<strong>İZMİR</strong>'deki <a href="https://www.deu.edu.tr/" target="_blank" rel="noopener">Dokuz Eylül Üniversitesi</a>'nin (DEÜ) <a href="https://daum.deu.edu.tr/" target="_blank" rel="noopener">Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi</a> (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. <strong>Hasan Sözbilir</strong>, <strong>Bayraklı</strong> ilçesindeki <strong>Şehir Hastanesi</strong>'nin diri faylar arasında inşa edildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Aksine hastanenin, İzmir'in en sağlam kayaları üzerine inşa edildiğini belirten Sözbilir, "Hastanenin etrafında yapılan deprem konutları da benzer şekilde andezit kayası üzerindedir" dedi. DEÜ DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir'in bazı bölgeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Karşıyaka'da diri fay olduğuna dair haberler gördüğünü belirten Prof. Dr. Sözbilir, "Öncelikle şunu belirtmem gerekiyor. <strong>Karşıyaka</strong>, <strong>Bostanlı</strong> ve <strong>Mavişehir</strong>'den diri fay geçmez. Bu 3 semtin deprem açısından problemi, zemin ve yapı stoku kalitesiyle ilgilidir. Biz DEU-DAUM merkezi olarak yerleşim yerinden geçen İzmir Fayı, Seferihisar Fayı, Gülbahçe Fayı, Yağcılar Fayı, Gümüldür Fayı, Kemalpaşa Fayı, Dağkızılca Fayı, Tuzla Fayı, Mordoğan Fayı, Güzelhisar Fayı, Bergama Fayı, Tire Fayı, Kiraz Fayı, Dikili Fayı, Yeni Foça Fayı ve Zeytindağ Fayı gibi fayları 1/25 bin ölçekte haritalamasını tamamlamış bulunuyoruz. Bu fayların birçoğunun da kent merkezinden geçen kısımlarını 1/1000 ölçeğinde imar haritaları üzerine aktarmış ve fay sakınımı bandı açısından değerlendirmiş bulunmaktayız" dedi. <h2>'YEREL ÜNİVERSİTELERDEN YARARLANILMALI'</h2> İzmir'in jeoloji ve jeofizik gibi yer bilimleri bölümlerini içeren tek üniversitesi olmalarına rağmen bugüne kadar yerel yönetim ve belediyeler nezdinde kendilerine herhangi başvuru olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Sözbilir, "İzmir'in yerleşime uygunluk anlamında nasıl büyümesi gerektiği konusunda herhangi bir görüş sorulmamıştır. Belediyeler, hangi siyasi görüşe ait olursa olsun; bu tür problemlerin çözümünde öncelikle her türlü veri ve bilgiyi içinde bulunduran yerel üniversitelerden yararlanmalıdır. Bu hem yapılan işlerin tekrar edilmesini önler hem çok daha ucuzdur hem de çok daha hızlı ve doğru sonuçların alınmasına katkıda bulunur. Burada temel amaç, mevcut durum ve yapı stoku ile deprem tehlikesinin yaratacağı riskleri azaltmak olmalıdır" diye konuştu. <h2>'İZMİR'İN EN SAĞLAM KAYALARI ÜZERİNDE'</h2> Bayraklı'daki Şehir Hastanesi'nin diri faylar arasında inşa edildiği iddiasıyla ilgili Prof. Dr. Sözbilir, "Öncelikle şunu belirtmemde fayda var. 'Türkiye Diri Fay Haritası'nda çizilmiş bulunan faylardan sadece kırmızı renktekiler diri fay sınıfındadır. Siyah renkliler ise ölü fay sınıfındadır. Dolayısıyla Bayraklı'daki Şehir Hastanesi diri faylar üzerinde kurulmamıştır. Tam tersine İzmir'in en sağlam kayaları üzerindedir. Hastanenin etrafında yapılan deprem konutları da benzer şekilde andezit kayası üzerindedir. Ben bu aşamada deprem konusunda belirli bir bilgi birimine sahip olmayan insanların kendi kişisel görüşlerini basın- yayın yoluyla toplumla paylaşmalarının ciddi anlamda bilgi kirliliği yaratacağını ve toplumu yanlış yönlendireceğini düşünüyorum" dedi. (DHA)