İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı 7’nci olağan birleşimi Başkan Tunç Soyer’in yönetiminde Kültürpark İsmet İnönü Sanat Merkezi’nde yapıldı. Oturumda, İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün (İZSU) 2021 Mali Yılı Bütçe Taslağı ve 2021, 2022, 2023’ü de içeren Performans Programı görüşüldü. İZSU’nun 2021 bütçesi 3 milyar 164 milyon 177 bin TL olarak açıklandı. Ayrıca 2021 yılından itibaren kentte suya yüzde 15 zam yapılacağı belirtildi. Suya 2021 yılının ilk 6 ayında yüzde 15 yapılacak, ikinci 6 ayında ise yüzde 10 zam yapılacağı öngörüldü. Yüzde 15’lik zam 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren uygulanacak. Başkan Soyer yılın ikinci altı aylık döneminde yapılması öngörülen yüzde 10’luk zamma ilişkin ise, “Ocak ayında suya yüzde 15 zam yapılacak. Temmuz’da zam yapılacaksa konuşuruz, daha Temmuz’a gelmedik” dedi. İZSU’nun 2021 Mali Yılı bütçesi 3 milyar 164 milyon 177 bin lira olarak açıklandı. Bütçe ve performans programına Cumhur İttifakı ret oyu verirken CHP ve İYİ Parti olumlu oy kullandı. İZSU’nun 2021 Mali Yılı Bütçe Taslağı ve 2021 Yılı Performans Programı mecliste oy çokluğu ile kabul edildi.

‘ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYUYORUZ’

Konuşmasında, AK Parti grubunca yapılan ‘popülist’ eleştirilerine yanıt veren Başkan Soyer, “2021 yılında 1 milyar 200 milyon lira yatırım öngörüyoruz. Popülist olan bir belediye olsaydık hiç borçlanmadan gidilebilirdi. Biz, risk alıyor ve elimizi taşın altına koyuyoruz. Bunun popülizm olmadığını ifade etmek isterim. Nisan 2019 yılından bu yana yaptığımız su zammı yüzde 26.75. Realite bu. 2021’de yapacağımız zammın oranı da rakamı da belli. Yüzde 15 gibi bir zam yapacağız. Temmuz’da bir zam yapılacaksa oturulur, konuşulur. Kısacası şu ana kadar yaptığımız zam yüzde 26.75. Ancak çok değişik rakamlar ifade edildi” dedi. Körfez konusunda yapılan eleştirilere de yanıt veren Başkan Soyer, “İç Körfez’de ışık geçirgenliğinde tespit edilen rakam yüzde 75.83, oksijen miktarı 5.71 miligram litre. Bu Körfez’in yüzülebilir olduğunun göstergesi. Benim çocukluğumda İnciraltı’nda, Üçkuyular’da balık tutuluyordu. Şimdi hemen her yerde tutuluyor. Meles, Arap Deresi, Manda Çayı, Bostanlı Çayında derelerin ağzını temizledik, içeriye temiz su girmesini sağladık. Daha geride 20 civarında deremiz var, onları da yapacağız. 200 milyonluk ayrı bütçeyle drenaj kanalı olan iki kanalda ilk önce tasarruf edelim dedik. 2022’de 220 kilometrelik hattın ihalesini yapıp 2023’te bitireceğiz. Doğru 5 bin kilometre kanal var ama hepsi Körfez’i ilgilendirmiyor. Toplam 376 kilometre yağmur kanalı yapılacak ve bitirilecek. Kazıma yine yapılır, yapıyoruz da zaten. Biz önceliği kirletmemeye verdiğimiz için b unu yapıyoruz. Yoksa proje orada duruyor. Biz kirletmemek yolundayız. Bunu yapacağız ve Körfez çok kısa sürede temizlenecek, biz de bunu yapacağız” açıklamalarında bulundu.

‘İYİ NİYETLİYİZ, KARARLIYIZ’

Çalışmaların hızlı yapılmadığı konusundaki söylemlere de değinen Başkan Soyer, “Akarca ile ilgili bir yılı aşkın beklendi. Yüzmeye yasaklı bölge arkeolojik sit var denildi, Ödemiş’le ilgili izin süreci uzadı. Bakanlıktan onay almamız aylar yıllar bulabiliyor. Sonuçta kurumlar arasında çalışılırsa bunlar daha hızlı olur. Hantallık dediğiniz şey İZSU’nun yavaş çalışmasından değil, ilgili kamu kurumların senkron tutturamamasından. Bu konularda son derece iyi niyetliyiz, kararlıyız. Beraber çalışmayı planladığımızda bu sorunlar bitecek” dedi.

