Süt ve süt ürünleri, en çok zamlanan Kalemlerden... Sütte fiyat artsa dahi girdi maliyetlerinin karşılanmadığını ifade eden üreticiler, hayvanları kesime gönderiyor. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, özellikle süte yapılan zamların günü kurtarmaya yönelik çözümler olduğunu ifade etti. Çözüm için girdi maliyetlerinin kontrol altına alınması gerektiğini ve alım fiyatlarının önceden planlanarak açıklanması gerektiğini vurgulayan Çakıcı, “Aslında verimi düşük hayvanın kesime gönderilmesi önceden normaldi. Fakat şimdi bunun altında başka sorunlar olduğu ortaya çıkıyor. Süt satış fiyatı, hayvanı beslemeyi, bakmayı, emeği karşılamıyor. Hayvan beslenmeye devam ediyor, oysa sütün fiyatı yemi karşılamıyor. Verimi düşük hayvan zaten otomatik olarak emek verilecek bir bütçe yoksunluğu nedeniyle kesime gidiyor. Asıl sıkıntı verimlilikteki hayvanın bile kesime gitmesi” dedi. 'SANAYİDEN FARKSIZ' Buğday konusunda da aynı sorunun yaşandığını, maliyetler üzerinden planlama yapılmadığı için her geçen gün tarım ve hayvancılıkta daha olumsuz senaryolar gözlendiğini dile getiren Çakıcı, “Buğdaya verilen taban fiyat sürekli baskı altında tutuluyor. Maliyetler üzerinden gidilmediği için durum git gide kötüleşiyor. Normalde piyasa koşullarında maliyet artı çiftçinin refah payını da koymak gerekiyor. Çiftçinin geliri olarak üzerine fiyat eklemek gerekiyor. Biz çiğ sütün fiyatını baskılıyoruz. Oysa karar mekanizmaları bu alanda baskı yapınca üretici hayvanını kesiyor. Maliyeti karşılamak çiftçiyi kurtarmaz. Bu işte emek var, bir sonraki ürün için para ayırması lazım. Ayrıca sermaye ve kar döngüsü olmak zorunda. Oysa ülkemizde tarım böyle düşünülmüyor. Bugüne dek bir şekilde gitti gibi görüldü. Şimdi bakıyoruz ki artık ithal de edemiyoruz. Alım gücü düştü, girdi fiyatları dünyada artmaya başladı. Bu nedenle tarımda girdilerle dönen bir sektör aslında sanayiden çok farkı yok. Gereken önemin verilmesi gerekiyor” açıklamalarında bulundu. 'FİYAT AÇIKLANMALI' Dr. Çakıcı, uzun vadede bu seyirde hayvancılık sektörünün bitme noktasına geleceği hakkında uyardı. Çakıcı, “Bu gidişat uzun vadede hayvancılık sektörünü ciddi anlamda etkileyecek. Kırmızı et üretimi artık dünyada zorlaştı. Kullanılan kaynak anlamında gerçekten büyük zorluklar yaşanıyor. Hayvan beslemek için arpa ve mısır ekmeniz gerekiyor. Mısır için ekeceğiniz alana dahi çok ciddi yatırımlar gerekiyor. Aslında çok büyük zorluklar var. Bir an evvel planlama yapılmalı. Biz ekim ayındaki buğdayı planlamak zorundayız. Ürünleri alma garantili taban fiyatı açıklamayınca 4 milyon hektar alan ekilmiyor. Çiftçi üretimi bırakıyor. Bu sorunları dile getiriyoruz fakat herhangi bir atılım bu konuda görmüyoruz ve her geçen gün çiftçi kaybediliyor. Hayvanlar kaybediliyor. Yalnızca günü kurtarıyoruz. Aslında ihtiyacımız olan alım fiyatlarını açıklamak. Böylece çiftçinin kazanmasını sağlamak” diye konuştu. Bir yandan zamlar diğer yandan alım gücü üreticinin adete belini büküyor. Hayvanların verimlilikten düşmeden dahi kesime gönderildiğini, böyle giderse çok daha olumsuz senaryolarla karşılacağını dile getiren Ödemişli süt üreticisi Ersin Kesen, “Süte zam geliyor gelmesine fakat diğer yandan girdi maliyetlerine de sürekli zam geliyor. Bu durumda çiftçinin cebine kalmıyor. Yine kurtarmıyor... İneklerimiz hep bıçağın altına gidiyor. Geçtiğimiz gün daha iki ineğimi kesime yolladım. 20 kilogramın altında süt verirse şu an zarar gözüyle bakılıyor. 20 kilo da aslında para kazandırmıyor. Yalnızca gideri belki biraz karşılıyor. Verimden düşmeden borçları nedeniyle ineğini satan da var. Sütü az olup döl tutma problemi olan hayvanlar var. Gebe kalana dek uğraşıyordu eskiden çiftçi, şimdi bir kısmı direkt kesime gönderiliyor. İşin özüne bakarsak, çiftçi bir şekilde zarar ediyor. Hayvancılık sektörü ciddi anlamda zorda. Sütün fiyatı artsa da iş düzelmez. Asgari ücretli marketten alışveriş yapamıyor artık. Bu zararın düzelmesi için gübre, elektrik ve mazotun fiyatının düşmesi gerekiyor. Elektriğe zam geldi. Yine mazota zam geliyor. Üç ton depo dolduruyoruz normalde. Alabildiğimiz bir ton. Ardından pahalı fiyattan almak zorunda kalıyoruz. Yetmiyor, yettiremiyor, çiftçi hayvanlarından oluyor” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber