İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede 2 bloktan oluşan Bayraklı ilçesindeki Yağcıoğlu Apartmanı'nın B blokunun depremde tamamen yıkıldığı ve apartmanda 11 kişinin öldüğü, 7 kişinin yaralandığı hatırlatıldı. İddianamede, Dokuz Eylül ve İstanbul Teknik üniversitelerinden öğretim üyesi ve görevlilerinin katılımıyla oluşturulan 7 kişilik bilirkişi heyetinin raporuna yer verildi. Söz konusu raporda apartmandan alınan beton karot numunelerinin, binanın projesinde belirtilen beton dayanım sınıfına uymadığı, bina statik-betonarme hesaplarında bodrum katın hesaplara dahil edilmediğinin belirlendiği bildirildi. Apartmanın B blokuna ait sondaj logları incelendiğinde zemin profilinin tipik alüvyon zemin karakterinden oluştuğu, yapının karakteristik basınç dayanımının olması gerekenden düşük kaldığına işaret raporda, şunlar kaydedildi: "Bina betonarme projesinde kısmi bodrum yapılmasına yönelik betonarme detayları bulunduğu halde bina altında betonarme projesine aykırı olarak tam bodrum yapılmış olduğu, tüm etriyelerin uçlarının bina betonarme uygulama projesi çizim paftaları ve Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik (1975) hükümlerine aykırı olarak 90 gönyeli olarak imal edildiği tespit edildi." Raporda, apartmanla ilgili, "Projelendirmedeki eksiklikler, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, uygulama ve işçilik hataları, yapım denetimindeki yetersizlik nedeniyle yıkılmış olduğu görüşüne varılmıştır." ifadesi de yer aldı. Statik proje müellifinin, statik betonarme projeye onay veren mercilerin, bina fenni mesulünün, sürveyanının, müteahhidin, tadilat ruhsatı aşamasında ve yapı kullanma izin belgesi aşamasında ruhsat ve izni düzenleyen mercilerin binanın yıkılmasında sorumlu olduğu görüşü de rapora yansıdı. İlk duruşma 6 Ekim'de İddianamenin, sonuç bölümünde şu değerlendirmelerde bulunuldu: "Yağcıoğlu Apartmanı'nın bodrum katının dikkate alınmayarak statik projesinin hazırlanmış olması, binada yapı malzeme özelliklerinde yetersizlikler bulunması, projede belirtilen kısmi bodrumun yapılmayarak bodrum katının tam olarak teşkil edilmesi, bodrum kat ile temel boyut ve ölçülerinin betonarme projedeki boyut ve ölçülerle uyumlu olmaması, şüphelilerin mesleklerinin ve kanunun yüklediği sorumlulukları yerine getirmemiş olması nedenleri ile Yağcıoğlu Apartmanı'nın deprem sırasında yıkıldığı görülmektedir. Şüphelilerin 1. derece deprem bölgesi olan İzmir'de mevzuata, deprem yönetmeliğine, İmar Kanunu'nda yüklenen sorumluluklara aykırı davrandıkları, kendilerine yüklenen dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmedikleri ve bu eylemleri ile Yağcıoğlu Apartmanı'nın yıkılmasına neden oldukları, 'bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçunu işledikleri, depremlerin değil, binaların kanuna, yönetmeliğe, bilimsel gerçekliklere uygun olarak yapılmamasının vatandaşlarımızın ölümlerine ve yaralanmasına neden olduğu anlaşılmıştır." Müteahhit Ş.A. ile binanın fenni mesulü O.A'nın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan cezalandırılmaları istenen iddianamede, bina inşaatı sürveyanı A.A'nın henüz yakalanamadığı, binada yapılan tadilatın sürveyanı A.A'nın ise hayatını kaybettiğinin belirlendiği ifade edildi. İddianamede, kamu görevlilerine ilişkin dosyanın ise 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun kapsamında ayrılarak Memur Suçları Soruşturma Bürosuna gönderildiği kaydedildi. Cumhuriyet savcılığınca hazırlanan iddianame kapsamında müteahhit Ş.A. ile binanın fenni mesulü O.A, 6 Ekim'de İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkacak. (AA)