‘EN BÜYÜK ŞEY KURAKLIK’

Kiraz’daki su sorunu ile ilgili muhtarlar başta olmak üzere çeşitli kurumlarla görüşme yaptıklarını söyleyen Başkan Soyer, “Bir arkadaşımız ‘5 yıl önce 10 metreden su çekerdik’ dedi. Kiraz’da 5 kuyunun 3’ünden su alıyor 2’sinden alamıyor. Doğa DSİ, İZSU ayırt etmiyor ki. Bu suların çekilmesiyle alakalı bir mesela. Bir de silaj meselesi. Biz sürekli ayağımıza kurşun sıkıyoruz. Kaçak suyu konuşuyoruz ama silaj üretimi yüzünden suyu çar çur ediyoruz. Şimdi tekrar aklımızı başımıza toplamak zorundayız. Bu sürdürülebilir değil. Bizim aklımızı başımıza toplayıp hayvancılık için nasıl bir yem kullanacağız onu bulmalıyız. Bizim en büyük hedefimiz suyu nasıl tasarruflu kullanırız. Hep birlikte konuşmamız gereken mesela silajdan vazgeçilmesi. Bugün 300 metrede su bulamıyoruz beş sene sonra 600 metrede bulamayacağız. Bu şehrin seçilmiş en güçlü grubuysak bunu hep birlikte yapabiliriz. Öncelikle olarak tasarrufa kafa yormalıyız. İzmir ile ilgili bir seferberlik mi ilan edeceğiz onu bulmalıyız. Pandemiden sonra bizi bekleyen en büyük şey kuraklık” diye konuştu.

ÖZUSLU: ETKİN, KALİTELİ VE ADİL

Toplantıda sözü alarak bütçe ve performanslara ilişkin değerlendirmeler yapan İzmir Büyükşehir Belediyeci CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, “Bu yapacağımız görüşmeler İZSU planından ve onun ortaya koyduğu ilke ve hedeflerden bağımsız olmayacaktır. Büyükşehir belediye başkanımızın ortaya koyduğu perspektif örtüşmektedir. Bu hedefler İZSU’nun İzmir halkına daha iyi hizmet etmesini sağlayacak hedeflerdir. İZSU, ekonomik, etkin, verimli, kaliteli ve adil erişim imkanı ile sürdürülebilir bir şekilde sağlamayı kendisine misyon edinmiştir. Özel bir yasası vardır, kendi kaynak ve imkanlarıyla bu hizmeti sürdürmektedir. İZSU’nun bunun dışında bir kaynağı yoktur. ESHOT gibi Büyükşehir bütçesinden kaynak almamaktadır” dedi.

ÖNCE SUYU İÇTİ, SONRA ANLATTI

Konuşmasının arasında eline aldığı musluk suyunu içerek sözlerine devam eden Özuslu, “Bu, Konak ilçemizin sınırları içinde olan İsmet İnönü Kültür Merkezi’nin çeşmelerinden aldığım su. 11 ilçemizde suyu böyle çeşmeden doldurup kana kana İzmirli hemşehrilerimiz içebilir. Önemli bir şey. İçemediğimiz ilçelerimiz de var. İZSU’nun önemli hedeflerinden biri de 30 ilçede vatandaşımızın çeşmeden akan suyu kana kana içmesini sağlamaktır. Burada İZSU’nun bu yıl başlamış, devam eden, ihalesi yapılmış, sözleşme daveti yapılmış ve projelendirilmiş önemli çalışmaları var. Toplam sayarsak 47 işimiz devam ediyor. Örneğin, Bornova, Pınarbaşı, Bergama Karaçam, Kemalpaşa Ulucak… Bunları örneklerini daha da artırmamız mümkün. Bunları, bu işleri İZSU ne için yapıyor, ne için bu işler üzerine dikkat sarf ediyor ve kaynaklarının önemli bir kısmını bu işler için harcıyor? İçme suyunu sağlamak ve su arıtma işini yapıp İzmir halkının hizmetine sunmak için” ifadelerini kullandı.

