Madem herkes ettiğini bulacak, o zaman iyilik edin” demişler… “Dünyayı İyilik Kurtaracak” ilkesi ile yola çıktıklarını belirten İzmir Güneş Lions Kulübü Başkanı Dr. Canan Can, çalışmalarını Ege Telgraf’a anlattı. Kişilere, “Önce kendinizi sevin” tavsiyesinde bulunan Can, sivil toplum kuruluşlarının önemine de değindi.

  • Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
İzmir’de doğdum, okul hayatım da bu kentte geçti. Ailem Malatya kökenli. Babam da Türkiye’de ilk tereyağ fabrikasını kuran Mehmet Behçet Can. Hayatımda çok önemli bir yeri var… Şu anda Karabağlar Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nde Organizasyon ve Sosyal İlişkiler Bölümü’nde görev yapıyorum. Bu dönemde Güneş Lions Kulübü Başkanlık görevini yürütüyorum.
  • Sosyal sorumluluk projeleriyle yakından ilgileniyorsunuz. Bugüne kadar ne gibi çalışmalar yaptınız?
Ağırlıklı olarak kadın ve çocuk üzerine çalışmalar yapıyorum. Kadın çalışmalarında özellikle Karabağlar’ın üst bölgelerine yoğunlaştım. Geçmişte, burada kadınlarımıza yoga dersi verdim. O bölgelerde spor yapılabilir ama yoga biraz daha felsefe isteyen bir konu… Ben de bu felsefeyle birlikte onlara bir kazanımda bulunmaya çalıştım. Bu çalışmanın ardından kadınlarımızın kendilerinde bir keşif yolculuğuna çıktıklarını görmek beni ayrıca mutlu etti. Sosyal sorumluluk projelerinde belki 50 kişiye dokunuyorsunuz ama dokunduğunuz hayatların da başkaları için bir şeyler yapmaya çalıştıklarınızı görüyorsunuz. Bu da insan için ayrı bir gurur verici…
  • Baktığımızda bu tarz projelerin gerçekleşmesi biraz zaman alıyor. Günümüz hayatında da zaman en kıymetli şeylerden biri… Bu anlamda siz zamanınızı nasıl ayarlıyorsunuz?
Benim galiba yapımda var… Bir gün içinde birçok işi halletmeye çalışıyorum. İnsan isterse inanın ki birçok konuya zaman ayırabilir. İşin özü sistemli çalışmada! Kendi işimle ilgileniyor, Lions’larla projeden projeye koşuyor, zihnimi boşaltmak için de heykel yapıyorum. ‘Çok yoruldum, evde oturup dinleneyim’ de diyebilirim. Yaşam insana verilen bir armağan… İnsanlar yaşamlarını öyle güzel donatmalı ki bu dünyaya bir şeyler bırakabilsin. Bu, bizim dünyaya borçlu olduğumuz bir görev. Giderken hiçbir şey götürmüyoruz ama arkamızda güzel şeyler bırakmak bizim elimizde. Kimse mallarıyla, mülkleriyle ayrılmıyor bu dünyada; hayata attığımız bir imzadır bizi hatırlatan… Ben de biriktirdiğim, öğrendiğim şeyleri insanlarla paylaşmayı seviyorum. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk bize bu imkanı verdiyse bizler de bunları ülkemiz, toplumumuz için kullanmayı seçmeliyiz.
  • Lionslar… Sivil toplum kuruluşları hayatın ayrılmaz bir parçası. Yapılan çalışmalar da toplumu aydınlatmada büyük bir ışık sağlıyor. Sizin Lions Kulüpleri ile tanışmanız nasıl oldu?
Lions ile tanışmam aslında bir tesadüf. Hocam, arkadaşım Şefika Demirkan beni kulübe kaydetmek istediğini söyledi. İlk duyduğumda ne yapacağımı bilmediğimi söyledim ancak sonrasında kayıt oldum. Kulübe girer girmez sekreter oldum. Ondan sonra başkan oldum. Başkanlık dönemin tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid 19 salgınına geldiği için biraz daha sıkışık alanda çalışmak zorunda kaldık. Gerçekten hizmet alanında zor bir iş yapıyoruz. Bizler ‘Dünyayı İyilik Kurtaracak’ diyoruz ama bu iyiliği de hizmet alanında göstermemiz gerekiyor. Toplantılarımız çok zor oluyor ama başarıyoruz. Bence bu dönemin başkanları çok özel başkanlar…
  • Aynı noktaya değinmek istiyordum… Zor bir süreçten geçiyoruz, hayatın her alanında da etkilerini hissediyoruz. Ancak burada elde edilen başarı herhalde çok daha büyük olacaktır, değil mi?
