Güzeltepe’de yaşayan mahalle sakinleri, 2015’ten bu yana gerçekleşmeyen kentsel dönüşüme isyan etti. Mahalleli, ‘Mağdur edilmeyeceksek kentsel dönüşüme itirazımız yok’ diyor. Çiğli’de 2015 senesinde ilçe belediyesi tarafından onay verilen kentsel dönüşüm projesinde ilk adım için hala bekleniyor. Güzeltepe Mahallesinde 258 hak sahibini doğrudan ilgilendiren proje, 2016 yılında yayınlanan Bakanlar Kurulu kararının ardından hız kazanmıştı. Toplamda 166 konut yapılması planlanan mahallede bekleyiş devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hak sahipleri ile uzlaşma tutanaklarını imzalayarak projenin yapım ihalesine çıkışı bekleniyorken, vatandaş bu bekleyiş sürecine isyan etti. guzeltepeli-adil-olacaksa-donusum-olacak-diyor

‘MONTRÖ MAHALLELERİ GİBİ’

Planlanan kentsel dönüşüm projesi ile ilgili olarak haklarının yenmemesini istediğini söyleyen ve yirmi seneyi aşkındır Güzeltepe Mahallesi’nde yaşadığını belirten Bülent Erdağı, ‘İnsanlar mağdur edilmeyecekse kentsel dönüşüm gelsin’ dedi. Adil olmak koşuluyla aynı bloklardan istediklerinin altını çizen Erdağı, “Karşıda görünen binalar on kat, insanlar istedikleri gibi orada oturuyorlar. Tabi oturmak isteriz. Mesela adamın 4 kat evi var, 1 kat ev verilecekse hiç bulaşılmasın ama hakkı verilecekse yıkılsın buralar, güzel bir şeye dönsün” diye konuştu. Senelerdir Güzeltepe’de yaşayan ve inşaat sektöründe çalışan Erol Denizli de, yapılan kentsel dönüşüm programının talebi karşılamadığını söyledi. Denizli, konutlardaki kat irtifakının düşük olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletin beklentisi daha yüksek kat irtifakı, daha çok sosyal yaşam alanı ve güzel bir yaşam sunacak program istemekteyiz fakat bu gerçekleşmemektedir. Buradaki gecekondu yapılaşması verilen müsaadelerden sonra ve önceden yapılan imarı devam ettirdikten sonra sıkıntı çıkmaktadır.  Yollar zaten biliyorsunuz göründüğü gibi, yapılaşmalar oldukça çirkin vaziyette devam ediyor. Yeni yapılan yapılaşmada iki buçuk kat için, 7/20 gibi bir oran karşımıza çıkıyor. Bu durumda bitişik nizam olduğu için hiçbir dönüşüm özelliği taşımamaktadır. Burada bitişik nizamı kaldırıp mega bir projeyle bu işi daha ciddi bir biçimde uygulanmalı, görselde kalmamalı. Diğer bir gerçek ise her insanın ihtiyacı elbette farklı farklıdır ama mega bir projeyle bütün insanların ihtiyacı karşılanabilir. Buna öncelik tanınması lazım. Belediye başkanlarının, yetkili kişilerin devamlı gelip sorunları ön plana çıkarması dinlemesi çözüm aramaları gerekir tabi. Buraya kimse gelmiyor. Bir toplantı maksadıyla gelindi bir sefer öyle kaldı. Paris’in eski Montrö mahalleleri gibi burası arka plana atılmış, bekliyor”

‘BAŞKA YER İSTEMİYORUM’

Koca bir ömrü Güzeltepe Mahallesi’nde geçirmiş çınarlar ise başka bir yerde yaşamak istemediklerini dile getirdi. Uzun yıllardır burada yaşadığını ve neredeyse 60 yılı aşkındır mahallede bulunduğunu dile getiren Elif Tekin, “Başka yeri istemiyorum burayı istiyorum. Arsamı tam istiyorum, haklarımı tam istiyorum” diyerek isyan etti.. guzeltepeli-adil-olacaksa-donusum-olacak-diyor 47 senedir mahallede ikamet eden Mursal Uzar da senelerini geçirdikten sonra başka bir yerde olmak istemediğini söyledi. Kentsel dönüşüm projesinden kaynaklı olarak bazı vatandaşların mağdur, bazılarının ise memnun olacağını dile getiren Uzar, “Kişinin yerine göre ne verilir ne alınır bilemiyorum. Doğalgaz geçmiş, alt yapı geçmiş kentsel dönüşüme kadar imarı yükseltsinler, insanlar rahat etsin. Benim dört katlı binam var. 160 metrekare dört katlı bina vermeyecekler. Benim yapacağım daire 400 bin lira diyor,  benim binamda aynı fiyat. İşte kimisi memnun olacak kimisi olmayacak, her şey insanlar için iyi olsun” dedi.