“KİRAZ’DAKİ SORUN BİTECEK”

2021 yılı içinde içme suyu hattında ve yönetimde devam eden çalışmaların da olduğuna dikkati çeken Özuslu, “Muhalefetteki arkadaşlarımız tarafından Kiraz hakkında geçmiş yıllarda da çok eleştiri gelmişti. Kiraz içme suyu inşaatı önemli bir işimiz, buna devam edeceğiz. Kiraz’da yaşadığımız birtakım sorunlar var, bize düşen de bu sorunu çözmektir. Devam eden işlerimizde de bunları göreceksiniz. Bütçe üzerinde yaptığım bu konuşmayı rakamlarla anlatmak yerine genel perspektifi sunmanın doğru olduğunu düşündüm. 2021 yılı içinde içme suyu projeleriyle ilgili Kiraz’daki içme suyu çalışmalarının bitirilmeleri ortaya konmuş. Bütün ilçelerimizde de bu çalışmaları görüyoruz. Atık su çok önemli bir konu. Bununla ilgili de faaliyetlerimiz sürecek” dedi.

‘TAŞKIN SORUNU ÇÖZÜLÜYOR’

Konuşmasında yağmur suyu ayrıştırma işlemlerine yönelik yapılacak çalışmalar hakkında da bilgiler veren Özuslu, “Allah daha çok versin, yağmur istiyoruz. Çünkü barajların dolması lazım. Su kaynaklarımızın yüzde 38’ini buradan sağlıyoruz. Genel anlamda ülkemizde sıkıntı var ama biz bu yıl yağmurun daha çok olmasını düşünüyoruz. Yağmurların çok olması taşkınlıkları da beraberinde getiriyor. Bu olduğunda atık su ve yağmur suyu birbirine karışıyor. 2021 içinde 126 kilometre yağmur suyu ayrıştırma hattı ihalesine çıkılacak. 2023 sonunda yani görev süremizin sonunda 373 kilometrelik bu yağmur suyu ayrıştırma hattını halletmiş olacağız. Bu Körfez’e kirlilik yükü bindiren bu meselenin yüzde 70’ini halletmiş oluyoruz. Yine Körfez’in kirlilik yükünü artıran önemli yerlerden biri de Üçkuyular Havzası. Bu da 2021 yılı sonunda bitiyor. Bu şekilde taşkın sorunu ve yağmur suyu problemini çözüyoruz” diye konuştu.

‘GERÇEKÇİ BİR HEDEF’

Körfez konusunda da çalışmalar yapıldığını söyleyen Özuslu, “Bize bu Körfez meselesinde ciddi anlamda eleştiriler geliyor. Körfez kirli değil, onu söyleyebilirim. Körfez’e kirli demiyoruz. Çünkü Bakanlığın ortaya koyduğu standartlara baktığımızda kirli Körfez’den söz edilmiyor. Bu daha iyileştirilebilir. Başkanımızın yüzülebilir Körfez hedefi varsa bu çalışmalarımıza devam edecek ve yapacağız. Önemli bir konu da derelerin ıslahı. Dereleri doğru bir şekilde ıslah edersek derelerden gelen suları eğer kontrol altında tutabilirsek bu Körfez’in yükünü azaltacağımız anlamına gelir. Zaten oluşumundan beri içindeki kendi imkanlarını kullanarak doğa bunu yapıyor. Bu konuda bakanlık ve üniversitelerimiz de çalışmalar yapıyor. Yani Körfez, derelerle ve atık suyla kirletilmediği sürece kendi kendini temizleyip yüzülebilir Körfez hedefi gerçekçi bir hedef olarak karşımızda duruyor.”

