MEMDUH GÜNEY-EGE TELGRAF-31 Mart yerel seçimlerinin ardından parti içinde seçim kararı alan İYİ Parti’de seçimi ülkücü geleneğin parti içindeki temsilcilerinden Müsavat Dervişoğlu kazandı. Seçimi kazanmasının ardından “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyen Dervişoğlu partililere “Bir yarış kazanmadım bu yolu birlikte yürüyeceğiz” dedi. Seçimin değerlendirmesini yapan Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, “Genel başkan adayları arasında farklı bir delege desteği çıkmaması önümüzdeki süreçte bu delegelerin parti teşkilatlarının nasıl bir yol izleyeceği açısından önem arz ediyor” ifadelerini kullandı.
“GİDİLECEK ÇİZGİ ÖNEMLİ”
Seçim yarışındaki oy dağılımının ilerdeki sürece olan etkilerine değinen Tosun, “Yaşanan oy ayrışması nasıl bir yol izleneceği açısından önem arz ediyor. Eğer bu oy ayrışması delege desteği anlamında birliktelik yerine daha farklı bir görüntü verirse bu durum seçmeni de olumsuz etkileyebilir. Bu ayrışmanın en azından kurumsal birlik görüntüsü vermesi gerekiyor. Yarışan adayların üçü de parti içerisinde uzun yıllar görev yapmış isimler. Üç isimde dünya görüşü itibariyle milliyetçi ve ülkücü gelenekten geliyor. Akşener’in kökenine bakıldığında merkez sağ ile milliyetçi geleneği bir şekilde birleştirip yeni bir merkez sağ oluşturmaya çalıştı ancak başaramadı. Örgüt ve seçmen arasında yaşanan uyumsuzluk sonuçlara yansıdı. Örgüt ve teşkilat ülkücü gelenekten gelirken seçmen seküler milliyetçiydi ve sonucunda oylar Cumhuriyet Halk Partisi’ne kaydı. Meral hanım bu noktada politik tutkal vazifesi görüyordu. 14 Mayıs öncesi masadan kalkması sonra da muhalefete yüklenmesiyle politik tutkal vazifesi görevini yitirdi. 31 Mart’ta bunun göstergesiydi. Dolayısıyla geçmişte CHP’ye oy vermiş seçmen tekrar CHP’ye yöneldi. Şimdi bu noktada yeni seçilen genel başkanın bu konuda ne tür adımlar atacağı önemli. Meral hanımın bıraktığı çizgiden mi gidilecek yoksa Milliyetçi Hareket Partisi’nin tabanına mı seslenecekler? MHP tabanına seslenmesi durumunda oradan seçmenin gelmesi kolay bir şey değil. Zaten MHP’nin oy oranı kemikleşmiş durumda. Buradaki seçmenin İYİ Parti’ye yönelmesi zor. Burada hedef kitle CHP’ye geçen seçmen olmalı. O noktada yeni başkanın partiyi merkeze taşıma sorumluluğu var” dedi.
“AK PARTİ YAKINLAŞMASI OLUMSUZ ETKİLER”
İYİ Parti’nin seçmenin AK Parti ya da MHP seçmeniyle karşılaştırılmaması gerektiğini söyleyen Tosun, “İYİ Parti seçmeni özellikle cumhur ittifakı karşıtlığı üzerine bir şekilde konumlanmış bir seçmen. Varsayalım ki cumhur ittifakıyla yakınlaşsın bu kurumsal yakınlaşma seçmeni olumsuz etkiler. Zaten cumhur ittifakı karşıtlığı üzerinden güçlenmiş bir siyasi parti. AK Parti’nin adımlar atması mümkün ancak bunun seçmen nezdinden karşılığı olması zor. Yeni anayasa tartışmalarında da İYİ Parti’den destek gelmesinin muhtemel olduğunu düşünmüyorum. Bu noktada İYİ Parti’nin düşüncesi parlamenter sistemle birlikte anayasanın düzenlenmesi yönünde” ifadelerini kullandı.
“CHP BELEDİYELERİNİN PERFORMANSI ÖNEMLİ”
İYİ Parti’nin siyasi ömrünü de değerlendiren Tosun, “Şu an için partinin oy oranı yüzde 4-5 seviyesinde. Buradan aşağıya düşmesi yeni yönetimin yapacağı hatalar sonucu olur. Oy oranının artması yine CHP’li belediyelerin yönetim performansına bağlı. Siyaset biliminde flaş parti dediğimiz partilerden değil İYİ Parti. Ancak toplum beklentilerine göre atılacak adımlar doğrultusunda küçülmesi de büyümesi de söz konusu” dedi.
“BİRLİK VE BERABERLİKLE YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”
Parti içerisinde yaşanan seçimi değerlendiren İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar, “Geçmişte birlikte vekillik yaptığımız ve İzmirli bir genel başkanımızın olmasından dolayı kendisini tebrik ediyorum. İlerleyen süreçte İYİ Parti içerisinde birlikte ve beraberlikle yolumuza devam edeceğiz” dedi.
“DELEGENİN İRADESİ ORTAYA KOYULDU”
Yaşanan seçim sürecinin yerel seçimin ardından ortaya çıktığına değinen Kırkpınar, “Yerel seçimlerin kendi içinde farklı bir dinamiği var. Alınan sonuçta genel başkanımız tarafından seçim kararı alınarak karşılandı. Cumartesi günü yaptığımız seçimin en güzel yanı üç adaylı bir yarışta birlik ve beraberliğin parti içerisinde ne kadar güçlü olduğunu görmemiz oldu. Kötü sözün söylenmediği delegenin iradesinin ortaya koyulduğu bir seçim atmosferi yaşadık” ifadelerini kullandı.
“İKTİDARA YÜRÜYEN PARTİ OLMALIYIZ”
İlerleyen süreçte İYİ Parti’nin yol haritasının nasıl olacağına dair ipuçlarını veren Kırkpınar, “Kuruluş iddiamız merkez partisi olmak. İlk girdiğimiz seçimlerden itibaren kemikleşmiş bir seçmenimiz var. Bu yeni süreçte il teşkilatlarımızla birlikte üye sayımızı artırarak teşkilatların halka daha çok dokunmasını sağlamamız gerekiyor. Bununla birlikte 2028 seçimine daha güçlü bir parti olarak girmeyi hedeflemeliyiz. 2028 seçiminde iktidara yürüyen birinci parti olmalıyız” dedi.
