İnciraltı Gelişim Derneği (İNGEDER) Başkanı Tayfun Karabulut, Ege Telgraf Web TV’ye yaptığı açıklamada bölgenin sağlık turizmi için planlanmasının daha da gecikmesi durumunda kabristan olarak hizmet vermesini talep edeceklerini söyledi. Karabulut,“Önümüzdeki süreçte herkesin yaşamadan fark etmediği bir sorun için kullanımını isteyeceğiz. İzmir’de yeterli mezarlık yok. Biz bu soruna çözüm olarak İnciraltı’nın dev bir kabristan yapılmasını söyleyecek ve bu alanın mağdurları olarak da buraya gömülmeyi talep edeceğiz” dedi.

‘İZMİR’İN KAYBIDIR’

İnciraltı bölgesi için 2013 yılında 2020 EXPO hedefi için bir planlama yapıldığını ancak bu kaybedilince gerek Büyükşehir Belediyesi’nin gerek de meslek odalarının açtığı davalarla söz konusu planların iptal edildiğini hatırlatan İnciraltı Gelişim Derneği Başkanı Tayfun Karabulut, o günden sonra kaderlerine terk edildiklerini aktardı. 2016 yılında Binali Yıldırım’ın başbakan olmasının ardından yapılan ‘İmar planları başladı’ açıklamasıyla umutlandıklarının altını çizen Karabulut, “Bu süreç Büyükşehir Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile biz tarafından ortak olarak yürütülüyordu. Ancak maalesef 3 yılı geçtik hala somut bir adım atamadık. Bu durumda bu konuda yavaş kalındığını ve ihmaller olduğunu bize gösteriyor. Yine de il ve ilçe belediyemiz ile bakanlığımız bu konuda irade ortaya koyuyor. Çünkü bölgemizin bürokrasi anlamında çok grift bir yapısı, mevzuatlara takılan yönleri bulunuyor. Bu bürokrasi maalesef bizi bu noktaya götürdü. Biz yine de İnciraltı ve Bahçelerarası toprak sahipleri olarak irademizi ortaya koyuyoruz ve benzer iradeyi İzmir’de ortaya koymalı. Belki bir ihmal varsa bu tüm İzmir’in ihmalidir. Kentimiz bunu yürekten istemelidir. Çünkü kayıp İzmir’in kaybıdır sadece bizim değil” dedi.

‘MAĞDUR SAYISI ARTIYOR’

Bölgedeki sorunun bugün itibariyle 2 bin 700 aileyi doğrudan ilgilendirdiğini ve zaman ilerledikçe bu sayının arttığını vurgulayan Karabulut, sorunun kentlinin de yaşam kalitesini düşündürdüğünü savundu. Başkan Karabulut şunları söyledi: “Geçmişte daha azdı ancak bu sorunla yüzleşen beşinci nesildir. Dolayısıyla büyüklerimizin rahmetli olmasıyla topraklardaki ortaklık artıyor. Dolayısıyla bölgeyle ilintili olan insan sayısı giderek büyüyor. Yani yarın bu sorun daha da büyüyecek. Bunlar İzmir’in ve bu memleketin insanı. Dönemin Balçova Kaymakamı, İnciraltı’da toprağı olup sosyal yardıma ihtiyaç duyan 11 aile olduğunu söylemişti ki bugün bu sayı muhtemelen artmıştır. Kimilerinde bu bölgede arazi sahibi olan insanların zengin olduğuna dair bir görüş var. Ancak durum böyle değil tam anlamıyla sefalet yaşanıyor. Bu bölgede bir sağlık ocağı, düzgün bir yol ya da sosyal donatı alanları yok. Hemşerilerimiz İnciraltı’na gelirler ancak geldikleri yer bizim bölgemiz değil. Bizim sorun yaşadığımız ve çözüm aradığımız arazi 5 bin dönümlük bir alan. Ve burası kamuya faydasız olarak bekliyor. Çünkü bu alanda en fazla parayla girebildikleri birkaç piknik alanı ya da düğün salonları var kalanı da boş bir şekilde duruyor. Biz İzmirliye diyoruz ki gelin burayı kamu yararına planlayalım. Çünkü bu planlama bir gün dahi gecikince İzmirlilerin yaşam kalitesini geciktiriyor. En basit anlamında insanlar burayı hafta sonu ziyaret etmek istediğinde müthiş bir trafik sıkıntısı çekiyor. Oysa burası planlandığında bölgenin alt yapı sorunları çözülecek, turizm, ticaret ve bölgeye yeni nitelikli yeşil alanlar kazandırılacak. Burada yeşil alan kaybı olmayacak aksine en az iki tane daha kent ormanı kazanılacak. Biz bundan faydalanamıyoruz.”

‘HERKES DESTEKLEMELİ!’

Birçok kişinin yıllar içinde vefat ettiğini, kimisinin topraklarını sattığını, kimisinin mahkemelerde toprak yitirdiğini belirten Karabulut, İncirlatı’nın İzmirli’ye ait olduğunu ancak giderek sermayeye kaldığını söyledi. Burada kendilerinin yalnız bırakılmaması gerektiğini tüm İzmir’in bölgenin acilen planlanması için destek vermesi gerektiğini aktaran Tayfun Karabulut “Bizim sorunumuz yalnız kalmak. Yalnız kalmamak için de Büyükşehir Belediyesi’nin, Balçova Belediyesi’nin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bu alana daha ivedi şekilde eğilmesi ve bizlerle ortak bir şekilde süreci hızlıca yürütmesi gerekiyor. Daha az zararla atlatmak için seferberlik halinde olmamız gereken bir dönem. Bugün bu kentte yaşanan tüm sorunların sebebi, gecikmeler. Bu sıkıntıların gerçekleşmemesi için gerek yerel gerek de genel yöneticilerin daha hızlı adım atması, sivil toplum örgütlerinin de yan yana durması, İzmirlilerin ise süreçlere daha fazla katkı sunması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İzmir’imize bir müjde verelim