Gerçekten de öyle… Şu anda Çocuk Onkolojisi ile ilgili bir çalışmamız var. Bununla ilgili Behçet Uz Çocuk Hastanesi ile görüşmelerimiz oluyor. Yaşanan eksiklikleri tespit edip giderme konusunda neler yapabileceğimize kafa yorduk. Kurutma makinesi, küçük buzdolapları… Bunun dışında otizmle ilgili bir bina konusunda da ihtiyaç var. Bu binanın yapılması için iş insanları, Ticaret Odası ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ile görüşme yapıp desteklerini istemeyi düşünüyorum. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, gelir açısından sıkıntı yaşayan insanlarımızın da sıklıkla tercih ettiği bir hastane. Çocuklar bizim için çok önemli; onlar geleceğin dünyası… Onlara hizmet etmeyeceğiz de kime edeceğiz. İnşallah arzularımız gerçekleşir. Kurutma makinesi, buzdolabı elbette ki bulunur ancak oraya küçük bir bina kazandırırsak gerçekten güzel bir iş yapmış oluruz.
  • Şu anda Güneş Lions’ta kaç üye var?
Yeni üyelerimiz de var ama şu anda ortalama 30 kişiyiz.
  • Ağırlıklı olarak üyeleriniz kadın mı?
Biraz öyle oldu. Sivil toplum kuruluşlarında kadınlarının rolünün çok önemli olduğu inancındayım. Kadın en önce çocuğu yetiştiriyor… Biz topluma annenin yetiştirdiği çocuk olarak katılıyoruz. O nedenle kadınların eğitimli olması ve hayata bakışı geleceği çok etkiliyor.
  • Kadının eğitiminden söz ettiniz ama maalesef birtakım konular hala çözülmüş değil… Kadın cinayetleri, eğitimde ve iş hayatında, seçme ve seçilmede eşitsizlik… Günümüzde ne yazık ki konuştuğumuz kavramlar…
Kadınlar şu anda ne yazık ki toplumda hak ettikleri saygıyı göremiyor. Çünkü kanunlar yeterince kadınlarla bir yürümüyor... Kadının bakış açısı ve erkeğin bakış açısı çok farklı. Bu konular eşit yürütülmediği zaman egemenlik bir yerde farklı bir yerde farklı işliyor… Hayatın her alanına kadının bakış açısını katmamız lazım. O yüzden siyasette, eğitimde, iş hayatında, kısacası toplumun her alanında kadınları desteklememiz gerekiyor. Toplumların gelişmesi açısından bu konu çok önemli.
  • Güneş Lions ile ilgili hayalleriniz ne? Evet, hedefleriniz var ancak ‘Keşke şunu da yapabilsem’ dediğiniz bir konu var mı?
En büyük hayalim yaptığımız hizmetlerin geri dönüşümü.
  • Bu nasıl bir geri dönüş? Açabilir miyiz?
Örneğin, otizmle ilgili bir şey yaptıysam oradaki çocukların bu projeden yararlanması beni çok mutlu eder. Proje yapmak aslında kolay, önemli olan geri dönüşüm noktasında başarıya ulaşmak. Kadınlar için çalışmalarım oldu, yoga eğitimleri verdim. Orada bu farkındalığı yaratmak çok zordu ama o kadınların kendi yolculuğuna çıkmalarını görmek benim için çok güzel bir şeydi… Başarı aslında tam da burada... Yaptığımız şeylerin geri dönüşümü çok önemli. Güneş Lions’a yeni arkadaşlarımız da katıldı. Hepsi alanında çok başarılı, özverili insanlar. Başarılı olmak için birlikte çok çalışacağız. Yaptığımız her çalışmayı da takip edeceğiz. Yapmak için yapmayacağız, insanların eksik noktalarını tamamlamak için yola çıkacağız. 10 insanı mutlu ederseniz, her biri 10 insanı mutlu eder… Katlanarak çoğalır sevgi…
  • İnsanlara bu yolda başka önerileriniz var mı?
Önce kendilerini sevsinler. Her şey kendinizi sevmekle başlıyor. Kendini sevmeyen insan hayatında mutlu olamaz. Mutlu olmayan insan da üretemez. Önce kendimizin farkına varacağız, egolarımızı aşağıya indireceğiz. Farkındalığımızın farkına varacağız. İlk önce kendimizi donatacağız. Bunları yapamazsak topluma da bir kazanç sağlayamayız. Herkesin maddi geliri yüksek olmayabilir… Ancak ne yapabileceğini keşfetmek çok önemli. Sivil toplumun da amacı bu zaten… Sivil toplum çimento gibi. Bir duvar ördüğünüzde taban kötüyse tavan dökülür. O yüzden sivil toplum çok önemli.
  • Son olarak bir mesaj…
Lions bizim bir ailemiz. Hocalarıma minnet borçluyum. Burası çok geliştiren bir kulüp; hizmet, iyilik, protokol anlamında çok sürekli eğitim alıyoruz. Kişilerin ufkunu genişletiyor. Görüş ufkunuzu açtığınızda hayatın anlamı da sizin için daha farklı oluyor. O yüzden kulübümüz ‘güneş’ gibi… Parlayan, hayata dokunan, gelişen ve büyüten… Işığımız daim olsun… Yağmur Gülü / Özel Haber