Pandemi sürecinde işçinin can simidi olan Kısa Çalışma Ödeneği bu Temmuz başında sona erdi. Normalleşme süreci ile birlikte kaderi ile baş başa kalan milyonlarca çalışan gelecek kaygısına düşerken, yeni istihdam yaratmak adına açıklanan son teşvikler umuttan çok hayal kırıklığına yol açtı. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, söz konusu uygulamanın kötüye kullanılabileceği iddiasında bulunarak daha çok işçinin işsiz kalacağını ileri sürdü. 1 Temmuz ile birlikte özel sektörde toplu işten çıkarma ve tasfiyelerin başladığını belirten Sarı, “Tüm işyerlerinde sayılar azaltılıyor. Sadece bir havayolu şirketinde 1 Temmuz itibariyle 40 kişinin işten atıldığını gördük. Kaldı ki bu sadece işin medyaya yansıyan kısmı. İşten atma yasakları varken bile bu ülkede 270 bin insan işten çıkarılmıştı. Kod-29'a dayanarak insanları işinden, ekmeğinden etmişlerdi. Şimdi yasaklar da sona erdi, çok daha fazla insanın işten çıkarılacağını görüyoruz. Birçok şirket Temmuz ayı itibarı ile toplu tasfiyeler başlayacak. Şimdilik manzaranın ne olduğu belli değil. Temmuz ayının sonunda SGK verilerine bakacağız, işe giriş-çıkışlarda yaşanan değişimi göreceğiz. Ve esas manzara o zaman ortaya çıkacak. “Temmuz’da ekonomi şaha kalkacak” demişlerdi. Evet, dedikleri gibi ekonomi şahlandı. Esas mesele Kısa Çalışma Ödeneği’nin bitmesi ya da işten çıkarma yasaklarının sona ermesi değil, 1 Temmuz itibariyle zam yağmuruna tutulacağız demiştik. Nitekim dediğimiz de çıktı. Daha Temmuz olmadan doğalgaza, elektriğe, benzine, motorine zam geldi. Bunlarla birlikte tüm gıda ve temel ihtiyaç malzemelerine zam gelmesi kaçınılmaz. Rakamlar gıda enflasyonunun yüzde 42 olduğunu gösteriyor. Gıda enflasyonu böyleyken normal enflasyonu yüzde 16 göstererek memurlara, emeklilere yüzde 8 zam yapıldı. Gerçekliğini yitirmiş bir TÜİK ve Hükümet ile karşı karşıyayız. Ülkeyi yönetenler kendi yazlık saraylarına 600 milyon lira harcarken, bugün çiftçilere destek paketi 542 bin lira olarak açıklanıyor. Bu ülkede saraya giden para çiftçiye destek olarak gelmiyor” iddiasında bulundu.

ZOR GÜNLER KAPIDA’

İşçileri önümüzdeki süreçte zor günlerin beklediğini savunan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı “Halkın yoksullaşacağı, ciddi bir dönem bizi bekliyor. Çoklu yoksullaştırma programı ile ülkenin tamamının yoksulluk içerisinde boğuşacağı aşikar. Kısmi olarak sendikalı, örgütlü yerlerde işçilerin hakları korunup kollanabilir ancak bu toplam çalışan nüfusun yüzde 5'ini geçmemekte. Geriye kalan çoğunluk yoksullukla karşı karşıya ve yaşamını idame ettiremeyecek noktaya gelmektedir. Bu durum da intiharlara, cinayetlere, boşanmalara ve daha birçok sosyal dengesizliğe sebep olacaktır. İşten çıkarma yasakları ve Kısa Çalışma Ödeneği kesildiği anda işyerleri ister istemez yükü işçilerin üzerine bindirecekti. Faturayı işçiye kesen patronlar, vergiden, sigortadan, vereceği asgari ücretten kurtulmanın telaşında. Geçtiğimiz günlerde yeni istihdam yaratmak adına yanlış bir politika açıklandı. Hükümet, ‘İşverenlere yeni işçi alırsanız bir yıl süresince sizi vergiden ve sigortadan muaf tutacağız’ dedi. ‘Devlet olarak bu yükü biz karşılayacağız’ dedi. Bu durum işverenlerin iştahını kabartacak. Zaten yolunda gitmeyen durum daha da içinden çıkılmaz bir hal alacak. Şimdi ‘eski işçiyi çıkar, yeniden işçi al’ dönemi başlayacak. Vergiden ve sigorta giderlerinden kaçınmak için bu durum kötüye kullanılacak. İşverene teşvik derken olan yine çalışana olacak. Hatta aynı işyerinde çalışan işçilerin de işten çıkarılıp yeniden aynı işe alındığını göreceğiz. Ne yazık ki her koşulda çalışanlar bu devir daim içerisinde ezilen kesim olacaktır. Biz DİSK olarak işten çıkarma yasakları ve Kısa Çalışma Ödeneği gibi uygulamaların uzatılmasını talep ediyorduk. Ancak 128 milyar doların ortadan kaybolduğu bir ülkede, hazinede işçiye Kısa Çalışma Ödeneği altında ödenecek bir kaynak olmadığı için bir uzatma daha ilan etmelerini beklemiyoruz. Zaten işsizlik fonundaki parayı işverene teşvik olarak verdiklerinden böyle bir bütçe de kalmadı. Kısa Çalışma Ödeneği adı altında işverenlere aktarılan işsizlik fonundaki paranın da önemli bir bölümü eriyip gitti. Aslında kaynak var ama bunu işçi için kullanmıyorlar. Şimdi ekonomiyi de kendi gidişine bırakacaklar. Bugünlerde çok konuşulan varyant virüs ülkemizi yeni bir kaosa sürükler ve yeni bir kapanmayı beraberinde getirirse o zaman emekçileri ve ezilen halkı çok daha zor günler, daha fazla yoksulluk bekliyor." değerlendirmesinde bulundu. ERMAN ŞENTÜRK ÖZEL HABER