcı bazında bakıldığında ise gayrimenkulden hem kira geliri elde etmek hem de enflasyon oranın üzerinde bir değer artışı elde etmek keyif veriyor. Bu yüzden hem korumacı hem de karlı bir yatırım aracı olan gayrimenkul tercih edilmeye devam edecek. -Piyasada durağan bir süreç sözkonusu. Bugünden sonra yıl sonuna kadar gayrimenkulün yönü ne olur? Gayrimenkulde durağanlık bayram itibariyle başladı. Yaklaşık 1 aydır da bekleme pozisyonundayız. Piyasalar sıkıştığında gayrimenkul satışları neredeyse tamamen durur. Sonrasında bir faiz indirimi, para bolluğu, farklı bir bahane herkesi hızlı bir şekilde gayrimenkul alımına yönlendiriyor. Bu Türk halkının uzun yılardan beri piyasaya gösterdiği refleks. Durağan dönem eylül ayı ile birlikte son bulur. Fiyatların şuan için durmuş olması, piyasanın hep bu şekilde tepki göstereceği anlamına gelmez. Yatırımcı harekete geçmek için yeni bir fırsat kolluyor. Bu fırsat ise kısa bir süre içinde önlerine gelecektir. -Yani bugün cebinde nakit parası olanları, tüm yatırım araçlarından ziyade gayrimenkule mi yatırım yapmaya çağırıyorsunuz? Tabi ki. Sonuçta bu anlamda İzmir çok kıymetli. İzmir’de gayrimenkul, Avrupa’da getirisi en büyük 3 şehirden biri. Bu artış yüksek getiri beklentili tüm yatırımcıyı tatmin eder bir seviyede. Yeni proje sayısının azlığı, mevcut konut stoğunu değerli bir noktada tutuyor. Şuan müteahhitler elindeki arsayı değerlendiremez durumda. Bir projeye başladıklarında bunu kaça mal edeceklerini ve hangi rakamlar üzerinden pazarlayacaklarını kestiremez durumdalar. Bu yüzden ikinci el de dahil olmak üzere mevcut konutlar değerlenmeye ve kazandırmaya devam edecek. Cebinde nakiti olanları, bunu konutta değerlendirmek üzere yatırım yapmaya davet ediyorum. Kirada çok ciddi bir artış sözkonusu. Ve bu piyasadan etkilenen ciddi sayıda bir kitle var. Resmi açıklamalar ev fiyatlarının ve kira oranlarının geri geleceği noktasında. Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir? Bu açıklamaları ben de dinledim. Profesyonel olarak bu işi 10 yıldır yapıyorum. Bugüne dek Türkiye’de gayrimenkul fiyatlarının veya kira rakamlarının geriye geldiğine yönelik bir süreç ile karşılaşmadım. İşin enteresan tarafı şu ki, biz yok artık bu fiyata da bu ev kiralanmaz dediğimiz noktada dahi o daireyi birkaç gün içerisinde talip olanlar arasından müşteri seçtik. Bu ilgi devam ettiği sürece kira fiyatları düşmeyecektir. Peki gayrimenkulde fiyatlar artar mı? Bu maliyetler söz konusuyken ve hammadde fiyatları sürekli artarken gayrimenkulde fiyatların geriye geleceğini düşünmüyorum En fazla şuan içinde olduğumuz durağan dönemler yaşarız. Fakat o da bir süre sonra kendini akışa bırakacak ve fiyatlar tırmanmaya devam eecektir. Son olarak neden İzmir? Yerli ya da yabancı, coğrafyanın pek çok yerinden insanların buradan ev alma çabasını nasıl değerlendiriyorsunuz? İzmir dışında büyükşehirlerde görev yapan beyaz yakaların neredeyse hepsinin hayali, bir gün emekli olmak ve imkanlarıyla İzmir’de yatırım yapıp emeklilik hayatını keyifle burada sürdürmek. Bunun dışında İzmir’deki fiyat artışlarının cazipliğini gören yatırımcıların da gözdesi bir kentte yaşıyoruz. Artık her şeyi sosyal medyadan takip edebiliyoruz. İzmir’in yaşam biçimi ve rahatlığı da 85 milyon insanın dikkatini çekiyor. Bugün olmasa dahi hayatının ilerleyen dönemlerinde yaşayabilmek için bugünkü yatırımlarını bu kentte değerlendiriyorlar. Ve talep oldukça arzın kısıtlı kalması fiyatların yukarı çıkmasına neden oluyor. Doğal güzelliklerinin yanı sıra İzmir’in bir noktasından diğer noktasına ulaşımın bir saat gibi bir sürede sağlanıyor olması özellikle Ankara ve İstanbulluların buraya olan ilgisini artırıyor. Şunu söylemeliyim İzmir bir çekim merkezi ve uzunca bir sürede böyle olacak. Nüfus git gide artacak. Buna hazır olmalıyız ve hızla artan nüfusu doyurabilecek sosyal alanlar ve imkanlar yaratmalıyız. Belediyelerin de yatırımları buna paralel olmalı. Bugün İzmir’e yatırım yapan karşılığını fazlasıyla alacak Sezginer: Toplayacak olursak İzmir her şey de olduğu gibi gayrimenkulde de Türkiye’nin yıldızı. İzmir’in sahip olduğu tüm olanakların sahibi olmak isteyenler için, iddia ediyorum bugünden yatırım planlarınızı yapın. Bugün İzmir’de toprağa ve konuta yapacağınız her yatırımın karşılığını fazlasıyla alacaksınız. Yarın her şey için geç olmasın…