1954 yılında Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde dünyaya gelen Gökhan Güney, yedi çocuklu bir ailenin en küçük ferdiydi. Çocukluk yıllarını bu sınır ilçesinde geçiren Güney, 1967 yılında üniversite öğrencisi olan ağabeyini ziyaret etmek üzere İstanbul’a geldi. Bu ziyaret, onun hayatında bir dönüm noktası oldu. İstanbul’da bir konfeksiyon atölyesinde çalışmaya başlayan Güney, askerlik çağına kadar tekstil sektöründe emek verdi. Askerlik görevini Urfa’da bandocu olarak tamamladıktan sonra İstanbul’a geri döndü ve hayatını bu şehirde kurmaya karar verdi.

Sanatla iç içe bir hayat

Gökhan Güney, İstanbul’a döndükten kısa süre sonra Fatma Hanım ile evlendi. Bu evlilikten Selim, Büşra ve Serhan adında üç çocuğu oldu. Aile yaşantısını sürdürürken müzik tutkusunu da ihmal etmedi. Kadıköy Musiki Cemiyeti'nde Melahat Pars’ın yönetiminde müzik eğitimi alan sanatçı, 1979 yılında ilk albümü Garibin Çilesi ile müzik dünyasına adım attı. Bu albüm, Gökhan Güney’in sanat hayatında resmi olarak bir başlangıcı simgeliyor. Güney, ilerleyen yıllarda Arabesk ve Fantezi müzik türlerinin en etkili isimlerinden biri haline geldi.

Yeşilçam’da başarılı bir kariyer

Müziğin yanı sıra sinema dünyasında da iz bırakan Gökhan Güney, Yeşilçam’da Banu Alkan, Seda Sayan, Oya Aydoğan ve Bahar Öztan gibi dönemin ünlü isimleriyle birlikte 38 filmde rol aldı. Sadece oyunculukla sınırlı kalmayan Güney, 9 filmde yönetmen koltuğuna da oturarak sanatın farklı alanlarında kendini gösterdi. 1980’li yılların ilk yarısında hem müzik albümleriyle hem de sinema projeleriyle dönemin en çok konuşulan sanatçılarından biri olmayı başardı. Güney’in yapıtlarında toplumsal duygular, aşk, hüzün ve mücadele temaları ön plana çıktı.

2010’lu yılların başında farklı bir alan deneyen Gökhan Güney, İstanbul Kozyatağı’nda "Gökhan Güney Hatay Kebapçısı" adıyla bir restoran açtı. Hatay mutfağının seçkin örneklerini sunduğu bu mekân, sanatçının memleketine olan bağlılığının da bir göstergesi oldu. Ancak bir süre sonra bu işletmeyi devreden Güney, yeniden sanat dünyasındaki çalışmalarına odaklandı.

Kültürel birikimiyle kalıcı bir iz bıraktı

Müzik, sinema ve yaşamın iç içe geçtiği çok yönlü bir kariyere sahip olan Gökhan Güney, Türkiye’nin kültürel hafızasında özel bir yer edinmiş sanatçılar arasında yer alıyor. Reyhanlı’dan İstanbul’a uzanan hayat yolculuğu, onun mücadeleci kişiliğini ve sanata duyduğu derin sevgiyi yansıtıyor. Arabesk ve fantezi müzikte yarattığı eserlerle geniş kitlelere ulaşan Güney, hem sahnede hem beyaz perdede izleyicilerle kurduğu bağ sayesinde yıllar içinde unutulmaz bir isim haline geldi.

Albümler

1979 : Garibin Çilesi Ölünce Biter

1980 : Dost Yaraları (Uzelli)

1980 : Sevgi Dünyası

1981 : Dertsiz Gün Görmedim

1982 : Çaresizim

1983 : Sensiz Yaşamaya Alışacağım

1984 : Yaşadıkça

Yezdan Kayacan kimdir? Yezdan Kayacan kimdir?

1984 : Sevme Beni (Türküola)

1985 : Melek Yüzlüm

1986 : Öpmek Geldi İçimden

1986 : Senden Bana Yar Olmaz

1987 : Tanrı Seni Korusun

1987 : Çekilmez Çilelerim

1988 : Sana Can Dayanmaz

1989 : Anla Beni/Gözümün Bebeği

1990 : Nazar Değmesin

1991 : Gökhan Güney'le 91'e Merhaba

1992 : Sana Da Mı Geldiler

1992 : Korkuyorum

1993 : Güneş Yeniden Doğuyor

1993 : Olacak Şey Mi / Gülmek Benim Neyime

1994 : Söz Veriyorum

1994 : Nazlı Nazlı

1995 : Yeter Sevgilim

1996 : Kahrolası Gururum

1997 : Gökhan Güney '97 / Geceler

1998 : Klasikler

1999 : Benim Sevdam

2002 : Eski Zaman Anılarım

2005 : Yine Mi Sen

2020 : Ah Yanımda Sen Olsaydın / Sensiz Olmuyor

2021 : Ah Yanımda Sen Olsaydın / Sensiz Olmuyor(2021) Uğur Plak

Kral Müzik

Kaynak: Haber Merkezi