YENİ BİR PROJE HAZIRLIĞI

“İZSU, para ve kredi imkanlarını nasıl sağlıyor?” sorusunun da cevabını ileten Özuslu, “Ne mutlu bize ki İZSU o kredibiliteye sahip. Uluslararası finans kuruluşlarından o krediye sahip. 68 arıtma tesisi ile Türkiye’nin birinci kentinde yaşıyoruz. Dolayısıyla bu önemli. İzmirli bu arıtmadan fayda görüyor. Yapılması gereken yerler var birçoğunda İZSU faaliyet gösteriyor. Çünkü eğer siz suyu arıtırsanız çevre kirliliğine doğaya ciddi bir katkıda bulunursunuz. Atık sulardan tarımda kullanılmak üzere bir proje geliştiriyor. Atık suyu arıtıyor ama bunu heba etmiyor. Çünkü tarımın da suya ihtiyacı var. Bu suyu tarımda kullanılacak projeler geliştiriyor. Bu çalışmalar da devam edecek” dedi.

‘BU SİSTEM YÜRÜYECEK’

İrsaliye hatlarının yenilenmesine yönelik muhalefetin eleştirilerini haklı bulduklarını da söyleyen Özuslu, bu hatların 30 ilçenin tamamında yenilenmesi gerektiğini belirtti. Foça’da çalışmaların tamamlandığını söyleyen Özuslu, “Burada günümüz teknolojisine uygun çevreci borular döşendi. Kayıp kaçak oranımız yüzde 70’di, şimdi ise bu oran yüzde 50 azaldı. Bunları yapmaya devam edeceğiz. Kiraz’da da Çeşme’de de yapacağız, takipçisi de olacağız. Vatandaşın yararına olan işleri kendi kurumumuz olarak teşvik edeceğiz ki bu sistem yürüyecek” diye konuştu.

‘KALİTELİ VE EN İYİ ŞEKİLDE…’

“Bizim yaşadığımız ahval ve şerait ülkedekinden farklı değil” diyen Özuslu, “Ülkede ne yaşıyorsak biz de burada onu yaşıyoruz. Bunlar ekonomi içinde siyasi yöneticilerin kendilerinin aldıkları önlemlerle yürüyen işler. İster ‘fiyat ayarlaması’, ister ‘güncelleştirme’, ister ‘zam’ diye söyleyin. Bunlar oluyor. Esas itibariyle ayrılmamız gereken vatandaşın, halkımızın, İzmir’in su ihtiyacını kaliteli ve en iyi şekilde sağlamakla yükümlü bir kurum. Burada girdi ve maliyetlere bakarak bir fiyat belirleniyor. Bizim amacımız İzmirli’nin hak ettiği kaliteli ve suyu İZSU’nun sunması için bütün faaliyetlerin en iyi şekilde faturalara yansımasıdır. Bunun dışında Katı Atık Bedelleri İZSU’dan sorulmamalı. Vicdanen o faturanın içinde Katı Atık Bedeli’ni hesaba katarak kurum performansını değerlendirmemeli” açıklamalarında bulundu.

“İLLER BANKASI’NDAN PARA ALAMIYORUZ”

CHP’li Özuslu, İZSU’nun 1 milyon 930 bin 625 aboneye hizmet ettiği, bin 236 hektar hizmet alanı olduğu, 30 ilçeye yılda 292 milyon metreküp su verdiği bilgisini de paylaştı. Devletten bazı taleplerinin de olduğunu söyleyen Özuslu, “Arkadaş, niçin bu suyu konutlara uygulanan en yüksek bedelle İZSU’dan alıyorsun? Konutlara uygulanan en yüksek baremden bize veriliyor, vermesin. En düşük fiyattan versin. İller Bankası kredilerimizi ne olur açın. İZSU’ya dünyanın birçok yeri para verirken biz İller Bankası’ndan para alamıyoruz. Biz devletimizden para almak istiyoruz. Bunu da dillendirmiş olalım” dedi. Son olarak kentte uzun süredir tartışmalara neden olan ‘koku’ problemine yönelik de açıklamalarda bulunan Özuslu, şu ifadeleri kullandı: “Bir koku geliyor. Bu kokunun önemli noktalarından bir tanesi mevcut hatlar. Şehir içindeki kanalizasyon ağı. Yazın kuruma olduğunda buralarda biriken terrasubatlar koku yapıyor. Ancak o lokaldeki hattın kuruma sonucu olan bir koku, olabilen bir şey. Başka derelerden bu konu bir koku var mı? Hiçbir deremiz yok. Gidip yerinde inceleyebiliriz. Çiğli’deki büyük tesisimiz var. Oranın bir çamur depolaması var. O çamurdan dolayı da bir koku yok. İZSU bunu iş edinmiş, önlemleri alınmış. Özellikle yazın bir koku geliyor. Çiğli’nin olduğu yerde tek tesis biz miyiz? Etrafımızda ne var? İzmir Büyükşehir Belediyesi oradan çıkan bacaları, atık suları kontrol edebiliyor mu? Hayır. Oradan geliyorsa ne yapacağız? Birlikte inceleyebiliriz. Bunları kimse şimdiye kadar sormadı, ben sormuş olayım… Bu çıkan tabloda eksikleri, yapması gerekenlerin de bir arada tutarak ve hesap ederek İZSU’nun İzmir’e doğru kaliteli, rasyonel ve ekonomik hizmet etmek için ortaya bir perspektif koyduğunu belirterek bu yıl ki performans planının İzmirimiz’e hayırlı olmasını diliyorum. Bu bütçe ihtiyaçları kapsayan dengeli bir bütçedir.”

