Tartışmaların odağında ise özellikle büyük deprem sonrasında kurulan çadır kentlerde yaşanan durum var. Sağlıkçılar adına yaşanan süreci değerlendiren Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, deprem kurtarma çalışmaları sırasında korona virüs bulaşısının artmasından endişe edildiğini ancak korkulanın olmadığını vurguladı ancak bir başka tehdidin kapıya dayandığını söyledi. Son günlerde salgının yayılma hızının katlanarak arttığına dikkat çeken Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, İzmir'de korona virüs testi yaptıran her beş vatandaştan birinin pozitif sonuç aldığını açıkladı. Yapılan son düzenleme ile temaslı durumdaki kişilere bundan sonraki süreçte test yapılmayacağını da hatırlatan Doğruyol, hastalığın önümüzdeki süreçte kontrol altına alınamayabileceğine dikkat çekti.

‘10 KAT FAZLA’

Ege Telgraf'a açıklamalarda bulunan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, depremin ardından oluşturulan çadır kentlerde en merak edilen konulardan biri olan korona virüs tehdidine dair önemli değerlendirmeler yaptı ve "Deprem bölgesinde görev yapan çok sayıda sağlık çalışanı arkadaşımız var. UMKE ekipleri dahilinde de sağlıkçılar var. Ancak bize şu ana kadar yansıyan bir sıkıntı olmadı. Çadır kentler birlikte topluca yaşanan alanlar konumunda. Bu anlamda hastalığa yakalanma riski de normale göre daha fazla. Esas korona virüsten dolayı çözülmesi gereken başka büyük sorunlar var. Sağlık çalışanları zaten her daim bu risk ile karşı karşıya. Nerede yoğunluk varsa sağlıkçılar zaten her an bulaşı riski altındadır. Bugünlerde sağlık personelleri arasında pozitif çıkan çok sayıda kişi oldu. Vatandaşlara göre bu olasılık kat kat fazla. Sağlıkçıların virüs kapma riski on kat yüksektir diyebiliriz. Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklamalarda da bu doğrulandı. Ölüm oranları da keza aynı şekilde daha yüksek. Hem hatalığa yakalanma hem de ölüm riski sağlıkçılar için on kat daha fazla. Çünkü hasta ile ilgilenmelerinden kaynaklı bir durum" diye konuştu.

‘KORKUTUCU TABLO’

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Doğruyol, son günlerde İzmir'de ortaya çıkan korkunç ve dikkat edilmesi gereken tabloyu ise şu sözlerle aktardı: "Önceden bir kişi pozitif çıktığında kimlerle görüştü, kimlerle temaslı bu listeleniyordu. Eve gelen filyasyon ekipleri, hastanın verdiği listede kim varsa tek tek test alıyordu. Şimdi bundan vazgeçtiler. Temaslılardan da test alınmayacak. Bu durum vaka sayılarını elbette düşürecek. Ancak son günlerde çarpıcı bir tablo ortaya çıktı. İzmir'de yapılan testlerin yüzde 19-yüzde 20 oranında kısmı pozitif. Bu her beş kişiden biri demek. Bu test yapılıp bilinen rakamdır. Buna bir de test yapılmayıp da ortalıkta gezinen binlerce taşıyıcı durumdaki hastayı eklediğinizde korkunç bir durum çıkıyor. Temaslılar, taşıyıcılar derken uçuk rakamlar söz konusu. Bunların içerisinde okula giden öğrenciler de, diğer vatandaşlar da olabilir. Mesela Basmane'de insanlar dikkatsiz şekilde dolaşıyor ve bu bölgede risk ihtimali daha çok. Nasıl 65 yaş üstü vatandaşlar evden çıkmıyor ve kendilerine dikkat ediyorsa, onların hastalığa yakalanma riski daha düşük. Ama devamlı dışarıdaki insanlarda durum daha farklı. Topluluğa çok giren, insanlarla yüz yüze çalışan insanlarda daha fazla risk var. Çünkü daha fazla temas halindeler. Doktorlar da bu grubun içerisindedir. Beşte bir ciddi bir rakamdır." Erman Şentürk / Özel Haber