İzmir, dünyada hızla gelişen ve bulunduğu bölgeye oldukça yüklü gelir bırakan, orta ve üst gelir grubuna hitap eden kruvaziyer turizmin gelişmesi için uzun yıllardır çalışmalarını sürdürüyor. Kruvaziyer ve deniz turizminin kentte canlandırılması ve sorunların çözümü için İzmir Kruvaziyer ve Deniz Turizm Derneği’ni (İZKUDET) kurduklarını aktaran Başkan Korhan Bilgin, çalışmalarını anlattı. İzmir’de ortak aklın sağlanmamasının ve kentin tanıtımının yeterince yapılmamasının gemilerin limana yaklaşmaması hususunda başlıca etken olduğunu belirten Bilgin, önerilerini de sıraladı. Derneğin 2020 yılının ocak ayında kurulduğunu ifade ederek açıklamalarına başlayan Bilgin, “Kuruluşumuzdaki temel amaç kenti yönetenlerin kruvaziyer ve deniz turizmine karşı uzun yıllardır ilgisiz kalması. Özellikle Alsancak Limanı çevresinde bulunan acente ve dükkan sahipleri limana yanaşmayan her bir gemi nedeniyle mağdur oluyor. Alsancak Kruvaziyer Yolcu Limanı’nın, layık olmadığı şekilde atıl bırakılmasını kabul etmiyoruz. İzmir, yüzyıllar boyu bir liman şehri olarak bilinmiştir. Buna rağmen günümüzde kentimiz limanının en düşük kapasiteli liman olarak anılması bizleri üzüyor. Kentimize bir gemi geldiğinde turistler geziyor, alışveriş yapıyor. Böylece de esnaf para kazanıyor. Bir gemi geldiğinde Alsancak’taki marketler dahi bir günde neredeyse bir aylık cürolarını kazanıyor. Bundan 4 ila 5 sene önceki kruvaziyer turizm verilerini incelediğimizde turist başı harcama verilerinin 115 dolar olduğunu görüyoruz. Şimdi gelecek bir gemideki ortalama 3 ila 5 bin turistin bu rakamın yarısını bıraktığını düşünün... Buraya peyderpey gemiler geldiğinde ise kent ekonomisinin ne kadar canlanabileceğini hayal edebiliyor musunuz?” dedi. Korhan-Bilgin-kruvaziyerBAŞARIYLA PARLATILIRSA’ “Burnumuzun dibindeki Kuşadası’nda herkesin kruvaziyer gemi ile ilgili yakından ya da uzaktan bir ilişkisi var” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Bilgin, “İzmir’e gemi gelmiyor, çünkü bu kenti tanımıyorlar. Gemi firmaları bir destinasyon belirlerken potansiyel yolcularına anket düzenler ve ‘Nereye gitmek istersiniz?’ sorusunu yöneltir. Ankette en çok oy alan yerler o geminin ve firmanın rotasının belirlenmesinede önemli rol oynar. Efes için Kuşadası işaretlenir, Akropolis için Atina işaretlenir. İzmir’in o anketlerde adı bile yok. Çünkü ‘İzmir’ denildiğinde insanlar bilmiyor. Halbuki kentimizde rehberler odası bir çalışma yaparak 100’ün üzerinde destinasyon çıkardı. Bir Agora var, daha onun tanıtımı yok. Kadifekale’de bir şapel bulundu ama kentliler bile bilmiyor. Bu tarihi parlattığınızda, gerekli tanıtımını yaptığınızda dünya yolcu gelir. Biraz eğik diye tüm dünya Pisa Kulesi’nin etrafında sıra oluyorlar. Bir şeyi başarıyla parlatırsanız insanlar ona ilgi duyar. Kaldı ki İzmir’de ne cevherler var!” diye konuştu. ‘YERELE İŞ DÜŞÜYOR’ Eldeki fırsatların da kaçırıldığının altını çizen Başkan Korhan Bilgin, Kemeraltı’nın UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Adaylığı için listeden çıkarıldığını hatırlattı. Bilgin, şunları aktardı: “Dünyanın tek ve en büyük açık hava alışveriş merkezi... İçinde tüm dini kültürlerin miraslarını barındırıyor. Bir yanda kilise, bir yanda sinagog diğer yanda ise görkemli camiler var. Burada kültür, alışveriş turları yapabilirsiniz. Turistlerin ilgisini çekebilecek çok güzel halıcılar, dericiler, otantik ürünler satan yerler var. Eğer bunları tanıtamazsanız insanlar neden İzmir’e gelsin? Gemiyle gelenler burada gördükleri insanlara “Kemeraltı’nda ne var?” diye soruyorlar. Kemeraltı’nı vatandaşa sormalarına fırsat verilmemeli. Burada yerel yönetimlere büyük iş düşüyor. İzmir’in dünya turizmine tanıtılması lazım. Yurtdışında tanıtım ofisleri açacaklardı, kaç senedir açmadılar. Biz siyaset üstü konuşuyoruz; hem esnafız hem turizm gönüllüleriyiz. Turizmin doğrularını biz turizmciler ve esnaf çok iyi biliyor. İnşallah bir gün kenti yönetenler de anlayacaktır.” ‘MAZERETLER SİZİ İLGİLENDİRİR’ Son olarak, “Sivil toplum kuruluşları olarak olarak İzmir şehrimizin iyi yönetilmesini, verdiğiniz sözleri, mazeretlere sığınmadan gerçekleştirmenizi bekliyoruz” vurgusu yapan Başkan Bilgin, “O konular bizi ne ilgilendirir ne de sizi haklı gösterir. Mağdur edebiyatı yapmayı bırakınız. Mazeretleriniz sizi ilgilendirir. Bizler iş, aş, şehir ekonomisini canlandırmanızı istiyor ve bekliyoruz. İzmir’e layık olduğu kruvaziyer gemilerin gelmelerini sağlamak için kentin tanıtımını bir an önce yapın” diye konuştu. YAĞMUR DAŞTAN / ÖZEL HABER