AK PARTİ GRUBU ELEŞTİRDİ

Özuslu’nun konuşmasının ardından sözü AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal aldı. AK Parti grubu olarak bütçe ve performans programına ilişkin olumsuz görüş verdiklerini belirten Hızal, “Muhalefet olarak elbette ki eleştirilerimizi yapacağız ki iktidar doğru işler çıkarsın, İzmirli’nin lehine olsun. İktidar hep yanlış mı yapıyor? Hayır. Yanlışı eleştirdik, doğrunun yanında olduk. Sayın Özuslu bugüne kadar yapılanlar, yaşanan sorunlar ve hedeflenen konuları anlattı. Belki ayrıştığımız durum o sorunların varlığı hususudur” dedi. “Genel hatları belirlemek açısından İZSU’nun bütçesi nedir? Ne kadar parayı yönetecek?” sorularıyla konuşmasını sürdüren Hızal, “İZSU’nun 2021 yılı tahmini gider bütçesi 3 milyar 164, gelir bütçesi 2 milyar 100 milyon. Bütçe açığı 1 milyar 64 milyon. 3 milyar gibi bütçeli bir İZSU’dan bahsediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 30 ilçesinin toplam bütçesi 5 milyar. Bu kadar büyük bir bütçeye hakim bir İZSU’dan bahsediyoruz. Sadece mesele İZSU’nun bütçesinin devasa olması değil, İZSU’nun bütçe açığının çok yüksek oranlarda olması değil. Asıl mesele İZSU’dan vatandaşın beklentisi ne? Vatandaş Körfez’i konuşuyor, sudan bahsediyor, yağmurlarla birlikte yaşanacak taşkın ve su baskınlarından bahsediyor, kokudan ve zamlardan bahsediyor. Vatandaşın konuştuğu bu meseleleri İZSU bu devasa bütçesiyle kaldırmak için ne kadar çaba sarf ediyor?” dedi.

‘YÜZEMEYECEĞİMİZİ GÖRECEĞİZ’

Körfez’e, suya, kokuya, zamlara, taşkınlara bakıldığında İZSU’nun yeterli bir performans göstermediğini söyleyen Hızal, “Önümüzdeki yıl performans programında da bu ışığı alamıyoruz. Daha önceki belediye başkanları bir hayal koydular, “Körfez’i temizleyeceğiz” dediler. Özellikle bir önceki dönem belediye başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu bir sirkülasyon kanalından bahsetti. Sayın Belediye Başkanı Tunç Soyer göreve başladı, hemen ertesinde ‘3 yıl sonra Körfez’de yüzeceğiz’ dedi. Biz ‘Körfez’de yüzeceksiniz ama bunun için ne gibi bir çaba sarf edeceksiniz?’ dedik. ‘Körfez kirletilmediği takdirde temizlenecek’ denildi. Şu anda bırakın temizliği, İZSU eliyle kirleniyor. Körfez temizliğinde hiçbir faaliyet yapmadan ‘Biz 3 yıl sonra yüzeceğiz’ demek hayal olur. Bir yıl sonra hep beraber Körfez’de yüzemeyeceğimizi göreceğiz” açıklamalarında bulundu.

