4lü Üst Kısım

Gençlere buluştu: Öyle bir ses verin ki…

Abone Ol

HAYALLERİMİN GENÇLİĞİ

Salondakilere, "14 Mayıs'ta ülkemizin 21 yıllık kazanımlarına sahip çıkıyor muyuz? 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı'nın inşası için 'Bismillah' diyor muyuz? 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı için 'Hemen şimdi' diyor muyuz? 14 Mayıs'ta 'Doğru adımlarla yola devam' diyerek geleceğimize sahip çıkıyor muyuz? 14 Mayıs'ta sizlerin üzerinden yapılan sinsi hesapları bir kez daha bozuyor muyuz? 14 Mayıs'ta sandıkları patlatıyor muyuz?" diye soran Erdoğan, salondan gelen "Evet" cevabı üzerine "Maşallah. İşte ülkemin, milletimin ve hayallerimin gençliği" ifadesini kullandı. Gençlerin gücü ve enerjisi kendilerinde olduğu müddetçe üstesinden gelemeyecekleri mücadele bulunmadığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu: "Ülkenin geleceğini sizlere teslim ederken gözümüz arkada kalmayacak. Rabb'im hepinizden razı olsun. Sizler AK Parti döneminde doğmuş, AK Parti döneminde büyümüş, adeta hayatı AK Parti ile tanımış bir nesilsiniz. Haklı olarak eski Türkiye'yi görmediğiniz, yaşamadığınız için bazı mukayeseleri yapmakta zorlanıyorsunuz. Bugün ülkemizde üretimden istihdama her alanda ölçek öylesine büyümüştür ki Türkiye'yi 21 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlatırken verdiğimiz rakamlar, verdiğimiz örnekler yetersiz kalabiliyor." Salonda, 1994 doğumlu bulunup bulunmadığını soran Erdoğan, kendisinin 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu hatırlatarak, bulunacakları tespitlerin CHP'li gençlere anlatılması gerektiğini söyledi. Belediye başkanlığına geldiği zaman İstanbul'da çöp, çukur, çamur bulunduğunu, kentin suyu olmadığını anlatan Erdoğan, şunları ifade etti: "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ümraniye Belediye Başkanı CHP'liydi. Ümraniye çöplüğü patladı, 39 vatandaşımız öldü. Ardından biz İstanbul'u da Ümraniye'yi de 1994'te aldık. O çöplüğün olduğu yeri spor tesisleri ile donattık. İnanıyorum ki İstanbul'daki gençler İstanbul'un bu halini bilmiyor. Öyleyse ne yapacağız? Onlara bunu anlatmamız lazım, susuz İstanbul'u suya biz kavuşturduk. 120 kilometre uzaklıktan, Istranca Dağları'ndan İstanbul'a suyu getirdik, çöpü, çukurları kaldırdık. Doğal gaz yok gibiydi, İstanbul'a gazı biz kavuşturduk. Bay bay Kemal kızma. Karadeniz doğal gazını da getirdik mi? Getirdik. Vatandaşa bedava Karadeniz doğal gazını veriyor muyuz? Şimdi ona başlıyoruz inşallah. Şimdi ne diyorlar? Hayal. Siz neye hayal demediniz ki? Tilki yetişemediğine koruk dermiş. Bu tilkilerden nedir çektiğimiz?" "Gençlerimiz başta olmak üzere tüm insanlarımızın ev hayalinin ufkunu değiştirdik" Seçimlerde AK Parti'den milletvekili adayı olan gençlerden ayağa kalkmalarını isteyen Erdoğan, salondakilere "Gençler, bu gördüğünüz ekip hep 30 yaşın altında. Bunların içinde liste başı olanlar, ilk 5'te olanlar var. CHP ne diyordu? 'Parlamentoyu çoluk çocuğa mı teslim edeceksiniz?' Bay bay Kemal sen tarih bilmiyorsun, bizim ecdadımız 19 yaşında bir çağ kapattı, bir çağı açtı. Biz de bu gençlerle beraber geliyoruz ve bir devri karanlık çağ olarak kapattık, aydınlık çağ bizle beraber geçti ve yola devam ediyoruz." dedi. Gençlere rakamları başka bir açıdan yorumlayarak Türkiye'nin 21 yılını anlatmak istediğini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi: "Eskiden bu ülkede insanların ilk hayali, başını sokacak bir ev bulmaktı. Bu hayalin ölçüsü, kelimenin tam anlamıyla dört duvar, bir damdan oluşan barınak seviyesiydi. Büyükşehirlerimizin çevresini saran gecekondular, işte bu ihtiyacın bir neticesi olarak ortaya çıktı. Biz, gençlerimiz başta olmak üzere tüm insanlarımızın ev hayalinin ufkunu değiştirdik. Geçtiğimiz 21 yılda ülkemizde 10,5 milyon yeni konut inşa edilmesini sağlayarak, vatandaşlarımızı güvenli, modern, yüksek standartlı yuvalara kavuşturduk. Bu konutların 1,2 milyonunu TOKİ vasıtasıyla inşa ettik. Yine bu konutların 3,3 milyonunu kentsel dönüşüm projeleriyle hayata geçirdik. Kalan kısmı da gelişen, büyüyen, refah seviyesi yükselen Türkiye'nin tabii bir sonucu olarak özel sektör eliyle ülkemize kazandırıldı. Bugün de ev sahibi olmak isteyen gençlerimizi bu hayallerine kavuşturacak olan yine biziz. Üstelik sadece insanlarımızı ev sahibi yapmakla kalmadık, şehirlerimizi altyapısı ve üstyapısıyla modern bir görünüme kavuşturduk."