Söz konu bölgeyle ilgili dört ana tarafın bir türlü bir araya gelememesinden şikayet eden Karabulut, tüm kurumların İnciraltı’nın korunarak planlanmasından yana olduğunu söyledi. Yakında Ankara’da ortak bir toplantı yapılacağını vurgulayan Başkan, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Sayın Mehmet Ali Kahraman Bey sağ olsun geçmişte de bu anlamda çalışan ve bölgeyi yakından tanıyan biri. Kendisiyle 2019’un Nisan ayında bir araya geldik Ankara’da. Kendisi bize çerçeveyi anlatmıştı, bizde eksik gördüğümüz noktaları iletmiştik. Bizden sürecin devamında da geri dönüşler istiyorlar, iletişimimiz sürüyor. Temmuz ayında Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’le de görüşmüştük. Bir adım atılması gerektiğinde atılacağını dair başkanımızda söylemişti. Bu tür görüşmelerin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Ankara’da bir toplantı yapmak üzere resmi bir davet yapılacak. İl ve ilçe belediyelerimiz, bizler ve bakanlığımız dörtlü bir koalisyon olarak toplanacağız. Çünkü burada dört taraf var süreçte ve hiç tam anlamıyla bir araya gelmemişti. Dönem dönem bu anlamda bir iletişim sağlansa da genel olarak diyalogsuzluk sorunumuz var. Bakanlığımız son görüşmede, teknik anlamdaki hazırlıklarda sona gelindiğini, yakın bir tarih içinde tarafları Ankara’ya davet edeceğini öğrendik. Tüm makamlar, kurum fark etmeksizin İnciraltı’nın korunarak planlanmasından yana. Biz istiyoruz ki masada bunu hep birlikte neticelendirelim ve İzmir’imize bir müjde verelim” diye konuştu.

‘HAKSIZ YERE İTHAM EDİLDİK’

Son günlerdeki kent gündeminin Çankaya’ya yapılması planlanan gökdelen olduğunu söyleyen Karabulut, kendilerinin haksız yere gökdelen imarı iddialarıyla uzun süre itham edildiğini savundu. Planlama gecikecekse İnciraltı’na mezarlık yapalım diyen Karabulut şunları söyledi: “Bugün İzmir’in kent gündeminde gökdelen polemiği var. Biz bunu duyunca çığlık attık. Geçmişte İnciraltı ile ilgili başka sivil toplum örgütlerini ya da kurumları ziyaret ettiğimizde bize ‘Siz burada gökdelen istiyorsunuz, hükümet ya da yerel yönetim de vermiyor’ deniyordu. Biz böyle bir talepte hiç bulunmadık. Bu bizim üzerimize atılmış asılsız bir itham. Her fırsatta bir gökdelen imarı istemediğimizi, normal imar istediğimizi belirttik. Bugün İzmir’in göbeğine bir gökdelen yapılıyor ve bu herkesi tedirgin ediyor. Dolayısıyla herkes tedirgin ve tepkisini ortaya koyuyor. Belediyelerimiz de belli bir görüşte ancak sorumluluk alanlarında değil neden çünkü mahkeme kararı çıkmış. Yani İzmir geç kalmış. Biz de diyoruz ki, İzmirliler olarak bu topraklarınsahibiyken burayı planlayın. Sağlık turizmi odaklı planlayın. Çünkü kentimize bir kere kazandıracak konut projelerinden bahsetmiyoruz. İzmir’e 100 yıl boyunca kazandırmaya devam edecek olan sağlık turizminden bahsediyoruz. İnsanlara ‘İstemezükçü’ denince kızılıyor ancak maalesef böyle. Çünkü bölgemizde sadece otobanın kıyısında, kısıtlı konut imarı var. Su analiz raporlarımız ortada, sularımız aşırı derecede tuzlu. Burada tarım yapma imkanımız yok. Metro yapılıyor, yani yerin altına beton basılıyor, kimi bölgelerde bor bulunuyor. Biz bu şartlarda nasıl tarım yapacağız. Sıkışmış durumdayız. Bürokrasi bahane ediliyor.

Geri dönüş alamıyoruz

Cumhuriyet Halk Partisi vekillerimizle görüşmek istiyoruz, danışmanları aracılığıyla ulaşıyoruz geri dönüş alamıyoruz. Diğer vekillerimiz adımız rantçıya çıkar diyerek uzak duruyor. Mahmut Atilla Kaya’ya teşekkür etmem lazım her aradığımızda ulaşıyoruz. Ancak bunun dışında herkes göz kapatıyor. Böyle olur mu? Bu problem böyle kalır, göz kapatılınca kaybolur mu? Bu bölge olduğu yerde eriyor. Eğer bu süreç daha da gecikecekse, sağlık turizmi odaklı olarak imar planları yapılmayacaksa biz bu talebimizden vazgeçeceğiz. Önümüzdeki süreçte herkesin yaşamadan fark etmediği bir sorun için kullanımını isteyeceğiz. Önümüzdeki süreçte herkesin yaşamadan fark etmediği bir sorun için kullanımını isteyeceğiz. İzmir’de yeterli mezarlık yok. Biz bu soruna çözüm olarak İnciraltı’nın yapılmasını söyleyecek ve bu alanın mağdurları olarak da buraya gömülmeyi talep edeceğiz” Utkucan Akkaş/Özel Haber