‘KAYNAĞINI DAHİ BULAMAMIŞ’

Konuşmasında koku sorununa da değinen Hızal, Özuslu’nun ‘Bizden kaynaklı’ değil açıklamalarına da yanıt verdi. AK Partili Hızal, “Koku denilince aklıma Sayın Başkanın seçimler öncesi dile getirdiği ‘Sorunu ortadan kaldıracağız’ denildi. Bu bir gelişme daha önce bu sorun olmadığı söyleniyordu. Şimdi ise bu sorun olduğu kabul edildi. Kokuyu ortadan kaldırmak adına İZSU ne yaptı? Koku problemi için harekete geçildi, Körfez’e açıldılar. Kokunun kaynağını bulamadılar. 3 milyarlık bütçeye sahip İZSU kokunun değil giderilmesini, kaynağını dahi bulamamış. Sonuç muhtemelen yaz aylarında koku sorununu yaşamaya devam edeceğiz. Umuyorum en yakın zamanda bu problemi gidermek adına da önce kokunun kaynağını bulacağız. ‘Belki başka bir yerden sızıyordur’ demek doğru değil. ‘Ben oyumu aldım, kenara çekileyim’ demek doğru değil. Dolayısıyla umuyoruz ki koku sorununun en kısa sürede İZSU yetkililerince tespit edilip çalışmalar yapılmalı” dedi.

‘AKSA BİZ DE İÇECEĞİZ’

CHP Grup Başkan vekili Özuslu’nun musluk suyu içmesine de değinen Hızal, “Aksa biz de içeceğiz” dedi. “Bu sahneyi izlerken Çernobil hadisesinden sonra çay içen bir bakan aklıma geldi” diyen Hızal, “Asıl mesele suyun çeşmeden su akmaması. Kiraz’da, Çeşme’de, Dikili’de, Foça’da akmıyor. Aksa biz de içeceğiz. Kiraz’daki su problemini defalarca anlattık. Sayın başkana meclis üyesi arkadaşlarımızla gittik. Biz kuyu açıyoruz ama kuyuda su bitiyor’ denildi. DSİ Kiraz’da 16 tane su kuyusu açtı. Bunlarda sorun yokken İzmir Büyükşehir’in açtığı kuyularda neden su bitiyor? Suya erişebilmek meselesinde İZSU’nun yatırım yapmadığını söyleyebiliriz. Artık içilebilir musluk suyu hayalini bir kenara bıraktık, musluklarından su akmayan İzmir gerçeği ile karşı karşıya kaldık” diye konuştu.

‘İKİ YIL GEÇTİ, İKİ YIL!’

“Kış aylarında inşallah bol yağmur yağar ve barajlarımız dolar” diyerek sözlerine devam eden Hızal, “Ancak biz taşkın ve su baskınlarından yaptığımız eleştirilerde biz yağmur duasına çıkmış bir muhalefet değiliz. Yağan her yağmur sonrası yaşanan her taşkında bu eleştiriyi ortaya koyacağız. Bu da bizim görevimiz. Dünyanın hiçbir gelişmiş kentinde olmayan bir sistemle işliyor. Elbette ki bu sadece bugünün sorunu değil ama bugün neler yapılıyor. Hat ihalesi yapıldığı söyleniyor. İki yıl geçti, iki yıl. Geldiğimiz nokta ihaleye çıkıldı ya da ihale hazırlığı bitti. Bir İzmirli olarak bitirdik demenizi beklerdik ama böyle bir sorunla karşılaştık” dedi.

“İZMİRLİ’Yİ ZOR GÜNLER BEKLEYECEK…”

