Eral Aytemiz, İzmir basınının genç emekçi gazetelerinden. Üretkenliği ve çok yönlülüğüyle dikkat çeken bir meslektaşımız. Kendisini sahada ve editör masasında görmeye alışmışken, birden Gana’da çektiği fotoğraflarını gördüm. Aytemiz, ayağının tozuyla Afrika’dan döndü. Yarın (15 Şubat) Ankara’da Düş Kapanı Sanat Merkezi’nde “Gana Seni Çağırıyor” adıyla sergi açılışını gerçekleştirecek. Sergi öncesi sevgili Eral Aytemiz’le heyecanını paylaştık. Aytemiz, Afrika izlenimlerini ve gazeteci olarak kendisine neler kattığını anlattı. Basın özgürlüğü adına gördüklerinin kendisini üzdüğünü kaydeden Aytemiz, “Ne yazık ki oradan üzücü mesleki bir anı da getirdim. Maalesef dünyanın her yerinde öldürülen gazeteciler var. Gana’da seyahat ederken anayollardan birinde duvara çizilmiş bir grafiti gördüm. Şöyle diyor: ‘Gazetecilik suç değildir. Rahat Uyu Ahmed.’ Çünkü Gana’da son 3 yıl içerisinde öldürülen birinin adı, diğerinin de soyadı Ahmed olan birbirinden farklı 2 gazeteci vardı. Mesleğimizin içinde bulunduğu bu durumun en kısa sürede sona ermesini diliyorum” dedi. Aytemiz, sevgi dolu bir ortamla da karşılaştığının altını çizerek, “Orada her şey, herkes sevgi doluydu. Bu kadar güzel insanı tanıma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ve seyahati, seven herkese tavsiyemdir ki; nereye giderlerse gitsinler mutlaka köyleri ziyaret etsinler. Kent merkezinde sıkışıp kalmasınlar” diye konuştu. GANA’NIN RENKLERİ -Sevgili Eral, biz seninle İzmir sokaklarında muhabirlik ve masa gerisinde editörlük yapıyorduk. Maşallah, denizine sığmayan balık gibi birden Afrika’dan selam çaktın bize. Bu yolculuğun serüvenini bize anlatır mısın? Bu sorunun cevabının özetine “Pandemi etkisi” dersem yalan olmaz aslında. Hayatım boyunca hep Afrika’yı gezmek istemişimdir. Oturduğum yerden görebildiğim kadarıyla Afrika ülkelerinin müzikleri ve dansları başta olmak üzere zengin kültürü beni hep cezbetti ve gidip görmek için hep hayal kurdum. Hani hepimizin “görmeyi çok istiyorum” deyip hep ertelediği seyahatler vardır, sözde kalan. Afrika’nın ülkeleri de benim için onlardan biriydi. Pandemiyle birlikte hayatta hiçbir şeyin ertelenmemesi gerektiği eminim hepimizin suratına bir tokat gibi çarptı. Artık hayalini kurduğum o ülkelere istesem de gidemezdim ve önümde kocaman bir belirsizlik vardı. Ülkeler arası seyahatlerin açılmaya başlamasıyla araştırmaya başladım. Hangi ülkeye gitmeliydim, nasıl gitmeliydim. Daha sonra kendi kendime “bu seyahatin tek amacı gezmek olmamalı” dedim ve yardım kuruluşlarını araştırmaya başladım. Uluslararası bir gönüllülük programı ile tanıştım, araştırdım, ikna oldum ve başvurdum. Kabul edilince de başka hiçbir hesap yapmadan uçağa atladım. Pandemi sebebiyle normal seyahatlerden daha zorlu bir süreçti ama her şeye değdi. gana-izlenimleri GAZETECİLER AFRİKA’DA DA ÖLDÜRÜLÜYOR -Bu görgünün elbette sana çok şey kattığını biliyoruz. Ancak, mesleki olarak kendinde bir farklılaşma gördün mü? Neler söyleyeceksin? Katkı konusuna gelirsek; sen daha iyi biliyorsun biz gazetecilerin gözünün gördüğü her an mesleki bir katkı olarak döner. Ancak, ne yazık ki oradan üzücü mesleki bir anı da getirdim. Maalesef dünyanın her yerinde öldürülen gazeteciler var. Gana’da seyahat ederken anayollardan