Nihat AK/EGE TELGRAF-ÖZEL HABER- Uluslararası düzeyde, özellikle ABD ve Çin arasında yaşanan teknolojik çekişme ‘çip savaşı’nı doruk noktasına taşıdı. Otomotivden beyaz eşyaya, akıllı telefonlardan fotoğraf makinelerine kadar pek çok cihazın vazgeçilmezi olan çiplerin yokluğu önemli sorunlar oluşturuyor. Teknoloji dünyasının geleceğinde söz sahibi olmak isteyen ülke ve kuruluşlar ciddi yatırımlar yapıyor. Devlet politikası gereği, Türkiye’nin çip üretim üssünü İzmir olarak belirleyebileceğine dikkat çekiliyor. Ekonomideki bağımsızlığın, yüksek teknoljiye sahip olmaktan geçtiğine dikkati çeken İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, “Ekonomik bağımsızlığımızın yolu artık teknolojik bağımsızlıkla mümkün. Sanayimizin geleceği ve küresel değerler zinciri ile bütünleşmesinde anahtar unsur katma değeri yüksek üretimdir. Küresel düzeyde her geçen gün çipe olan talebin artması önemli bir gösterge. Çip üreticileri teknoloji dünyasının geleceğinde söz sahibi olacak. Çin ve ABD arasındaki yaşanan çip savaşı sorunun iyice tırmandığının bir göstergesi” dedi. mustafa-karabagli

STRATEJİK BİR ÜRÜN

Çip alanında yaşananların zaman zaman bazı sektörleri tedirgin ettiğini vurgulayan Başkan Karabağlı, “Aslında bir nevi ‘Hammadde savaşları yapılıyor’ desek, yalan olmaz. Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte hammadde savaşları iyice belirginleşti. Ukranya’nın çip üretiminde neon gazı gibi kritik elementlerin tedarikçisi olması, tedirginlikleri körükledi. Tedirginlikleri iyice artırdı. Son dönemde Avrupalı bazı fabrikaların üretimlerini durdurduklarına veya üretim kapasitelerini düşürdüklerine şahit oluyoruz. Ülkemizde de fabrikaların kapasitelerinin altında kaldığı termin sürelerinin uzadığı bir gerçek. Hatta hatta bazı makineler malesef küçücük bir çipi bekliyor. Savunma sanayisinden tıbbi cihazlara, otomotivden günlük hayatımızdaki ev aletlerine kadar çok geniş kapsamlı bir ürün yelpazesi söz konusu. Hatta pasaportlarımızda bile çip bulunuyor” diye konuştu.

ÜRETİMDE GECİKMEYELİM’

Çip üretim hamlesinde geç kalınmasının doğru olmayacağını belirten Karabağlı, “Türkiye çip üretimine odaklanarak önemli bir hamle yapabilir. Savunma ve sağlık gibi son derece stratejik konularda üretim bağımsızlığımız için bu hamleyi yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Türkiye çip krizine odaklanarak önemli bir hamle yapabilir. Bu milli bir mesele, ulusal bir davadır. Güçlerimizi birleştirerek daha fazla gecikmeden bir başlangıç yapabiliriz” ifadelerini kullandı.

İZMİR’İN POTANSİYELİ

Çip üretiminde Türkiye’nin üretim üssünün İzmir olabileceğine dikkati çeken Başkan Karabağlı, “İzmir’in sanayi altyapısıyla, yetişmiş insan gücüyle üniversite ve araştırma merkezleriyle, coğrafi konumuyla ve toleranslarıyla bu hamleyi başlatma kapasitesi olduğuna inanıyorum. Stratejik bir planlamayla, devletimizin gücünü ve desteğini arkamıza alarak güçlerimizi birleştirerek daha fazla geç kalmadan hamle yapabileceğimizi düşünüyorum” şeklinde konuştu.

YATIRIM GEREKTİRİYOR’

Halihazırda çip üretiminin yüzde 75'i Doğu Asya'da gerçekleştiriliyor. Tayvan, Güney Kore, Japonya, Çin ve ABD, çip üretiminde öncü ülkeler konumunda yer alıyor. Gelişmiş çiplerin ise yüzde 90'ı Tayvan'da üretiliyor. Türkiye’de en uç noktada çip üretimi yapan bir fabrikanın kurulması 15 - 20 milyar dolar civarında bir bütçe gerektiriyor. Ulusal bir devlet politikası olmadan çip üretiminde başarıya ulaşılamayacağına inanılıyor.