İzmir'de 1688 yılında meydana gelen ve yıkıcı sonuçları olan 7.0 büyüklüğündeki depremin, İzmir fayından kaynaklandığı ortaya çıktı. DEÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sözbilir, 2 yıldır yürüttüğü hendek tabanlı TÜBİTAK projesi kapsamında, İzmir fayıyla ilgili yeni bilgilere ulaştıklarını kaydetti. İzmir fayının 1688 yılından önce 178 yılında bir depreme daha neden olduğu saptandı. Bunun dışında İzmir'deki 4 fayla ilgili araştırmalarının sürdüğünü aktaran Prof. Dr. Sözbilir, İzmir'de son 20 yılda 'deprem master planları'nın İzmir fayı üzerinden yapıldığını anlatarak, "Projemizle İzmir fayından daha tehlikeli Tuzla, Gülbahçe, Seferihisar fayı gibi daha tehlikeli fayların da olduğunu ortaya çıkarmış olduk. Bunlarla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Büyük olasılıkla bu tür faylar İzmir fayına göre daha yakın bir gelecekte deprem üretme potansiyeline sahip faylar sınıfında değerlendirilebilir" dedi.

1688 depremi 7 büyüklüğündeydi

Proje kapsamında yapılan çalışmalardan bahseden Prof. Dr. Sözbilir, "İzmir'deki 5 fayın geçmişteki hangi depremlerden sorumlu olduğunu, fayların şimdiye kadar kaç yılda bir deprem ürettiğini, bundan sonra ne zaman kırılacakları ile ilgili bilgiler topluyoruz. Bu 5 faydan bir tanesi de İzmir fayıydı. 1688 depremimin İzmir fayının üzerinde gerçekleşmiş olduğunu saptadık. Hem tarihsel deprem kataloglarından elde ettiğimiz bilgiler hem de bizim açtığımız hendeklerden aldığımız örnekler sonucunda bu bilgiye ulaştık. 1688 depremi 7 büyüklüğündeydi ve İzmir fayı üzerindeki son depremdi. Yaklaşık 330 yıldır bu fay üzerinde deprem olmamış. Daha da geçmiş dönemlerdeki 178 yılındaki depremin de bu faydan kaynaklandığını bulduk. Bu fay sistematik bir fay ise yaklaşık 1500 yıllık aralıklarla deprem tekrarlıyor olabilir. Bu veriler doğrultusunda tekrar deprem üretmesi için enerji birikmesi gerekiyor. Türkiye'de sistematik fay sınıfına giren fay sayısı çok değil" diye konuştu.

Daha tehlikeli faylar var

Proje tamamlandığında çok önemli bilgilerin ortaya çıkacağını vurgulayan Prof. Dr. Sözbilir, "Bu proje kapsamında, bu 5 fayla ilgili çalışmaları tamamladığımızda, hangi fayın deprem üretme potansiyelinin yakınlaştığını anlamış olacağız. İzmir'de 1999 yılında deprem master planı anlamında 'Radius' projesi yapılmıştı. O planda, 'İzmir fayı 5.6 büyüklüğünde deprem üretirse İzmir'de ne olur?' sorusuna cevap aranmış. Son 20 yılda İzmir'de bu plana göre çalışmalar yapılıyor. Fakat projemizle İzmir fayından daha tehlikeli Tuzla, Gülbahçe, Seferihisar fayı gibi daha tehlikeli fayların da olduğunu ortaya çıkarmış olduk. Bunlarla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Büyük olasılıkla bu tür faylar İzmir fayına göre daha yakın bir gelecekte deprem üretme potansiyeline sahip faylar sınıfında değerlendirilebilir" dedi. (DHA)