"ESKİ TÜRKİYE'DE OTOMOBİL SAHİBİ OLMAK…”

Vatandaşların doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine ışıl ışıl şehirleriyle dünyadaki hiçbir ülkeden geri kalmayacak bir ülkeye sahip olduğunu belirten Erdoğan, "Başlattığımız İlk Evim, İlk Arsam kampanyalarıyla, bedelinin yarısını karşıladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ülkemizde kendi evine sahip olma hayaline kavuşmamış kimseyi bırakmayacağız" dedi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Eski Türkiye'de, bu ülkede otomobil sahibi olmak, çok sınırlı kesime mahsus bir ayrıcalıktı. Ülkemizin yarım asır öncesinde geçen filmleri, müzikalleri hatırlayın. Oralarda, zenginliğin ölçüsü, bugün artık aksi düşünülemeyecek hale gelen standartlarda bir ev ve herhangi bir otomobil sahibi olmaktı. Biz, geçtiğimiz 21 yılda ülkemizi 14,5 milyon otomobil ve hafif ticari araçla donattık. Erbakan Hoca, Devrim otomobilini yapmıştı, biz de şimdi devrin otomobilini yaptık. Bay bay Kemal, 'Fabrikası nerede?' dedi. Yorulur musun, çık Gemlik'e gel, fabrikayı gör. 'Bunu nereye, nasıl satacaksınız?' dedi. Şimdiden ciddi manada siparişler başladı. Siparişleri yetiştirmekte artık fabrika zorlanıyor. Tıpkı ev sahibi olma gibi otomobil edinmeyi de ayrıcalık olmaktan çıkarıp ortalama gelir sahibi herkesin ulaşabileceği bir imkan haline dönüştürdük. Üstelik Togg gibi yerli ve milli otomobil markamızla, bu gururu daha da öteye taşıyoruz. Bu ülkenin gençleri için ev sahibi olma gibi otomobil sahibi olmayı da standart hayat biçiminin parçası haline getirmeyi sürdüreceğiz. Yine eski Türkiye'de dilediğiniz eğitim seviyelerine kadar gidebilmek, pek az gencimize nasip olan bir imkandı. Üniversite sınavına giren her 10 evladımızdan ancak birinin yükseköğrenim görebildiği bir sisteme sahiptik. Biz, ülkemizin her alanı gibi eğitimde de altyapıyı, talebin tamamına cevap verecek düzeye getirdik. Anaokulundan liseye her seviyede 360 bin yeni derslik yaptık, 750 bin yeni öğretmen atadık, 131 yeni üniversiteyle yükseköğretim kurumu sayımızı 76'dan 208'e çıkardık. Öyle ki liseden mezun olan öğrencilerimizin tamamını yerleştirebileceğimiz kadar yükseköğrenim kapasitesine ulaştık. Böylece ülkemizdeki üniversite öğrencisi sayısı 1,6 milyondan 7 milyona yükseldi." (AA)