Yaşanan pandemi sürecinde küreselleşme, dijitalleşme ve tarım büyük önem kazandı. Küreselleşmenin etkisiyle tarımın gözde bir sektör olduğunu belirten İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, aynı zamanda üretim maliyetinin altında ithal seçenekleri olmasının olumsuz etkisine değindi. Kestelli, “Küreselleşme ile emeğin, sermayenin, insanların, üretim faktörlerinin, malların ve hizmetlerin sınır tanımadan dolaşmasıyla birlikte hem ulusal hem uluslararası piyasalarda eskisine göre daha büyük bir rekabet yaşanıyor. İlk bakışta tarım ve gıda sektörlerinin bu rekabetten olumlu anlamda etkilendiğini söyleyebiliriz. Ancak madalyonun bir de diğer yüzü var. Tarım, stratejik bir sektör. Tüm dünya, tarımın ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu salgınla birlikte daha iyi anlama fırsatı buldu. Zaten bu nedenle pek çok ülke hayati öneme sahip ürün ve üreticilerini koruyor. Tarım sektörünü imzaladığı uluslararası ticaret anlaşmalarının dışında tutuyor. Basit bir örnek vermek istiyorum: Üretim maliyetinin altında ithal etmek mümkün olduğu için Türkiye’deki yem bitkileri üretimi son yıllarda hızla düştü. Ama yalancı bahar çok uzun sürmedi. Dövizdeki hızlı yükselişle birlikte ciddi biçimde artan yem maliyeti hayvansal üretimi tehdit eder hale geldi” dedi.

‘GELENEKTEN GELECEĞE’

Dijitalleşmenin günümüz dünyası için büyük önem arz ettiğini belirten Kestelli, küçük işletmelerin hayata tutunabilmesi için dinamik ve dijital alt yapıya sahip olması gerektiğini söyledi. Kestelli, “Dolayısıyla hassas bir denge söz konusu. Bir yandan üreticimizi dijital rekabete hazırlamalı, kritik ürünlerde üretim kayıplarına izin vermemeli, küçük işletmeleri küreselleşmenin avantajlarından faydalanacak eğitim ve teknoloji altyapısıyla desteklemeliyiz. Diğer yandan da onları kooperatifleşmeye veya şirketleşmeye teşvik edip daha profesyonel yapılara kavuşturarak ekonomideki şok dalgalarına karşı daha dirençli kılmalıyız. Tarımın ülkemiz açısından stratejik önemini ve istihdama katkısını asla göz ardı etmemeliyiz. İzmir Ticaret Borsası olarak bir süredir ‘Gelenekten Geleceğe’ sloganını kullanıyoruz. Bu sloganın bizi çok doğru tanımladığına inanıyoruz. Borsa olarak 2021 yılında 130’uncu kuruluş yıldönümümüzü kutlayacağız. Türkiye’nin en köklü kurumlarından biriyiz. Aynı zamanda da tarih boyunca sayısız ilke imza atmış bir kurumuz. Bu nedenle dünyadaki büyük dönüşümün dışında kalmamız, dijitalleşmeden uzak durmamız düşünülemez” diye konuştu. Başkan Kestelli, “Geçmişte kurduğumuz ve daha sonra Borsa İstanbul çatısı altına alınan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası, Ege Üniversitesi iş birliği ile hazırladığımız Tarım 4.0 Raporu, Tarım Bakanlığımızın projeye ortak olmasıyla ivmelenen İzmir Tarım Teknoloji Merkezinin kuruluş çalışmaları hep bu yaklaşımımızın bir ürünü. Dolayısıyla pandeminin tüm dünyaya dayattığı dijitalleşme sürecine en hızlı geçen kurumlardan biri olduk. 2021’de bir yandan Borsa’nın marka stratejisini geleceğe ışık tutan duyarlı ve sorumlu kurum anlayışıyla yeniden tanımlarken diğer yandan da somut projeleri tek tek hayata geçirmeyi planlıyoruz. İzmir Tarım Teknoloji Merkezi’ne Tarım Bakanlığı’nı da ortak alarak bu projemizde çok önemli bir aşamaya ulaştık. Borsa Vakfımızın kuruluşu için gerekli adımları hızlı bir şekilde attık. Yeni yılın ilk yarısında kuruluş işlemleri bitecek Borsa Vakfı çatısı altında başta üyelerimiz ve sektörün eğitim ihtiyaçlarını karşılayacak Borsa Akademi faaliyetlerini yürüteceğiz. Borsa Akademi bünyesindeki eğitim çalışmalarını planlamak, müfredatı oluşturup gelişmek için Yaşar Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (YÜSEM) ile bir iş birliği protokolü imzalamıştık. Müfredatta öncelikli olarak gıda ve tarım odaklı eğitimler, mesleki gelişim eğitimleri ile mesleki yeterlilik eğitimleri yer alacak. Akademinin ana hedeflerinden biri de İzmir ve Ege’nin çok büyük potansiyele sahip olduğu gastronomi alanında ilerlemesi olacak. Vakıf çalışmaların yanı sıra elektronik salon işlemlerinde yazılımın devreye alınması noktasında da son noktaya geldik. Ayrıca kurum dergimizin yenilenmesinden podcast yayınlarına, sosyal medya etkileşiminden 130. Yıl prestij yayınlarına kadar iletişim etkimizi artırıcı adımlar attık ve atmaya da devam ediyoruz. Bunun meyvelerini de kısa süre içinde toplamaya başlayacağımızı söyleyebilirim” ifadelerini kullandı. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber