İzmir'de yaşayan 57 yaşındaki emekli öğretmen G.A'ye 2016 yılında meme kanseri teşhisi kondu. Ameliyat, kemoterapi ve ışın tedavisi alan G.A'nın hastalığı 2019 yılında nüksetti. Doktorları hastalığının ciğerlerine yayılması nedeniyle G.A'ye bir akıllı ilaç önerdi. Kendisi için hayati önem taşıyan bu ilacı her ay almak zorunda olan G.A, 3 aylık ilaç için kendi imkanlarıyla 31 bin 600 lira ödedi.
G.A'nın ilacı, 9 Mayıs 2020'de Resmi Gazetede yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılmasına dair tebliğ ile bedeli ödenecek ilaçlar listesine alındı. G.A. ödemiş olduğu 3 aylık bedeli tahsil etmek için SGK'ya başvurdu. SGK'dan ret cevabı gelmesi üzerine G.A, mahkemeye başvurdu. İzmir 5. İdare Mahkemesi, davanın kabulüne, 31 bin 600 lira ilaç bedelinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davacıya ödenmesine karar verdi. Mahkeme, kararının gerekçesinde ilacın G.A'nın hastalığının tedavisinde hayati önemi olduğuna dikkati çekerek, şu ifadelere yer verdi: "Söz konusu ilacın yapılan değişiklikle 16 Mayıs 2020'den itibaren "Hastanelerce temini zorunlu kemoterapi ilaçları listesinde tanımlı ilaçlar" hanesine eklenmiş olması nedeniyle aynı tedavi sürecindeki hastaların bir kısmına ödeme yapılıp bir kısmına yapılmaması eşitlik ilkesini zedelemektedir. Uygulanmasında yasal bir engel bulunmayan ilacın kullanımı sonrasında bir ilaç bedelinin ödenmesi yönündeki yapılan başvurunun reddi işleminde hukuka uyarlık bulunmamaktadır."

Eşitsizlik oluşturacağı gerekçesi

G.A.'nın avukatı Esengül Kıran, kararla müvekkili aleyhine oluşan haksızlığın giderildiğini belirtti. Müvekkilinin yaşayabilmek için aylık yaklaşık 10 bin lira tutan ilaçları karşılamak zorunda kaldığını, emekli öğretmen olarak bu bedeli karşılamak için ailece sıkıntıya girdiklerini anlatan Kıran, şöyle konuştu: "Müvekkilimin tedavi olduğu süreç içerisinde aynı konumda olan başka kanser hastaları, ilaç isimleri listede olduğu için ceplerinden para ödemeden tedavi olurken müvekkilim ilaç bedelini cebinden ödüyordu. Aynı konumda olan iki vatandaş arasında eşitsizlik oluşturacağı gerekçesiyle mahkeme idarenin kararını haksız buldu. Bir yandan tedaviyi bir yandan da ilaç bedelini nasıl karşılayacağını düşünmek insanı bu hastalıkta çok geriye atıyor. Tedavisi hala devam ediyor ve ilacı hala kullanıyor. Bedelini devlet ödüyor. Tebliğ kapsamına alınmadan önce ceplerinden ilaç parası ödeyerek tedavi olmaya çalışan hastalar için önemli bir karar." (AA)