İzmir'de sosyal hayatın kalbi Alsancak'ta
pandemi nedeniyle adeta yaprak dökümü yaşanıyor. Kepenk indiren çok sayıda işletmenin sahibi yeniden açılış için tarih bekliyor, kara kara faturalarını düşünüyor. Aynı mağduriyetin bir benzeri de personel cephesinde yaşanıyor. İşletme sahipleri maddi olarak zor günler geçiren çalışanlara imece usulüyle sahip çıkıyor ancak bu durumun ne kadar daha bu şekilde devam edeceği ise bilinmiyor.
‘ÖNÜMÜZÜ GÖREMİYORUZ’
Kıbrıs Şehitleri Caddesi İş Adamları Derneği Başkanı Hami Torcu, Ege Telgraf'a yaptığı açıklamada, işetme sahiplerinin yanı sıra, Alsancak'ta 2000 bine yakın mağdur çalışan bulunduğunu aktardı ve “İşyerlerimiz artık kapalı, hepimiz evlerimizde oturuyoruz. Kaplı olduğumuzdan ötürü mağdur olan sadece biz işletme sahipleri de değiliz. Yanımızda çalışan gençler, evin ekmek götüren emekçilerimiz de aynı durumda. Bizim yanımızda günlük, part-time, ya da sadece hafta sonlarında çalışan çok sayıda personelimiz vardı. O arkadaşlarımız arasında üniversite öğrencisi olup harçlığını çıkartanlar da vardı. Okullar zaten kapalıydı. Şimdi hepsi işi olmadığından ötürü evini kapattı, ailesinin yanına ya da memleketlerine döndü.
Esnafa kira yardımı yapılacak diye duyurular yapıldı ama...
İş yok, para kazanabilecekleri bir yer de yok. Sadece benim işletmemde bu şekilde 20'ye yakın arkadaşımız çalışıyordu. Ben kapalıyım, başka yere gidip çalışmak istese, başkasının da kafeteryası, restoranı aynı şekilde kapalı. Şimdi bu çocuklar ne yapsın? Onlara kısa çalışma ödeneği de çıkmıyor. Sigortaları, güvenceleri olsa bile düzenleme gereği kısa çalışma ödeneği alamıyorlar. Açık restoran olsa gidip çalışsınlar ama hafta sonunda zaten yasaklar var, her yer kapalı durumda. Bu çocuklara da yazık, ailelerine de yazık. Biz yardım etmek istesek bile, aynı durumdayız. Çünkü önümüzü göremiyoruz. Bize deseler ki, 25 Ocak'ta tüm her yer açılacak, ona göre tedbirlerimizi alırız, ama o da yok. Biz imece usulüyle personelimize yardımcı olmaya çalışıyoruz ama gayretlerimiz yetmiyor. Bizim de bir dayanma gücümüz var. Nereye kadar böyle devam edeceğiz? Sadece personel değil, kiralarımız, elektrik, su, doğalgaz, temizlik giderleri beklemiyor. Kapalı bile olsak bu masraflar işlemeye devam ediyor. Zaten devletten bugüne kadar hiçbir yardım gelmedi. Yardımdan vazgeçtik, destek yok. Kiralarımız, borçlarımız, vergilerimiz, faturalarımız aynen devam ediyor, erteleme, af ya da öteleme söz konusu değil. Geçtiğimiz haftalarda Ticaret Odası'ndan aidat borçlarınızı ödeyin diye tebligatlar geldi. En basit yoluyla bu oda aidatları alınmasın diye bir destek beklerdik.
Esnafa kira yardımı yapılacak diye duyurular yapıldı ama bizden hiç kimse bundan faydalanamadı” dedi.
‘SÜRECİN SONU KAOS’
Başkan Torcu, esnafın devletten beklediği desteği alamadığından ötürü mağduriyet yaşadığını ve bu durumun çalışanları da olumsuz etkilediğini hatırlatarak şunları belirtti: “Bugünlerde tam anlamıyla komediye benzeyen bir süreç yaşıyoruz. Yaşadıklarımıza mecburen gülüp geçiyoruz. İşçi de, işveren de mağdur. Herkes mağdur. Odalar, esnaf birlikleri, devlet bu süreçte bize gereken desteği sunamadı. Böyle zor bir süreç yaşıyoruz. Sadece benim 20'ye yakın genç çalışanım vardı. Bunu Alsancak geneline vurduğumuzda, en az 1500-2000 kişi vardır. Bu mağdur personelin yüzde 95'i kısa çalışma ödeneğinden faydalanamadı. Bu insanların zaten düzenli bir geliri de yoktu. Halen yolda kaldım, evime gidemiyorum, zor durumdayım yardımcı ol diyen çalışanlarımız bizleri arıyor, mecburen yardım istiyor. Biz de elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama bu nereye kadar böyle sürecek? Hani bir ay daha böyle kapalı kalacaksınız deseler, idare edelim. Ama ne zaman açılacağız? Bizden önce devletin bu gençlere sahip çıkması gerekiyor. Son bir yılın verdiği hasar en az üç dört yılda kapanacaktır. İşletmeciler için bu dönem ne kadar zor geçtiyse, çalışanlar için de aynı şekilde zor. Şimdi bu pandemi süreci bittiğinde daha farklı sorunlar bizi bekliyor olacak. İnsanlar haklı olarak güvensizlik duymaya başlayacak. Bu sürecin ardından bir kaos bizi bekliyor. Ama bu sorun kesinlikle bizden kaynaklı değil. Gerek iktidar, gerekse yerel yönetimler bu süreci iyi şekilde idare edemedi. Tabii ki hiç yaşanmamış, yüz yılda bir gelen bir salgınla karşı karşıyayız. Ama yöneticilerin daha aklıselim davranarak bu krize el koymaları lazımdı. Bugün aşıyı konuşuyoruz. 65 yaş üstüne yasak getiriyor ve sokağa çıkartmıyorsunuz, ama önce onları aşılıyorsunuz. Evet, 65 yaş üzeri vatandaşlar aşılanacak, buna karşı değiliz ama. Her gün işine gidip gelen, toplu taşımayı kullanan, sokaklarda, özel sektörde, bizim gibi işletmelerde hizmet veren kesim aşılanmıyor, çalışmayı sürdürecekler. Aşıların geri kalanı ne zaman gelecek, belli değil. Biz aşından yana ümitliydik, son ümidimiz aşıda diyorduk ama o da olmadı.”
Erman Şentürk / Özel Haber