birinde duvara çizilmiş bir grafiti gördüm. Şöyle diyor: “Gazetecilik suç değildir. Rahat Uyu Ahmed.” “Kim bu gazeteci Ahmed, neden öldürülmüş?” diye araştırdığımda acının boyutu ikiye katlandı. Çünkü Gana’da son 3 yıl içerisinde öldürülen birinin adı, diğerinin de soyadı Ahmed olan birbirinden farklı 2 gazeteci vardı. Mesleğimizin içinde bulunduğu bu durumun en kısa sürede sona ermesini diliyorum. -Şimdi de bu gezide biriktirdiklerini Ankara’da sergileyeceğini öğrendik. Elbette sergiyi gezmek farklı olacak. Ancak sen yine de serginin temasını ve mesajını anlatır mısın? Ben Gana’nın başkenti Akra’ya bağlı Asampaniye köyünde bir sosyal sorumluluk programına katıldım ve bu sebeple Afrika’nın hem köy hayatını gördüm hem de kalan süremde başkenti gezerek kent hayatını görme şansı buldum. Ancak köyde daha çok fotoğraf çektim. Orada çocuklarla çalıştığım için mi yoksa çok güzel oldukları için mi bilmiyorum en çok da çocukları çektim. Serginin temasında köyde sosyal hayat var. Vermek istediği mesaj ise mutluluğun elimizde olduğu. Bu fotoğrafların en büyük mesajı “hayatın güzelliği” bence. -Gana ile bağın hali hazırda nasıl? Seni bir parça tanıdıysam sürdürdüğün dostlukların vardır. Zira, serginin afişi bile sevgi dolu bir hali bize aktarıyor… Gerçekten çok sağlam bağlar kurdum. Sürekli mesajlaşıyor, zaman zaman imkanlar dahilinde konuşuyoruz. Orada her şey, herkes sevgi doluydu. Bu kadar güzel insanı tanıma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ve seyahati, seven herkese tavsiyemdir ki; nereye giderlerse gitsinler mutlaka köyleri ziyaret etsinler. Kent merkezinde sıkışıp kalmasınlar. -Serginin İzmir’de yapılması için biz de takipçiyiz. Ancak, yaşadığın ve mesleğini sürdürdüğün kentin entelijansıyasından neler bekliyorsun? Destek görmeyi elbette isterim. Ben fotoğraf sanatçısı değilim, böyle bir iddiam da asla olmaz. Ancak gördüklerimden o kadar çok etkilendim ki, bu anları ölümsüzleştirmek ve merak eden herkese göstermek istedim. Benim hissettiklerimi bir nebze de olsa hissettirmek, bu vesile ile meraklılarıyla buluşup dinlemek isteyen herkese anlatmak, varsa onların da hikayelerini dinlemek, sohbet etmek istedim. Afrika’nın renkleri duvarlardayken Afrika’dan konuşalım istedim. Çektiklerimi sergilemekteki, asıl amacım bu aslında. -Eklemek istediğin bir şey varsa seve seve yazarız… Başta meslektaşlarım olmak üzere bana destek veren herkese çok teşekkür ederim. Böyle günlerde birlikte olmak, bütün olmak çok özel bir duygu. Her birimiz farklı bir kıta da olsak aynı dünyadayız. Ve lütfen, hayaliniz her ne ise ertelemeyin ve sürekli bir koşuşturma içinde olduğumuz bu güzel hayatın tadını çıkarmayı unutmayın. ERAL AYTEMİZ KİMDİR? Eral Aytemiz, 1989 yılında İzmir'de doğmuştur. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü'nden 2012 yılında mezun olduktan sonra İzmir'e dönüş yapan Aytemiz, meslek hayatına Yenigün Gazetesi'nde muhabir olarak başlamış, ardından sırasıyla Ege'de Bugün ve Ege Meclisi gazetelerinde önce editör, sonrasında Yazı İşleri Müdürü olarak görev almıştır. Şu anda halen Ege Meclisi gazetesinde Yazı İşleri Müdürlüğü görevini sürdüren Aytemiz, hobi olarak fotoğrafçılıkla da ilgilenmektedir. Aytemiz'in ikinci dili ise İngilizcedir. Mazlum VESEK-Özel Haber