Dünyada ve Türkiye’de yaşanan sorunlar nedeniyle ekonomik anlamda bazı sorunlar yaşandığını hatırlatan Hızal, “Bunlar nedeniyle de birtakım hadiseler yaşanıyor. Bunun yansıması ne kadar oluyor, bakalım. Sayın başkan göreve geldikten sonra suda indirim yaptı. İzmirliler suya indirim yapın’ dedi mi evet. Biz de dedik. Altı ay sonra suya zam yapıldı. Bir Ocak 2020’de arkasında eylülde yüzde 40 ila 45 oranında zam yapıldı. 1 Ocak 2021 tarihinde yüzde 15, 1 Temmuz itibariyle yüzde 25. Bu yıllar içinde toplamda yüzde 70 zam oluyor. Elinizi vicdanınıza koyun. Elektrik fiyatları yüzde 70 mi arttı, döviz yüzde 70 mi arttı? İZSU’nun bütçesinin yüzde 25’i personel giderlerine gidiyor. Yatırıma ayırdığı bütçe ne kadar? 837 milyon civarında bir rakam… Yani yüzde 25. Eğer siz bu üç milyarı doğru kullanmazsanız o zaman su problemi, kayıp kaçak problemi yaşanır. İzmir’de bir yıllık kayıp 600 milyon. Neredeyse yapılan yatırımın tamamı kadar. Bu kabul edilebilir mi? Acısını vatandaştan mı çıkarmak gerekiyor? O yüzden bu gider bütçesinin borçlanma yoluyla da elde etse de… Ki biz İZSU’nun yatırım odaklı borçlarına hep olumlu karşıladık. Ancak bu borçlanmayla elde edilecek bütçe doğru kullanılmalı. Aksi takdirde İzmir ve İzmirli’yi zor günler bekleyecek” açıklamalarında bulundu.

DEMİREL’İN SÖZÜYLE ÇAĞRI YAPTI

Son olarak, “İZSU birtakım kısıtlamalar yapıyor ama 99 araç alıyor” diyen AK Partili Grup Başkanvekili Hızal, “Çok merak ediyorum, ihtiyaç mı gerekli mi? Bu araçlar olmasa yapılan işler yapılmayacak mı? Bir taraftan 98 araç alıp suya yüzde 25 zam yapmak İzmirli’ye yapılan en büyük haksızlıktır. Biz AK Parti grup olarak meseleye böyle yaklaşıyor ve meselenin çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ama açıklamalardan gördük ki sizin meselelere bakışınız bizden çok farklı. Rahmetli Süleyman Demirel’in bir sözü var hatırlatmak isterim, ‘Meseleyi mesele yapmazsanız o zaman mesele kalmaz’ dedi. Bizler meseleye mesele olarak bakıyoruz. Sizler meseleye mesele olarak yaklaşmıyorsunuz. Hep birlikte meseleleri mesele yapalım ve el birliğiyle bu İzmir’deki sorunları birlikte çözelim. Bizim eleştirilerimizi samimiyetle kabul edin, bizler de doğrularını samimiyetle kabul edelim. Sonuç olarak üç milyarlık devasa bir bütçe ama maalesef ki doğru yönetilmiyor. AK Parti grubu olarak gönül isterdi ki doğru bir bütçe ve performansla karşımıza çıkılsaydı. Bugün yanlış olduğunu düşündüğümüz, eksiklerini gördüğümüz bu tasarıya olumsuz yönde oy kullanacağız” diye konuştu.

‘MAKUL BİR SEVİYEDE ARTIRILMASI DOĞAL’

Eleştirilerin ardından açıklamalarda bulunan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, İZSU’nun çalışmaları hakkında da detaylı bilgilendirmede yaptı. Kökkılınç şöyle konuştu: “Su faturalarındaki maliyetler ile ilgili açıklama yapmaya ihtiyaç var. Kamuoyu bunları bilmeli. 2019 Eylül ile 2020 Eylül mukayese edildiğinde makine-ekipman-teçhizat giderleri, personel maliyetleri, mal ve hizmet alımları, yapım işleri maliyetlerinin ciddi oranda arttığı görülüyor. Örnek verecek olursak; enerjide yüzde 26, dövizde yüzde 40, devirde de yüzde 42 artış görülmüştür. Maliyetlerin bu kadar yükseldiği ekonomik şartlarda su fiyatlarının yüzde 15 gibi makul bir seviyede artırılmasını çok doğal karşılamak gerekiyor. İki kişilik bir ailenin 2020 Ekim ayına ait su ve elektrik faturalarını karşılaştırdığımızda elektrik faturası KDV dahil 94 lira, su faturası KDV dahil 78 lira olup su faturasının yalnızca 39 lirası su bedeli olarak İZSU’ya geliyor. Yani İZSU’ya giren bedel yalnızca 39 liradır, yaklaşık 30 lirası katı atık bedelidir o da İZSU tarafından ilçe belediyelerine kuruşu dokunulmadan aktarılmaktadır. Bunun çok açık ve net bir şekilde görülmesi gerekiyor.” Yağmur Gülü / Özel Haber