‘SUİSTİMAL EDİYORLAR’

İnşaat sektöründe çalışan Murat Görmez, beklenen kentsel dönüşüm projesi nedeniyle vatandaşın evine yatırım yapamadığı ve sürekli projenin başlanacak dendiği halde hiç başlamadığını ifade etti. Görmez, “Yıllardır herkes sıkıntı çekiyor. Şuan bile çekiyoruz kim geliyorsa bunu yapıyoruz diyor ama kendilerini düşünüyorlar. Cebini düşünmekten başka hiçbir şey yok. Kentsel dönüşüm yıllardır aynı şekilde, milleti kandırıyorlar. Bugün yarın yakındır derken kimse evine bir çivi çakamıyor, hiç bir şey yapamıyor. Yıkık dökük evler, kentsel dönüşüm olacak diye bir şey yapamıyoruz. Buradaki halkın yarısından çoğu hep gariban insanlar bunu suistimal ediyorlar” açıklamalarında bulundu. Şuan çalışmadığını ve üç çocuk babası olduğunu söyleyen Şükrü Yanıt da kentsel dönüşümün olumlu sonuçlar doğurmayacağı kanaatinde. Yanıt, “Hakkımızı tam istiyoruz. Gerekeni istiyoruz. Bu gecekondu bölgesinde her gün evlerimiz akıyor, damlıyor. Bu sorunlara bir çözüm istiyoruz” dedi. Projenin yaratacağı mağduriyetten ziyade vatandaşın yaşam alanına dair talepleri bağlamında bir farklılık yaratmayacağını vurgulayan ev hanımı Havva Kaplan ise , “Kentsel dönüşüm iyi fakat yapılan binalar eskiyle aynı olacak. Otopark yok, yol alanı yok bence hiç bir fark yok. Bu şekilde bir faydası da yok” ifadelerini kullandı.

‘EVİN İÇİNDE ÖLECEĞİZ’

50 seneyi aşkındır mahallede yaşayan emekli Mehmet Çağlayan iki buçuk kat imar planı verildiğini bu koşullar olduğu müddetçe projeyi kabul etmediklerini dile getirdi. Mahalle sakinlerinin gelir düzeyi düşük vatandaşlar olduğunu söyleyen Çağlayan,” Biz kabul etmiyoruz. Rantçılık var. Bizim arka tarafımıza 10 kat imar izni veriyorlar çünkü rant var. Garibana, fakire geldi mi iki buçuk. O yüzden biz kentleşme istemiyoruz. Parklar olsun, yeşillik olsun biz bunu elbet isteriz ama böyle kentleşme istemiyoruz.  6-7 kat verseler o zaman biz müteahhide ya da devlete veririz. Ama iki buçuk kat olmaz. Dağların başına bedavadan 10 kat, bu memleket böyle gitmez. Bizde askere gidiyoruz, bizde vergimizi veriyoruz, bizde bu hükümetin vatandaşıyız ama açız. Asgari ücret iki bin beş yüz bile değil. Memurdum şimdi emekli maaşıyla nasıl idare edeceğim? Kiram varsa, çocuklarım varsa birde okuyorlarsa ben ne yapayım? Devlet adaleti getirsin. Adalet, hukuk, kardeşlik ve beraberlik yaşayalım. O parti senin bu parti benim olmasın, iyi bir şey istiyoruz. 50 senedir burada oturuyorum hala tuvaletler dışarıda, hala yol yok, sokaklar yok… Ben yetkililere sesleniyorum yazık günah bize de. Burada yaşayanlar gariban halk, niye gücü yoktur. Adil biçimde şimdi 7-8 kat verse, bizim sahamızda olur, camimizde olur, cemevimiz de. Yani her şeyimiz olur ama devlet bizi böyle bırakmış. Bizde kesinlikle vermiyoruz. Yani ya bizi evin içinde öldürecekler ya bize hakkımızı verecekler” dedi. Rana Beyza ÖZTÜRK - Feyaz TATAR / Özel Haber