Nihat AK/EGE TELGRAF- Dünya genelinde süt üretimi Avrupa ve Okyanusya hariç tüm bölgelerde artarak yaklaşık 928 milyon tona ulaştı. Süt ürünlerinin uluslararası ticareti ağırlıklı olarak işlenmiş olarak yapılıyor. Türkiye'de geçen yıl üretilen çiğ süt miktarı yıllık bazda yüzde 7,1 azalarak 21 milyon 563 bin 492 ton oldu. Türkiye’de 15 yaş ve üstü bireyler yılda toplam 12.5 litre süt tüketiyor. Uzmanlar süt tüketiminin gelişmiş ülkelerin önemli ölçüde gerisinde olduğumuzu söylüyor.

ÜRETİM TAMAM DA…

Süt tüketiminin teşvik edilmesi gerektiğine dikkati çeken Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Tevfik Keskin, “Süt tüketiminde Avrupa’nın gerisindeyiz. Protein ve kalsiyum kaynağı süt, çocukluktan başlayıp ömür boyu tüketilmeli. Ülkenin süt ihtiyacını üreticiler olarak karşılayacak durumdayız. Geçtiğimiz yıl fiyat durumundan dolayı süt inekleri kesildi. Süt üretimimiz düştü, son dönemde ise yükseldi. Daha da yükselmesi için kayıtlı üretimin teşvik edilmesi gerekir. Devletin verdiği teşviğin çok daha üzerinde bir kaynak ülke ekonomisine kazındırılır. Yurttaş gönül rahatlığıyla süt içer” dedi.

YA KÜÇÜK ÜRETİCİLER?

Genel Başkan Keskin, “Üç beş tane inek bakan süt üreticisinin de bir yaşam hakkı olmalı. Son dönemde hayvanları kesilen ve üretimi bırakanların büyük bölümünü küçük üreticiler oluşturuyor. Küçük üreticiler birliklere üye olmalı ve örgütlenmelidir, onlar yok olmamalı, özel olarak teşvik edilmeli. Oradan başlayıp bu işi çok daha üst düzeyde yapacak kişiler mutlaka çıkacaktır. Ani fiyat değişikliklerinden küçük üreticiler kötü etkileniyor. Süt sanayicileri ise üreticiden sütü ucuza almaya çalışıyor. Bu ticari bir kural. Cenaze bekler, üretilen süt beklemez. Bakanlık üreticiyi koruyacak şekilde süt alımları yapabileceğini her zaman kamuoyuna bildirmeli. Üretici ucuza satmak yerine Bakanlığa satar. Süt tozu olarak 1,5-2 sene o ürün saklanabilir. Piyasaya denge gelir. Üreticide fiyatlar yükseldiğinde zam yapan sanayici ve zincir marketler ne hikmetse üyelerimizde rakam düştüğünde fiyatlarını indirmiyor” diye konuştu.

MALİYETİN ALTINDA

Süt ürünlerine ulaşımın zorlaştığını belirten Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk, “Türkiye'de süt sektörü çeşitli zorluklarla karşı karşıya. Üreticilerimizin maliyetlerin altında çiğ süt satması nedeniyle inekleri kesmek zorunda kaldıkları bir dönemden geçiliyor. Bu durum, süt üreticilerinin gelirlerinin düşmesine ve sektördeki sıkıntıların artmasına yol açıyor. Ayrıca, sanayi kısmında maliyetlerin artmasıyla birlikte fiyatları yükseltme eğilimi, tüketici kesiminin alım gücünün azalmasına ve süt ile ürünlerine erişimde zorluk yaşamasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.

‘ALIM GÜCÜ DÜŞÜYOR’

Bakanlık ve Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) sorunlar karşısına sesiz kaldığını savunan Başkan Öztürk, “Bakanlık ve USK sorunlara sessiz kalıyor. Süt sektöründeki sıkıntılar, üretici, sanayici ve tüketici arasındaki dengenin sağlanamamasıyla gittikçe derinleşiyor. Üreticilerin maliyetlerini karşılayamaması, süt ineklerini kesmek zorunda kalmasına ve sektördeki büyümeyi olumsuz etkilemesine yol açıyor. Sanayicilerin maliyet artışlarını fiyatlara yansıtması ise tüketici kesiminin alım gücünü olumsuz etkiliyor” diye konuştu. Sorunların kooperatifleşmeyle çözülebileceğine dikkati çeken Başkan Öztürk, “Kooperatifleşme ile bu sorunu doğrudan çözebilir Türkiye genelinde ilçe bazlı kooperatifler kurarak, sonrasında sağlıklı denetimlerle veri oluşturup piyasayı regüle eden kooperatifler sayesinde üreticilerimizin hak ettiği fiyattan sütlerini satmalarını sağlayabiliriz. Aynı zamanda kooperatifleşme sayesinde toplu alımlarla fiyatları düşürerek hammadde girdilerini minimum seviyeye indirebiliriz. Kooperatifler özvarlıklarına katacakları makine ekipmanları ile birlikte üreticileri doğrudan teknoloji ile buluşturabilir. Bunlar yapılabilir şeyler, Tire Süt Kooperatifi olarak yaptık, FAO’dan “Dünyaya Örnek Kırsal Kalkınma Modeli” ödülünü aldık. Dünya, Tire Süt Kooperatifi’ni fark etti ve tanıdı. Türkiye’nin de bir an önce bu modeli tanıyıp yürürlüğe sokması gerekmektedir. Yeni dönemde Tarım Bakanlığı’nda görev alacak olanların bir an önce bu sorunları çözmek için kooperatifler ve birlikler ile bir araya gelerek çalışmalar yapmasını temenni ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

‘ÖZENDİRMELİYİZ’

Tüketimin üzerinde üretim yapıldığını belirten süt üreticisi Mustafa Nizamoğlu, “Çocukların saçma sapan gıdalar tüketmesine müsaade ediliyor. Çocuklar yeteri kadar besleyici gıdalara yönlendirilmiyor. Faydalı gıdalar tüketmiyorlar. Sütte çok faydalı mineraller olduğunu bildikleri halde aileler çocuklarına bir türlü sevdiremiyor bu ürünü. Bizim çocukluğumuz sütle geçti. Her gece yatmadan mutlaka süt içerdik. Çocukların kolay ulaşabilecekleri yerlere kimyasal katkılı ürünler yerine süt konulmalı. Süt üreten bizler bile çocuklarımıza süt içirmekte zorlanıyoruz. Süt eksikliğinden dolayı sağlık sorunları çıkıyor çocuklarımızda. Süt içmeyi özendirecek formüller üzerinde çalışılmalıdır. Üç beş aydır süt prim yaptığından üretim fazlalaştı. Çünkü üretici şu an para kazanıyor. Üretimin önemli bölümünü de ihraç ediliyor. Üreten bir ülkenin kendinin tüketmemesi çok ilginç” dedi.